Övünmek ayıp. Bu köşede 22 Şubat günü “bu adamı işinden atarlar” diye yazmıştım. Tanıdığım biri değildi. İsmini ilk kez duyuyordum. Halkın söyleyiş biçimine sığınarak “adam” diye yazmıştım. Belli ki adam gibi adamın biriydi. Bilgisini, görgüsünü çağırıldığı üniversitede 500 öğrenci önünde eğmeden, bükmeden paylaşmıştı.
Şunları söylemişti.
“Gelirimizden daha fazlasını harcıyoruz. Ürettiğimizden daha fazlasını tüketiyoruz. Dövizdeki artışın sebebi buydu, borçlanarak harcamaktı.”
Ben başlığa yazmıştım:
Doğru söylüyor.
Bu adamı işinden atarlar.
Tahminim tuttu.
5 gün sonra attılar.
Merkez Bankası İletişim ve Dış İlişkiler Genel Müdürü Hakan Atasoy görevinden alındı. Çünkü ondan “Doların artması dış güçlerin ve onlarla işbirliği yapan vatan hainlerinin kriz çıkartmak için yaptıkları atağın sonucudur” demesini bekliyorlardı.

★★★

Ağır göz boyama var.
Faulle, şike yaparak, hakem satın alarak, kafa, kol, bacak kırarak, demokratik kuralları çiğneyerek, rakip partilere vatan haini diyerek, tanzim satışını kahramanlaştırıp pazarcıdaki patlıcanı terörist ilan ederek ve gerçekleri gizleyerek büyük şehirlerin seçmenlerini aldatmak üzerine strateji kurdular.
Yalancılık tavan yaptı.
TOBB, özel sektör patronlarının üst örgütüdür. Geçen gün “Sektör Şurası” toplandı. Şura’ya Hazine ve Maliye Bakanı, Çalışma Bakanı, Enerji Bakanı, Milli Eğitim Bakanı, Turizm Bakanı, Tarım Bakanları’nı da çağırdılar. Alınan önemlerin “ekonomiyi hızlı bir şekilde düzeltmekte olduğunu, dış ve iç hain finansal saldırının püskürtüldüğünü, hızlı dengeleme adımlarının atıldığını” söylediler.
Bakanlar gülüyordu.
TOBB yöneticileri de...
Kameralar çalıştı.
Gülen fotoğraflar çekildi.
TV’ler gülüşü yaydı.
Üstü gülüş, altı ağlama, gözyaşı, öldük, bittik, çöktük feryatlarıydı. TOBB’un Sektör Şurası raporunda “ekonomik çöküşü önlemek için devletin özel sektöre 305 maddeden oluşan yeni bir destekler buketi vermesi” talep edildi.
Ekonomi canavar oldu.
Devlet teşviki yiyor.
Yiyor, yiyor doymuyor.
Eden bulur.
Belli, iktidar oylarını da yiyor.

★★★

Ekonomide işler iyi gidiyorsa niçin özel sektör, devletten “yeni çay paketleri atılmasını” sürekli istiyor?
ÖTV indirimi yapılmıştı.
Yenisini istediler.
KDV indirilmişti.
Yeniden istediler.
KGF kredisi artırılmıştı.
Yeniden artırım istediler.
Yollar asfalt kaplanmıştı.
Betonla kaplayalım dediler.
Konut kredi faizi inmişti.
Yetmedi dediler.
Elektriğe indirim yapıldı.
Yetmedi dediler.
Doğalgaza indirim geldi.
Kesmedi dediler.
Merkez Bankası’ndaki uzman adam doğruyu söyledi; “Dövizdeki artışın sebebi borçlanarak harcamaktı. ” dedi, yerinden attılar. Enflasyon yüksek çıktı diye TÜİK başkan yardımcısını da görevden aldılar. İktidar belediyelerinde yolsuzluklar, usulsüzleri rapor yapan Sayıştay başkan yardımcısını da görevden aldılar.
Üstü güler yüz.
Altı gözyaşı!
Sandığa gözyaşı akar!
ÖZÜR: Dünkü yazımda “Kahraman Bakkal, markete karşı adlı bir güldürü filmi bile yapılmıştı” diye yazdım. Bu bir film değil Ferhan Şensoy’un tiyatro oyunuydu. Düzeltirim.