Davranışları utanç vericidir!
Bunlar Türk insanının verdiği vergilerle beslenirler ama cuma hutbelerinde “Türk” adını anmazlar!
Diyanet İşleri, Türkiye’deki 84 bin 684 camide 30 Ağustos Zafer Günü’nü “ Türk’süz ve Atatürk’süz” geçirdi!
Diyanet İşleri’nin 30 Ağustos Cuma Hutbesi’nde “Vatan bize emanettir” ve “Eşsiz zaferler kazanan ecdat” ifadeleri vardı ama o ecdadın mensup olduğu milletin adı yoktu!
Bu zavallı zihniyet, Türk ve Atatürk adından neden bu kadar korkar? Neden böyle yok sayma çabalarına girer?
Yeniden doğduğumuz gün olan 30 Ağustos Zaferi’ni kim kazandı, ordunun başkomutanı, milletin önderi kimdi? Zaferi Atatürk ve silah arkadaşlarının komutasındaki Türk ordusu değil de sarıklılar mı kazandı?
Böyle davranan softa kafalar, tarihi değiştiremezler ama kendi art niyetlerini ve kötü ruhlarını gösterirler! Tümüne lanet olsun!
Olay İstanbul Beşiktaş’ta yaşanır...
Ünlü Conrad Oteli’nin ortaklarından iş adamı Erol Aksoy 30 Ağustos günü, cuma namazını kılmak için Ertuğrul Tekke Camii’ne gider...
Erol Aksoy inançlı bir iş adamıdır ve cuma namazlarını hiç kaçırmaz. Onda bu bir aile geleneğidir.
İmamın okuduğu 30 Ağustos Cuma Hutbesi’nde her şey vardır ama Türk ve Atatürk yoktur.
Hoca, ecdattan bahseder omuz omuza saf tutmaktan, birlik ve beraberlikten söz eder;
“Vatanını ve mukaddesatını koruma uğruna eşsiz kahramanlıklar gösteren, iman dolu göğsü ile, cesaret ve kararlılığıyla nice ağustos ayına damga vurup eşsiz zaferler kazanan milletimiz” der. Fakat... “Türk ve Atatürk” adını anmaz.
Kimdir bu millet? Adı yok mudur bu ulusun? Zaferde millete kim önderlik etmiş, kara bahtımızı kim değiştirmiştir?
Hutbede bunlar yok!
Bu durum, gerçek yurtsever olan Erol Aksoy’un gücüne gider, çok üzülür, namaz bittikten sonra caminin imamına gider:
“Hocam, bu güzel günde, ulusumuzun en şerefli zafer gününde okuduğunuz hutbede Atatürk’ten hiç söz etmemeniz çok ağrıma gitti, keder ve üzüntü içinde kaldım. Niçin böyle yaptınız?” der.
İmam anlayışlı bir adamdır:
“Üzüntünüze hak veriyorum ama...” der ve ekler:
“Cuma hutbelerini Diyanet İşleri Başkanlığı hazırlayıp bize yolluyor. Diyanet İşleri, sanıyorum Atatürk’ten bahsedersek, daha birçok kişiden söz etmek gerekeceği için hutbeyi böyle hazırlamış olmalı...”
Erol Aksoy “Çok yanlış bir düşünce. Ben böyle bir şeyi kesinlikle kabul edemem” deyince anlayışlı imam:
“Atatürk, Türkiye’yi kurtaran insandır, onun adı her şeyin üstündedir. Gelin beraber Atatürk’ün ruhuna bir Fatiha okuyalım” der.
Erol Aksoy ile Ertuğrul Tekke Camii’nin o gün cuma hutbesini okuyan nöbetçi imamı beraberce Atatürk ve silah arkadaşlarının ruhuna Fatiha okurlar.
Ancak o zaman Erol Aksoy huzur bulur.
Sonuç: “Diyanet İşleri’nin bize yaptığını düşman bile yapmaz” diyenlere hak vermemek mümkün değil!
Atatürkçü imam firarda!
Türk halkının verdiği vergilerle yaşayan Diyanet İşleri, Türk adını ve Atatürk’ü yok sayarak Türk halkını incitiyor.
Yukarıda bunu anlattım. İşte bir örnek daha!
Ankara’da genç iş adamı Ali Kayyum ölür. Eşi Birgül Hanım, kırkıncı günde kocasının ruhu için mevlit okutmak ister. Hangi imama başvursa “Atatürk ve silah arkadaşlarından bahsetmeyeceksek geliriz, aksi halde gelemeyiz, çünkü Diyanet’in talimatı var” cevabını alır.
Atatürkçü bir hanım olan Birgül Kayyum, bir akrabası vasıtasıyla Hatay’dan imam getirterek mevlidi okutur.
Sonra ne mi olur? Atatürkçü imam hakkında soruşturma açılır ve tutuklanacağını düşünen imam Almanya’daki akrabalarının yanına kaçar.
Güzel memleketimizi ne hale getirmişler, değil mi? Yazıklar olsun!
TEBESSÜM
Süpermen’in donu!
Adam hayli alkollü ve bitkin bir halde, sabaha karşı evine döner.
Onu bekleyen karısı, kocasını sorgulamaya başlar:
“Söyle bakalım Süpermen, neler yaptın bu gece?”
“Valla karıcım, patronla beraber müşterileri yemeğe çıkarttık.”
“Eee, sonra ne yaptınız Süpermen?”
“Oradan striptize gittik... Ben sadece seyrettim.”
“Yani sen bir şeyler yapmadın değil mi Süpermen?”
Adam işkillenir:
“Ben hiç bişicikler yapmadım, fakat sen niye bana ikide bir Süpermen diyorsun?”
“Valla, ben bir seni, bir de Süpermen’i gördüm donunu pantolonun üstüne giyen?”
GÜNÜN SÖZÜ
Milli bayramlarını kutlamayan milletler dini bayramlarını kutlayacak vatan bulamazlar!
