Halimiz 137 yıl önce, Düyunu Umumiye (Genel Borçlar) idaresine teslim olan Osmanlı Devleti’nin son yıllarına benzemeye başladı.
AKP yönetiminin bugün yere göğe sığdıramadığı, “Ulu Hakan” diye övgüler yağdırdığı İkinci Abdülhamid, 1881 yılında Düyunu Umumiye idaresini kurarak devletin gelirlerini yabancılara teslim etmişti. 7 kişilik heyetin 5 üyesi İngiliz, Alman, Fransız, Avusturyalı ve İtalyan, iki üyesi ise Türk idi.
Padişah Abdülhamid, devletin en önemli gelir kaynaklarını dış borçlara karşılık bu idarenin yönetimine bırakmıştı. Yabancı idarenin onursuz denetimi 1923’te Lozan Antlaşması ile sona erdirildi.
Şimdi Türkiye’yi yönetenler “Kriz-mıriz yok” dediler ama sonra da “Ekonomik sıkıntıdayız, biz yönetemiyoruz, gelin siz yönetin” diyerek McKinsey adlı kuruluşa teslim oldular. Amerikan şirketi artık bütün bakanlıklarımızı (16 Bakanlığı) 3 ayda bir denetleyerek “Şunu yapın, bunu yapmayın” diye talimatlar verecek, buna göre raporlar hazırlayacak.
Dünya ülkeleri de parayla tutulan bu kiralık şirketin denetimine güvenip Türkiye’ye kredi yağdıracak, öyle mi? Komedi gibi bir şey!