-Adalet insanlıktır.-

İnsan yaşamı, evreler-dönemler dizisidir. Son buluncaya değin olumlu ve olumsuz olaylar içinde geçen, “ömür, denilen süre, varlığın yeryüzü bölümüdür. “Yaş”la ölçülen zaman, ölümle biten canlılık yıllarını anlatır. Zamanı iyi kullanmak, iyi yaşamakla özetlenir. Değişik kimi koşullara bağlı olan bu durumun insanın varlığını etkilemesi doğaldır. Elinde olan ve olmayan koşullar, gerekler, olanaklar ve güçle yaşamını sürdüren insanın ikinci bir dünyası yoktur. Dünyadaki durumu, yaraşır olduğu her şeyi haklı kılan bir varlık gerçeğidir. Karşılaştığı olumlu ve olumsuz durumlar yaşamın doğallığından kaynaklanır. Ama çoğu insanın kendi elindedir ve kendi tutum ve davranışlarının sonucudur.

İnsan yapısından, yaradılışından kaynaklanan durumlarla terbiye ve alışkanlıklarına bağlı tutumlar yaşamın aydınlık ve karanlık süreçlerinin ürünüdür. Sokaklarda, kapalı alanlarda, yasal toplantılarda, sağlık kuruluşlarında rastlanan ve yaşanan kavgalar insan karanlığının olaylarıdır. Kurallara aykırı tutum ve davranışlar, umursamazlık (adam sendecilik),değişik suçlar, kötülükler, bağnazlık ve ilkellik kaynaklıdır.

İnsan, her şeyi değil birçok şeyi çok iyi kotarabilecek bir yapı. Kendini kurallarla sınırlayıp bağlayarak sakıncaları önleyip toplumsal barışı sağlama yeteneği ve gücü var. Bu olanakla kendi aydınlığını, erincini sağlamak elinde. Terbiye, bilgi, görgü, eğitim ve alışkanlıklarla yaşamını renklendirmek yetisine sahip. Bilimin sağladığı düşünce gücü, görüş ve anlayış yetisi sakıncalardan, aykırılıklardan uzak durmasını, yararlı ile zararlıyı ayırmasını sağlayarak ortamını ışıklı tutuyor.

Çocukluktan yaşlılığa uzayan yaşamın değişik evreleri varlığımızın doğal süreçleridir. Elimizden geldiğince, gücümüz yettiğince karşılayıp gidermeye çalıştığımız yaşam sorunları, yüzümüzün çizgilerini, saçımızın rengini, bedelimizin duruşunu değiştirebiliyor. Bu doğallık, yaşamımızın ırasıdır. Yettiğimiz ve yetişebildiğimiz ölçüde gidermeye çalıştığımız olumsuzlukları göğüsleyerek yeryüzü sürecini tamamlıyoruz. Kotardığımız başarılar, başarısızlıklarımız yaşamımızın doğal dalgalarıdır. Çalkantılar da bu kapsamdadır. Karşılaştığımız ve neden olduğumuz aykırılıkları yinelemeden, bir kez daha yaşamadan, mutluluğun en iyi durum olduğunu bilerek zamanı değerlendirmeliyiz. Zaman eskitir, eskimez.

Yaşam, Tanrı’nın armağanıdır.

YENİ YAYINLARDAN

- Bahattin GEMİCİ’nin “Umutların Peşinde” adlı düşün yazıları kitabı ÜRÜN Yayınları’nın, “Çağla Tadında” adlı şiir kitabı Öğretmen Dünyası yayınlarının ürünü.

- Yük. Müh. Kadri KALAYCIOĞLU’nun “Resimlerle Yaşadıklarım” adlı iki kitabı (1933-1995) ÜRÜN Yayınları’nın ürünü.

- Mahmut BAYCAN’ın “Eskiler Satıyorum” adlı anı-öykü kitabı KORA Yayınları’nın ürünü.

- Kandemir KONDUK’un “O Kadınlar” adlı kitabı SÖZCÜ Kitabevi yayını.

- Atilla Cemal EŞEN’in “Dinlerin Sınıfsal Kökeni ve Din Üzerinden Siyaset” adlı kitabı BERFİN Yayınları ürünü.

- Hakan GÜREK’in “En Çok Eylülü Sevdim” adlı şiir kitabı ECEM Yayın ürünü.

- Sevgi GÜNAYDIN’ın “Sevgi Mevsimi” adlı şiir kitabı DÎLKİTAP yayını.

- Fatih BİRCAN’ın “Zaman Yolcusu 2008” adlı kitabı TOGAN Yayınları ürünü.

- Prof. Dr. Hikmet ÖZDEMİR’in “100. Yılında Sakarya Savaşı” adlı kitabı CUMHURİYET Kitapları yayını.

- Mehmet Arif DEMİRER’in “Atatürk- İnönü- Bayar’lı yıllarda Türk Amerikan İlişkileri” adlı kitabı Turgay ULUÇEVİK’le ortak yayını ve

- Yine M. Akif DEMİRER’in “Amerikalı arkadaşı ATATÜRK’ün devrimlerini anlatıyor” adlı kitabı da Eğitim Dostları Vakfı Yayınları.