Sevgili okurlarım, Türkiye TRT Belgesel kanalında bir süre önce yayınlanan çöplükten çöp toplama belgeselini konuşuyor.

Bunlar kağıtçıların, plastik toplayan vatandaşların peşinde olduğu, satarak para kazandığı atıklar değil.

Aslında bu gibi benzer çekimler şimdiye kadar nice kanallarda yer aldı.

Bazılarında çöpten yiyecek toplayan vatandaşlar bulundu, bir miktar korkutuldu ve sözlerini geri almaları sağlandı.

-“Ben zengin bir insanım. Karşıdaki apartman benimdir. Niye çöp tenekesinde yiyecek arayayım ki!..”

-“Gelinim bileziklerini dalgınlıkla çöp poşetine atmış. Ben çöp tenekesinde yiyecek değil o bilezikleri arıyordum!..”

★★★

TRT şimdi bu konuyu belgesel yapmış, insanlara çağrıda bulunuyor:

“Çöpleri iyi karıştırın, içinde mutlaka sağlam kalmış bir şeyler olabilir!”

Ispanak, soğan, yumurta, patates...

Bulursan ne yapacaksın?

Afiyetle yiyeceksin.

Yani söyleyin şimdi, TRT bizi uyarmak ve paramızın cepte kalmasını sağlamak için daha ne yapsın!

★★★

İktidarın emrinde ve hizmetinde olan yandaş medya da bu konuda TRT’ye destek veriyor, toplumu uyarıyor:

“Ey bizim değerli vatandaşımız, paranı akıllıca kullan. Bunun için bazı önerilerimiz var, iyice kulak ver.

Alışverişe aç karnına çıkmayın. O takdirde canınız daha çok şeyler çeker, aldıkça alır ve fazladan para harcarsınız.

Alışverişe çıkarken yanınıza çocukları almayın. Onlar bir şey istedikçe kıramaz ve almak zorunda kalırsınız. Böylece gereksiz harcama yapmış olursunuz.

Sadece eve o gün lâzım olan şeyleri alın. Abur cuburdan kaçının.”

Çok ayıp olmayacağını bilseler şöyle diyecekler:

“Aslında hayat hiç pahalı değil.

Bu konuyu malûm terörist çevreler abartıyor. PKK, FETÖ, bayrak ve din düşmanları şimdi bu oyunun peşinde. Hayat pahalığı bir şehir efsanesidir.

Kanmayın, inanmayın, bu tuzağa düşmeyin demeye getiriyorlar ve ekliyorlar: Yeter ki siz bizim verdiğimiz bu öğütlere dikkat edin, paranız cebinizde kalsın!..”

★★★

Bizim ekonomide işin temel bir kuralı vardır. Zam gerekçeleri şöyle açıklanır:

“Efendim biliyorsunuz döviz arttı. Bu durumda herkes zam yapıyor. Lahanadan ete süte kadar her şeye zam yapıldı. Bizim elimizden de bir şey gelmiyor ki...”

★★★

Şimdi döviz fiyatları düştü ama mevsimsel bazı küçük düşüşler dışında fiyatı düşen herhangi bir mal ve hizmet nedense yok.

Yani kural belli:

Döviz artıyorsa geçir zamları, ama düşüyorsa görmezden gel.

★★★

İlgili bakanlıklar tarafından birkaç gün önce bir sürü cafcaflı açıklamalar yapıldı:

Fiyat oyunlarıyla birlikte aşırı zam yapan bir sürü firma saptanmış, bunlara çok ağır para cezaları kesilmiş!

Peki hangileri bu firmalar?

İsimler gizli!

Ekmek, et, süt, yağ, yoğurt, peynir, deterjan fiyatlarında herhangi bir düşüş oldu mu?

Milyonlarca insanımızı uyutmaya kalkışıp ağızlarına bir parmak bal çalıyorlar.

En üzücü olanı da, hepimizi açıkça aptal yerine koyuyorlar.

★★★

Sevgili okurlarım, Türkiye gibi 83 milyonluk bir ülke düşünün...

Bu büyük ülke yıllardan beri “Saray”dan, tek adam tarafından yönetiliyor.

Saray’da yüzlerce, binlerce “Seçkin” görevli var.

O makamlara hak ettikleri için getirilmiş olduklarını tahmin ediyorum!..

Ve soruyorum:

Saray kadroları acaba TRT’nin çöp yayınlarını izliyor mu?

Kendi medyasında yer bulan alışveriş kurallarını görüyor mu?

★★★

Bu mu olmalıydı ülkemizi 18 yıl sonra getirdikleri tablo?

Oyları o yüzden giderek düşüyor.

Fırtına dinmedi ama deniz bitti, kara göründü.

Tekne hızla sürükleniyor, karaya oturmak üzere.

O karada çöp tenekeleri, çöp poşetleri var.

Enerji Bakanı açıkladı, Türkiye genelinde 2020 yılının ilk 10 ayında borcunu ödeyemediği için elektriği kesilen 2 milyon 536 bin, doğalgazı kesilen 579 bin abone var.

Yine de unutmayın!..

Alışverişe ille de tok karnına çıkmanız gerekiyor!

Belki biraz olsun faydası dokunur, fiyatlar düşer, rahat bir nefes alırsınız!

Türk Milleti’ni açlıkla terbiye etmek isteyen iktidara da kapak olur!