Koronavirüs ile savaşmak için güçlü bağışıklık sistemi önemli rol oynuyor


 Bağışıklık sistemi çökünce tüm hastalıklar kronikleşiyor. Sorun bu


Koranavirüs... Kovid-19...

Çağın yeni virüsü!

Geçen gün Soner Yalçın’la sohbet ederken, “Herkes sonucu konuşuyor, sebebi konuşan yok” dedi. Geçen aylarda tartışma yaratan son kitabı ‘Kara Kutu’da Yalçın, kapitalist tıp anlayışıyla toplumcu tıp anlayışını anlatmıştı!

Konu öyle bir yerde tıkandı ki...

“Aşı yapılsın mı yapılmasın mı” bağırışları arasında esastan uzaklaşıldı!

Bugün de Kovid-19 üzerinden ‘sebep’ konuşulmuyor!

Ne konuşuluyor?

Virüse karşı ilaç ve aşı...

Koronovirüs dünyayı esir aldı ve ilaç firmaları da hemen harekete geçti.


İLAÇ FİRMALARIYLA TOPLANTI

25 ŞUBAT... Çin’in Wuhan kentinden dünyanın dört bir yanına yayılan Korona virüsüyle ilgili haber ABD’nin Nebraska eyaletindeki bir hastaneden geldi. Hastane ‘remdesivir’ adlı ilacın hastalar üzerinde kullanımına başlayacaklarını açıkladı.

26 ŞUBAT... Çin’de konuşan Dünya Sağlık Örgütü Genel Sekreter Yardımcısı Bruce Aylward, “Gerçek bir etki yaratabileceğini düşündüğümüz tek ilaç var, remdesivir” dedi.

27 ŞUBAT... ABD biyoteknoloji firması Moderna, koronavirüs aşısı üzerinde çalışmaya başladıktan altı hafta sonra ABD hükümet araştırmacılarına incelemesi ve ilk kez denenmesi için bir koronavirüs aşısı gönderdi. Bu haberin ABD ve dünyada yayılmasının ardından şirketin hisselerinin zirve yapması dikkat çekti.

2 MART... ABD Başkanı Donald Trump, ilaç firmalarından yeni tip koronavirüse karşı aşı çalışmalarını hızlandırmalarını istediklerini bildirdi. Trump, “En büyük firmalarla, büyük bir toplantı yapacağız. Bir aşı, belki de bir tedavi hakkında konuşacağız. Bu mümkün, bekleyip göreceğiz. İliç firmalarından, Kovid-19’a karşı aşı çalışmalarını hızlandırmalarını istedik” dedi...

Yani...

Kimse vücuttaki bağışıklık sisteminin neden çöktüğünü konuşmadı! Ya da konuşanlar ön plana çıkarılmadı... Kimse sistemi konuşmuyor!

Devam edelim...

GAZETECİLİĞİN KATİLİ: Şüpheyi öldüren ezber


Soner Yalçın ile SÖZCÜ’de yaptığım röportajda şöyle demişti:

“Bugün insanlara avuç avuç ilaç içiriliyor ise, bunun kökü o dönemde Batı’da yaşanan tıp anlayışı çatışmalarına dayanıyor. İşin özü şuydu: ‘Hasta yoktur, hastalık vardır’ diyen ‘endüstriyel tıp’... ‘Hastalık yoktur, hasta vardır’  diyen ‘tamamlayıcı tıp’... Yüz yıldır ilaç merkezli tıp anlayışı kısır döngü haline geldi.”

TIPTA SINIF SAVAŞI

Dünyada en fazla antibiyotik tüketilen ülkeler sıralaması da önemli: Türkiye, Cezayir, Tunus ve Romanya...

Soner Yalçın’ın çok tartışılan tespiti: “Tıp, sınıflar üstü değil; ekonomik-politiğini bilmek şart. Sayfalarca bunu örnekler üzerinden anlatmaya çalışıyorum. Kazanan hep ‘kasa’ oluyor: Kanser ilaçları satışının 2016 yılında 93.7 milyar dolar iken,  2022 yılında 192.2 milyar dolar olacağı öngörülüyor! Şeker hastalıkları ilaçları satışı 43.6 milyar dolar iken, 57.9 milyar dolar olması bekleniyor! Aşı satışı 27.5 milyar dolardan 35.3 milyar dolara yükselecek! Bu rakam on yıl önce dörtte bir oranındaydı; yirmi-otuz yıl önce ise onda biriydi. Ne oldu da bağışıklık sistemi bu kadar çöktü?”

İşte esas soru:

“Ne oldu da bağışıklık sistemi bu kadar çöktü?”

Korona ile savaşmak için güçlü bağışıklık sistemi önemli rol oynuyor. Herkes bunu söylemeye başladı!

Yani...

Soner Yalçın


SORGU ŞART!

Koronovirüse ve ilaca teslim olmamak için toplumcu sağlık anlayışıyla sorunu temelinde çözmeliyiz...

Çünkü...

Bağışıklık sistemi çökünce tüm hastalıkların kronik hale geldiğini kimse görmüyor mu?

Umarız, korona ile tıp tartışmalarını daha çok yapıp farklı açılardan bakmayı öğreniriz!

Yoksa küresel medyanın bize pompaladığını sorgusuz uygularız.

Hastalıktan kurtulmak isterken daha çok hastalanırız... Ben tıp mezunu değilim... Sadece... Dünyada her yıl 650 bin kişi gripten ölürken ses neden çıkmadı da şimdi... Bir sözüm de meslektaşlarıma: Şüpheyi öldüren ezber, gazeteciliğin katilidir.