Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) eski Başkanı Başaran Ulusoy sessizliğini SÖZCÜ’ye bozdu.

Ulusoy, hakkında savcılardan “iddianame düzenlenmesini” talep eden TÜRSAB yönetimini devletle iş yapma “becerisinden” yoksun buluyor.

7 ve 9 Kasım tarihli yazılarımda TÜRSAB’ın İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na yaptığı şikayetin (2018/147574) ayrıntıları yer alıyor.

4 yılı aşkın bir süredir soruşturmanın tamamlanmadığını ileri süren TÜRSAB’ın; 3 Kasım 2021 tarihli dilekçesinde “Daha fazla gecikmeksizin şüpheliler hakkında ivedilikle iddianame düzenlenerek kamu davası açılması” talep ediliyor.

Bir kamu kuruluşu olan TÜRSAB’ı “milyonlarca TL zarara uğrattığı” gerekçesiyle yapılan suç duyurusunda, Ulusoy ile birlikte aynı yönetim kurulunda yer alan 8 kişi “şüpheliler” olarak anılıyor.

Ulusoy soru cümlesi ile konuya giriyor:

Bu kurumun hafızası benim. 20 yıl başkanlık yaptım, bana gelip de bir şey sordular mı?”

Ulusoy “Kötülüğün bir sınırı olmalı” dedikten sonra devam ediyor:

Devletle kavga ediyorlar, faturayı bana çıkarıyorlar. Konuşa konuşa anlaşmaları lazım.”

Ulusoy TÜRSAB acentalarına yazdığı mektupta “akılda kalsın” diye, “Devletle ve damatla kavga etmeyeceksin” diye hiciv yaptığını belirtiyor.

Karşılıksız çek soruşturması


İstanbul 20. İcra Ceza Mahkemesi, Nisan 2018’de düzenlenen 7 milyon 287 bin 500 liralık çekin karşılıksız düzenlendiği kararını verdi.

Mahkeme, TÜRSAB Başkanı Ulusoy ve Sayman Üye Feyyaz Yalçın’ı bu eylemden dolayı suçlu buldu.

Bu dava ile takibi süren karşılıksız çeklerin yalnızca biri karara bağlanmış oldu. Toplam tutarın 100 milyon lirayı aştığı ileri sürülüyor.

Ulusoy, “Müze gelirleri ve Irak -Cezayir vizeleri ile çeklerin ödemesinin yapılması planlanmıştı” diyor.

Savcılık, raporları soruşturuyor


TÜRSAB suçlamalarını; kurum içi teftişlerin yanı sıra Hazine ve Maliye Bakanlığı, Kültür ve Turizm Bakanlığı, Grant Thornton Eren Bağımsız Denetim ve Yeminli Müşavirlik, Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) ve bilirkişi raporlarına dayandırmıştı.

Yeni yönetim 2018 yılı döviz kuruna göre 120 milyon dolara karşılık gelen 560 milyon TL borcu kucağında bulduğunu ileri sürdü.

AKP iktidarı tarafından gelir kaynaklarının önemli bir bölümü elinden alınan TÜRSAB’ın banka ve piyasaya olan borçlarını 140 milyon TL’ye düşürdüğü belirtiliyor.

Mülkiyeti 55 milyon liraya Fibabank’a devrolan TÜRSAB Genel Merkez Hizmet Binası, Şubat 2021’de 7 yıl vadeli ödeme planı çerçevesinde icradan 80 milyon TL’ye geri alındı.

TÜRSAB Limited Şirketi ise iflas masasında...

3 ayda 300 milyon lira borç


TÜRSAB Hukuk Başdanışmanı ve Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyesi Av. İlker Ünsever, Ulusoy yönetiminden Mart 2018 itibarıyla kalan 560 milyon lira borcun 300 milyon lirasının; Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş’un “sınırlı yetkiyle” atadığı 3 yönetim kurulu üyesinin görev yaptığı “3 aylık ara dönemde” gerçekleştiğini ileri sürüyor.

TÜRSAB yeni yönetimi; arsası İstanbul Büyükşehir Belediyesi’e ait olan Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nın hakim ortak olduğu UKTAŞ’ın (DÖSİMM ve İBB’nin de hisseleri olan çok ortaklı bir hizmet şirketi) 1.6 milyar lira kira borcundan dolayı, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile karşı karşıya kaldı.

Ünsever, “Bakanlık TÜRSAB’ı Komer ve Lütfi Kırdar’dan tahliye etme yönünde kararlar alıyor” diyor.

Böl parçala yönet


Yönetimden ayrıldığında; TÜRSAB’a 35 milyon liralık müze bileti, 85 milyon lira tutarında üye aidat alacağı bıraktığını belirten Ulusoy, suçlamalara ilişkin şu yanıtları veriyor:

- Atlas Jet’in (Ali Murat Ersoy’un iflas eden şirketi) Irak seferlerinde, yolcu vize işlemleri TÜRSAB tarafından yapılıyordu. Hatırladığım kadarıyla burada söz konusu tutar 7.5 milyon dolar. Maalesef  TÜRSAB’dan vize işlemlerinin alınmasıyla acenteler indirimli bilet alamamaktan dolayı 20 milyon dolar kayba uğradı.

- TÜRSAB Genel Merkezi’nin yükselen maliyeti finansman giderleri ağırlıktadır. Bireysel kefaletimin de bulunduğu banka kredileri için icra takip işlemleri başlatıldı.

- Savcılık beni her ifadeye çağırdığında gittim. Yalnız kasım ayında Covid oldum 47 gün hastanede yattım, 19 gün entübe edilmiştim.

- Bir ay sonra safra kesesi ameliyatı oldum, 32 gün hastanede yattım. 2 ay sonra midemin tamamını aldılar. Koç Üniversitesi Hastanesi’nde 35 gün kaldım. Raporları hastanelerden alıp kontrol edebilirler. 15 gün evvel de karakola gidip ifademi verdim.

- TÜRSAB’a içinde okul ve kongre merkezlerinin de olduğu toplam 158 milyon 47 bin doların üzerinde yatırım yaptım.

- TÜRSAB tek parçaydı 40 parça oldu; böl parçala yönet.

- Komer’de (Efes Kongre Merkezi) TÜRSAB’dan sonra büyük ortak Kültür ve Turizm Bakanlığı. Bakanlık sermaye artırımı yapsaydı, borçlanma ihtiyacı olmazdı. Yatırımın yüzde 85’ini banka kredisi ile yaptık.