İnanlar cuma günü mescit ve camileri dolduracak ve cuma namazlarını kılacak. Aynı zamanda müminler Cuma namazında Cuma Hutbesini dinleyecekler. Peki Cuma namazı nasıl kılınır, abdest nasıl alınır? İşte 5 Nisan Cuma Hutbesi...

MÜSLÜMAN HAYIRLI BİR KOMŞUDUR

Muhterem Müslümanlar!

Okuduğum âyet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Allah’a kulluk edin ve O’na hiçbir şeyi ortak koşmayın. Ana babaya, akrabaya, yetimlere, yoksullara, yakın komşuya, uzak komşuya, yakın arkadaşa, yolcuya, ellerinizin altında bulunanlara iyi davranın. Allah kendini beğenen ve böbürlenip duran kimseyi asla sevmez.”

Okuduğum hadis-i şerifte ise Resûl-i Ekrem (s.a.s) şöyle buyuruyor: “Allah katında komşuların en hayırlısı, komşusuna en güzel davranandır.”

Aziz Müminler!

Komşuluk, sosyal hayatımızın ayrılmaz bir parçasıdır. Komşularımız, her gün karşılaştığımız, huzur ve güven veren selamına alıştığımız, ihtiyaç duyduğumuzda yanı başımızda bulduğumuz insanlardır. Köyümüzün, mahallemizin, ilçemizin, şehrimizin ve ülkemizin de komşuları vardır. Her türlü komşuluk ilişkisinde esas olan ise, hakkaniyet, nezaket, saygı ve merhamettir. Ahlakî erdemlere sahip, insanî değerlere saygılı, komşusunun şeref ve haysiyetini koruyan bir komşu, dünya hayatının en büyük nimetlerinden birisidir.

Kıymetli Müslümanlar!

Komşuların birbiri üzerinde öyle çok hakkı vardır ki, Sevgili Peygamberimiz “Cebrâil, bana komşu hakkından o kadar çok bahsetti ki, neredeyse komşuyu komşuya mirasçı yapacak zannettim” buyurur. Komşuya iyilik yapmak ve güzel davranmak, Peygamberimizin ifadesiyle, mümin olmanın gereğidir.

Mümin, imanından aldığı olgunlukla, komşusunu yalnız ve yardımsız bırakmaz. Maddi ya da manevi her türlü ihtiyacında komşusuna destek olur. Öyle ki, mümin bir kadın, yemek yaparken bile çorbanın suyunu biraz fazla koyarak komşusunu gözetmenin Peygamber tavsiyesi olduğunu bilir. Acı tatlı gününü paylaşmak, hastalandığında ziyaret edip, öldüğünde cenazesinde bulunmak, aile fertlerine sahip çıkmak her müminin komşuluk vazifesidir.

Değerli Müminler!

Ne hazin bir durumdur ki, günümüzde aynı apartmanın çatısı altında yaşayan, akşam olunca aynı duvara sırtını yaslayan nice komşu, birbirini tanımamaktadır. Komşular birbirlerinden bir selamı bile esirgemekte, yaşanan acılar günlerce sonra duyulmakta, sevinçler dört duvar arasında kalmaktadır. Günümüz insanı, dünya telaşı içinde koşarken ruhunu ve gönlünü ihmal etmekte, dertlerine derman olabilecek komşuluk ilişkilerini gözden kaçırmaktadır. Komşuluğun zayıflamasıyla birlikte, maalesef birbirimizi tanıma, anlama, hoş görme, affetme gibi güzel vasıflarımız da kaybolmaktadır.

Aziz Müminler!

Geliniz bu Cuma vakti, müminler olarak komşuluk ahlakına ve hukukuna ne derece riayet ettiğimizin muhasebesini yapalım. Komşularımıza sıcak ve samimi bir selam verip, çocukların hatırını sormayı, gençlere güler yüz göstermeyi ihmal etmeyelim. Komşularımızın kederine ve sevincine ortak olalım. “Komşusunun, şerrinden emin olmadığı kimse cennete giremez” buyuran Peygamber Efendimizin ne kadar ciddi bir uyarıda bulunduğuna dikkat kesilelim. Elimizden ve dilimizden komşularımızın zarar görmemesi için azami derecede hassasiyet gösterelim. Peygamberimizin “Komşusu açken tok yatan kimse hakkıyla iman etmiş sayılmaz” hadisini mihenk kabul edelim. En son hangi komşumuzu ziyaret ettik ya da hangi komşumuzu evimizde ağırladık? Kendimize soralım.

Aziz Müslümanlar!

Komşularla iyi ilişkiler kurmak, tıpkı ibadet etmek gibi, imanımızın gereğidir. Komşuluk ilişkilerimizde sevgi, saygı, yardımlaşma ve dayanışma duygusunu hâkim kılmak, ahlakımızın gereğidir.

Kendimiz için iyilik adına ne istiyorsak komşumuz için de onu isteyelim. Kendimize yapılmasını arzu etmediğimiz kötülükten komşumuzu da muhafaza edelim. Bedenlerimizle birlikte kalplerimiz de komşu olsun.

ABDEST NASIL ALINIR?

Elleri yıkama
“Eûzübillahimine şşeytanirracim-Bismillahirrahmanirrahim” Önce eller bileklere kadar ve parmak araları da ovuşturularak üç defa yıkanır.

Ağza su verme
Sağ elimize üç defa su alarak ağzımıza veririz. Her su alışta ağzımızı çalkalayarak ağızdaki suyu dökeriz.

Buruna su verme
Tekrar avucumuza su alarak üç defa burnumuza veririz. Sol el ile de sümkürür temizleriz.

Yüzü yıkama
Sonra iki avucumuza su alarak saç bitiminden çene altına kadar yüzümüzü üç defa yıkarız.

Sağ kolu yıkama
Önce sağ kolu dirsekle beraber üçer defa yıkarız.

Sol kolu yıkama
Sonra sol kolu dirsekle beraber üçer defa yıkarız.

Başı mesh etmek
Sağ elimizle başımızın dörtte birini mesh ederiz. Yani sağ elimizi ıslatıp başın dörtte birini sıvazlayarak ıslatırız.

Kulakları mesh etmek
Her iki eli de ıslatıp serçe parmaklarımızla kulaklarımızın içini mesh ederiz. Kulakların arka kısmını ise baş parmaklarımızla mesh ederiz.

Boynu mesh etmek
Sonra baş ve serçe parmaklarımızı kullanmadan işaret, orta ve yüzük parmaklarımızın dışı ile boynumuzu da mesh ederiz.

Ayakları yıkama
Ayaklara gelince, parmaklardan başlayarak önce sağ sonra sol ayağımızı topuk kemiği ile beraber üçer kez yıkarız.

Ayaklarımızı yıkarken parmak aralarımızın iyice yıkanmasına dikkat etmemiz gerekir.


cuma-namazi-iha


CUMA NAMAZI NASIL KILINIR?

Cuma namazı kılınırken ilk sünnet tıpkı öğle namazının ilk sünneti gibi kılınır. Sünnetin ardından imam-hatip minbere çıkarak oturur. Müezzin, iç ezanı okur. Ezandan sonra imam-hatip kalkarak iki kısımdan oluşan hutbeyi okur. Hutbede cemaati dinî konularda bilgilendirici ve yönlendirici konuşma yapar. Hutbe okunduktan sonra imam-hatip minberden inerek cemaatin önüne geçer ve cemaate iki rekât Cuma namazı kıldırır. İmam-hatip, Cuma namazının farzına ve cemaate imam olmaya, cemaat de Cuma namazına niyet eder. Tıpkı cemaatle kılınan sabah namazı gibi iki rekât Cumanın farzı kılınır. Cuma namazında imam-hatip, Fatiha ve zamm-ı sûreyi sesli olarak okur. Cuma namazının farzı kılındıktan sonra, cumanın son sünneti kılınır. Bu sünnet, öğlenin ilk sünneti gibi kılınır. Böylece Cuma namazı tamamlanmış olur.