Türk Lirası değerleniyor. Faizler düşüyor. Kredi faizleri indi. Borsa kafasını kaldırdı yükseliyor. Lakin reel ekonomide düzelmeye dair herhangi bir emare yok! Şirketler hızla batıyor. Peki, bu nasıl oluyor?
İşin sırrı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın market fiyatları için söylediği sözde saklı; “Bazıları serbest piyasa diyor. Geç bu işi...” Ben çoktan geçtim o işi...

★★★

Öncelikle dünya ekonomisi kayık gibi... Bir o yana gidiyor, bir bu yana geliyor. Amerika’nın artık faiz artırmayacağı, Avrupa’da işlerin düzelmediği, Çin’in yavaş yavaş taklaya geldiği, Japonya’nın toparlanmayı ötelediği, İngiltere’nin Brexit derdi fiyatlanıyor dünya piyasalarında...
Peki, bu durum kime yarıyor? Bizim gibi gelişen ülkelere... Madem gelişmiş ülkeler hız kesti, paralar getiriye bakarak gelişen ülkeleri seçti. Haliyle bize de biraz geldi... Akmasa damlar misali... Dünyada bizden daha yüksek faiz veren kaç ülke var ki?

★★★

Tabii ki bu para gelişi yeterli değil... Hele seçim öncesi ekonomik kriz algısının daha hızlı düzeltilmesi gerekir. O zaman dövizin özellikle de dolar fiyatının artmasını engelleyeceksin. Nasıl yapacaksın?
Faizine bakmayacaksın. Bulabildiğin kadar yurtdışından borçlanacaksın! Dört milyar dolarlık Eurobond üzerine, 1 milyar 250 milyon Euro cinsi borçlanma tahvili... Hem de bu tahvil geçen nisan ayına göre yüzde 40 daha fazla maliyetli... Durmak yok!

★★★

Yurtiçinde süresiz ilan edilen dolar, Euro borçlanma kampanyaları... Kamu bankalarının tahvil ihraçları... Boşuna mı kurdular Varlık Fonu’nu... Fon’daki şirketlerin borçlanmaları...
Yetmedi, döviz bazında sukuk sertifikası ihracı, Japon Yeni cinsinden Samuray tahvili, üstüne bir tane daha 2025 vadeli... Hepsi de yüksek faizli döviz cinsi... Yarın ödemeyeceğiz sanki!

★★★

Dışarıdan ne pahasına olursa olsun borçlanınca, hesabımıza döviz olarak geliyor para... Döviz ne zaman kafasını kaldırsa, vur kafasına borç parayla...
Bu işin de bir limiti var. Kimse sınırsız kredi vermez. Bütün yılın borçlanmalarının ilk aylarda yapılmasının mantığı... Merkez Bankası’nın nisan ayında Hazine’ye vereceği 33 milyar lirayı öne çekmesiyle aynı...

★★★

Türk Lirası faizleri düşüyor. İhalelerde kamu bankaları piyasadan aykırı fiyat verince düşer tabii... İyi de düşen o faizlerden özel bankalar kredi verir mi? Vermez!
Kime verecekler ki? Kârlılıkları olmayan, cirosu artmayan, borcunu öderken zorlanan şirketlere neden kredi versinler? Onlar mevcut kredileri en az hasarla toplama peşindeler.

★★★

Borsa başka bir hikâye... Ne alakası var ekonomiyle? Sokarsın 500 milyon dolar, artar... Bir 500 daha sokarsan katlar. Yabancı yatırımcıların hepsi dolar bazında zararda... Kim satıp gidecek ki?
Piyasalardaki bu iyileşme keyif verici madde gibi... Bakalım seçimlere kadar oyları etkileyebilecek mi? Tabii bunun bir de sabah uyanması var. Baş ağrısı, mide bulantısı... Tıpkı seçim sonrası...