CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın geçtiğimiz günlerde açıkladığı Ekonomi Reform Paketi ve Danıştay İdari Kurulu’nun 1933’ten beri ilköğretim okullarında okunan öğrenci andının okullarda okutulmama ve devlet madalyalarında Atatürk kabartmasının kaldırılma kararlarına ilişkin konuştu.

"BU REFORMU HALK İÇİN DEĞİL, KENDİLERİ İÇİN YAPIYORLAR"

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıkladığı Ekonomi Reform Paketinde şeffaflık ve tasarruf vurgusu yapılmasına rağmen somut bir açıklama ve programın olmadığına dikkat çeken CHP Genel Başkan Yarımcısı ve Malatya Milletvekili Veli Ağbaba, şunları söyledi:

* Erdoğan’ın açıkladığı pakette; 11,2 milyon işsiz için, 17 milyon yoksul için, Pandemi de işini ve gelirini kaybetmiş gerçek usuldeki esnaf için,  Asgari ücretin altında aylık alan emeklilerimiz için, günde 47 TL ile yaşamaya muhtaç ettiğiniz 2,5 milyon çalışan için, maaşının 122 gününü vergi için çalışan, açlık sınırında yaşayan asgari ücretli için hiçbir somut açıklama yok.

* Erdoğan 850 bin basit usulde yer alan esnafımız için gelir vergisi muafiyeti getirileceğini müjdesini veriyor. Ama asıl kaybı yaşayan; Lokanta, kafe işletmesi, düğün salonları gibi diğer gerçek usulde yer alan esnafımız ile ilgili hiçbir açıklama yapmıyor.

* Esnafın birikmiş SGK prim borçları, ödeyemediği kira ve faturaları, stopaj vergisi, kredilerinin faizleri, sicil affı, kaybettiği ciro kaybına göre gelir desteği pakette yer almıyor.

* Kalyon İnşaat'a 9 milyar 500 milyon TL vergi istisnası getirdiler ama 850 bin esnafa 228 milyon TL’ye gelir vergisi muafiyeti veriyorlar. Sonra bunun adına da reform paketi diyorlar. Bu reformu halk için değil, kendileri için yapıyorlar.

“SAHİP OLDUĞU UÇAK FİLOSU 125 BİN MAKAM ARACINDAN VAZGEÇMESİ GEREKİYOR”

Kamu harcamalarının kısıtlanması ve kamuya taşıt alımının sınırlandırılmasına değinen CHP'li Ağbaba şunları söyledi;

* Erdoğan tasarruftan bahsederken yine kamu harcamaları kısıtlanacak, kamuda taşıt alımına sınırlama getirilecek diyor. Erdoğan tasarruftan ve israftan bahsederken önce sahip olduğu uçak filosundan, bindiği Audi, Mercedes, BMW, Maybach arabalarından, kamu kurumlarına bugüne kadar alınmış 125 bin makam aracından vazgeçmesi gerekiyor.

* “İtibardan tasarruf olmaz” diye övünüp sarayında harcadığı günde 10 milyon TL’den vazgeçmesi gerekiyor. Erdoğan Kamu özel işbirliği projelerine yasal düzenleme yapılacağını açıklıyor.

* Peki, bugüne kadar yolcu garantisi verdiğiniz köprüler, otoyollar ile hasta garantisi verdiğiniz şehir hastaneleri yasal olmayan yollarla mı yapıldı? Bunun cevabını Erdoğan’ın vermesi gerekiyor.

* Şeffaflıktan bahseden Erdoğan ülkenin 128 milyar dolarını buhar eden damadı ile ilgili eleştirilere neden başınıza taş düşsün diye cevap veriyor. O halde Erdoğan’a bir kez daha soruyoruz? Madem yeni ekonomik programda şeffaflıktan bahsediyorsun o zaman bu ülkenin 128 milyar dolarını kim aldı? Bu kadar para nereye harcandı?”

"SİSTEMATİK BİR SALDIRIYLA KARŞI KARŞIYAYIZ"

Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nun İstiklal Marşı’nın kabul edilmesinin yıldönümünde Öğrenci Andı’nın okutulmaması kararının manidar olduğunu belirten Ağbaba, ”Danıştay 8. Dairesi, 2018’de “Andımız kaldırılamaz” dedi. MEB itiraz etti. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu, 8. Daire’nin kararını iptal etti. Andımız artık okullarda okunmayacak. Danıştay devlet madalyalarındaki Atatürk kabartmasını da yine çıkarma kararı aldı. 12 Mart, yani İstiklal Marşının kabulünün yıldönümünde andımıza ilişkin verilen bu kararı manidar buluyorum. Bir süredir andımıza ilişkin herhangi bir yasak olmamasına rağmen andımız okullarda zaten okutulmuyordu. Biz bu konuda itirazlarımızı ilettik, konuya ilişkin Meclis’te önergeler dahi verdik; ancak AKP ve MHP oylarıyla bu talebimiz de reddedilmişti. Türkiye Cumhuriyetinin kazanımlarına ve kuruluş değerlerine yönelik sistematik bir saldırıyla karşı karşıyayız. Atatürk’ün isminin anılmasından dahi korkan bu anlayış, yargıyı da baskı altına alarak yeni bir sistem kurmaya çalışıyor. Cumhurbaşkanı danışmanları 'yeni devlet kuruyoruz' ifadeleri de bu bağlamda değerlendirilmelidir” diye konuştu.

"TÜRKİYE TARİHİNDE SONSUZ DEK ANILACAKTIR"

Söz konusu anlayışın tek derdinin Cumhuriyetimizin kazanımlarını ortadan kaldırarak ne idüğü belirsiz ucube bir sistem kurmak olduğunu söyleyen Ağbaba, “Bu sürede iktidarlarını, iktidar kazanımlarını korumak; ancak ne yaparlarsa yapsınlar, toplumun ne zihninden ne gönlünden Atatürk’ü ve Cumhuriyeti silmeye güçleri yetmiyor. Yaşanan her hadise, Türkiye’nin sürüklendiği her uçurumda, hepimiz Atatürk’ün ne kadar doğru adımlar attığını bizlere gösteriyor. Cumhuriyetçiliği, laikliği, milliyetçiliği yok saydıkça devletin ne hale geldiğini her geçen gün daha iyi anlıyoruz. Sözde milliyetçilikle halktan oy devşirmeye çalışanların, gerek dış politikada çarkları gerek ülke içinde uygulamalarına bakınca kendileriyle nasıl çeliştiklerini de görüyoruz. Bu siyasi anlayış, tarih yazamadı ancak çarkçılığıyla Türkiye tarihinde sonsuza dek anılacaklar” ifadelerini kullandı.