Uyusun da büyüsün Türkiye derken yüzde 7.4 büyüme... Tıpış tıpış yürüse iyiydi de duvara çarptı hızlı gidince...

Büyüme oranı iyi mi? İyi... Zira İstatistik Kurumu’nu kimse ciddiye almıyor ki... Normal şartlarda böyle bir büyüme oranının Türk Lirası’nı güçlendirmesi, piyasaya şevk vermesi gerekirdi.

★★★

Ne oldu? Dolar 13 lirayı yeniden geçti, rekoruna doğru koştu. Kuruma kimse inanmıyor, güvenmiyor. Haliyle ülkenin parası pul oluyor. Halbuki büyümek neydi? Büyümek zenginleşmekti... En azından bize böyle denildi. Tabii saymazsak ufak tefek pürüzleri...

★★★

Bir çiftliğiniz var. Toplamda 10 kişiyle ayda 1000 kilo peynir üretiyorsunuz... Kilosunu 50 liradan satınca da 50.000 lira gelir elde ediyorsunuz.

Maliyetleriniz artınca bir kişiyi işten çıkardınız. Haliyle 900 kilo üretim yaptınız. Zira peynirin kilosuna zam yapıp 70 liradan sattınız. Geliriniz 63.000 liraya çıktı. Yüzde 26 büyüdüğünüz görünse de kağıt üzerinde... Üretim yüzde 10 küçüldü mü? Küçüldü! Reel olarak küçülmenin yanı sıra enflasyonu da yüzde 40 artırdınız. Üstüne üstlük istihdam da yüzde 10 oranında azaldı, işsizlik arttı.

★★★

Büyürsün ama gelirin artmadıkça fakirleşirsin. Geçen yıldan daha fazlasını alabiliyor musun? Cebine giren büyümediğine göre sana ne? Temel besin kaynağı süt... Yüzde 47 zam yedi... Zam ile birlikte milletin emdiği süt burnundan geldi.

Süt banyosu yapan yandaş medyada hazırlıklar tamamlanmışsa, “sağlığınız için sütü sulandırın da için” tavsiyesi gelmesi an meselesi... Suçlu süt lobisi, sütçü beygirleri vatan haini...

★★★

Ülke büyürken tarım, ormancılık ve balıkçılık ise yüzde 5.9 oranında daraldı. Sonra da gıda fiyatları neden arttı? Sadece ham maddeleri süt olması nedeniyle muhallebiden peynire, yoğurttan dondurmaya zam anında yansıyacak hakkıyla... Yakında protein ihtiyacı için vahşi hayvanları avlamaya başlarlarsa şaşırma...

★★★

Hanehalkı tüketim harcamaları, üçüncü çeyrekte geçen yıla göre yüzde 9.1 artarken, kamunun harcamalarındaki artış da yüzde 9.6 ile çok yüksek düzeyde... Bu durum bize ne anlatıyor? Fiyatlar daha da artacak beklentisi insanları bir an önce ceplerindeki paralarını mala çevirmeye çalışıyor.

★★★

Haliyle talep ile beraber üretim artmış büyüme desteklenmiş. Lakin bu durum geçici... Tasarrufların erimesi gelecekte büyümeyi sağlayacak harcamanın yapılamayacağı anlamına gelir.

Ya kamu harcamaları? Devletin geliri mi arttı? Hayır! Demek ki borçlandı. Harcadıkça harcadı! Sahi devlet kimin adına borçlandı?

Ya devleti yönetenler? Harcamalarını hiç kısmayacak mı? Türkiye ekonomisinin bu hale düşmesinde sorumluluk kimde? Yine kimsenin üzerine yapışmayacak mı?