-Aydınlığa karşı çıkanlar karanlıktan yararlananlardır.-

Siyaset ilgililerinin canlandırdığı siyasal düzen, toplumsal ulusal yaşamın güncel ortamıdır. Özellikle bu alanda uğraş verenlerin yönetip yönlendirdiği etkinliklerle renklenip sonuçlar vermekte, yararlı ya da sakıncalı çizgileriyle geleceği de etkilemektedir. Ancak, her şey ilgili kişilerin nitelik ve çalışmalarıyla, tutum ve davranışlarıyla, anlam ve değer taşıdığından sonuçlar öznelerine göre yerini bulmaktadır. Siyasal yaşamımızda geleceğe yönelik girişimler, yapıcı ve yaşatıcı adımlarla yürüyüş gerekirken saldırganlıkla, baskıyla, gözdağıyla, değişik ayak oyunlarıyla kazanma çabaları ilkellik yansıtan düşüklüklerdir.

Siyasetçilerin konumlarıyla asla bağdaşmayan aşağılayıcı, karalayıcı, küçük düşürücü saldırgan dillerini kınayan, katlarına, kişilik düzeylerine ve terbiyelerine asla uygun bulmayan yurttaşların yakınmaları gazete sayfalarından taşıt konuşmalarına, değişik söylencelere kadar uzanıyor. Yakışık almayan çıkışlar ve karşılıklar kınanıyor. Kimilerinin dil ustalığı, beceri saydığı, kimilerinin güç açıklaması olarak yorumladığı konuşmalara dudak bükülüyor. Öncelikle anayasal yansızlığını umursamayan AKP liderinin işgal ettiği katla asla bağdaşmayan saldırı sözleri tepki topluyor. Dil ustalığı olmayıp yürek ve beyin kirliliği, düşünce bozukluğu olan sözler, devlet yöneticileriyle, eğitimde ve yargıda görevli olanlara hiç yakışmayan çirkinliklerdir. Birbirlerini eleştirmek, kınamak için karşı yanı karalayıp kötülemek yerine düşündürecek, tutum ve davranış inceliğine, güzelliğine çekecek dil düzeni yeğlenmelidir. Siyasal alandaki kara sözler, çirkin sözler aşağılama ve suçlamalar bunları yapanların da kişilik göstergesi sayılır.

Nedense terbiye öğesi gözardı ediliyor. Saldırının kişilik karşıtlığı olan saygısızlık türü karşılık, düzeyin bir ölçütüdür. İnsanlığı gözardı edip terbiyeyi dışlayarak konuşmak beceri değil, düşüklüktür. Hele olanaklarına, katına, yetki ve görev kolaylıklarına dayanarak birşeyler söylediğini sanıp saçmalamak kişilik bozukluğunun belirtisidir. Son yıllarda giderek bozukluklarıyla karşılaştığımız siyasal çirkinlikler içinde dil pisliği öne çıkmaktadır. Gelişigüzel olmaktan öte yakışıksız yaklaşımlarla terbiye düşüklük ve yoksunluğunu açıklayanlar lâf ebeliğiyle marifet yaptıkları kanısındalar. Partizanlığı saldırı becerisi durumuna getirenlerin toplumsal yaşama zararları büyüktür.

Hele devlette görevli olup yurttaşları karalayıcı, bölücü sözleriyle kendilerini iyi hatip (konuşmacı) sanan saldırganlar, bulundukları katlara (mevki, makam) güvenerek dilleriyle kir saçan kendini bilmezlerin böbürlenerek konuşmaları büsbütün rezalettir. Diline egemen olamayan, karşı görüş ve düşüncelere sertlik, kabalık ve terbiyesizlikle karşı çıkanlar, başkalarını küçük görenler insanlık yoksunlarıdır.