İstanbul Çatalca’da pazarda Erdoğan’ı eleştirdiği için ‘ihbar edilen’ 63 yaşındaki Dürdane Özselgin misafirliğe gittiği arkadaşının evinde gözaltına alındı. Geceyi gözaltı koğuşunda geçiren Özselgin, “Millet açlıktan ölüyor, utanmadan hala AKP’ye oy veriyorsunuz diye tepki gösterdim” dedi. Patates soğan almak için pazara giden kadın, ‘yurt dışına çıkış yasağı’ konularak serbest bırakıldı!

★★★

Antalya’da ‘Muhabir’ isimli Youtube kanalı sokak röportajları yapıyordu. İsmail Demirbaş isimli yurttaşa mikrofon uzatıldı. Demirbaş fikrini söyledi. Yayının ardından yurttaş gözaltına alınıp tutuklandı! Cumhurbaşkanına hakaretten dava açıldı. O yurttaşa ve kanalın sahibine hapis cezası verildi.

★★★

Eski pehlivan, eski AKP milletvekili şimdiki Gençlik ve Spor bakan yardımcısı Hamza Yerlikaya’nın ‘üstün ekonomi bilgilerinden yararlanmak’ amacıyla Vakıfbank yönetim kuruluna atanmasını eleştiren Kızılay Muğla şube başkanı ve AKP üyesi Yusuf Kayacık önce görevinden alındı, sonra da partiden atıldı.

★★★

Gebze’de öğretmenlik yapan Serdar Dikkatli Cumhurbaşkanı’nı eleştirdiği iddiasıyla savunması bile alınmadan Kandıra’ya sürüldü. Her gün evinden okula 120 kilometre yol gidip geliyor.

★★★

AKP kurucularından, AKP Diyarbakır eski milletvekili Mehmet İhsan Arslan, “15 Temmuz’dan sonra FETÖ’nün yargıyı kullanırken kullandığı bütün taktikleri biz kullanmaya başladık” deyince ‘ihraç talebi ile’ partisinin disiplin kuruluna sevkedildi. Ancak Arslan’ın oğlu hali hazırda AKP milletvekili olduğu ve Erdoğan’dan ‘helallik’ istediği için ihraç edilmedi, sadece uyarı cezası aldı.

★★★

31 martta AKP’den Nevşehir Belediye başkanı seçilen, geçmiş AKP yönetimine dair yolsuzluk itirafları ile gündeme gelen Rasim Arı, aniden rahatsızlandı! Sağlık nedenlerini gerekçe gösterip başkanlıktan istifa etti! Kimse neler olduğunu anlayamadı. Eski yönetimle ilgili yolsuzluk iddiaları ise ortada kaldı.

★★★

Viranşehir Savcısı Eyüp Akbulut, kullanılan maskelerin güvenli olup olmadığını, lebalep kongreler yapılırken maske takmadığı için yüzbinlerce yurttaşa cezalar kesildiğini sorguladı, “Yeterince insanımız intihar etti, yeterince insanımız iflas etti” deyip konuyla ilgili soruşturma başlattı. HSK müfettişleri anında rapor hazırladı ve savcı görevinden uzaklaştırıldı. Cezası kırk satır mı, kırk katır mı olacak henüz belli değil!

★★★

Alanya’da ağır ceza mahkemesinde görülen bir uyuşturucu davasının karar duruşmasıydı. Sanıklara oy çokluğu ile ‘ağır’ cezalar verildi. Karara davanın Hakimi Ali Dursun Turan ‘şerh’ koydu. Bunu da ibretlik bir karşı oy yazısı ile tutanağa geçirdi. Verilen karara katılmayan Hakim, “Mafya liderleri ile dans eden bir takım siyasilerin yakınlarının adı uyuşturucu iddialarına karışırken ve haklarında soruşturma dahi açılmazken daha az suç işleyen sanıklara daha ağır cezalar verilmesi adalet anlayışımla bağdaşmıyor” dedi.

Hayret bi şey oldu sonra... “Mafya liderleriyle dans eden bir takım siyasilerin yakınları” demesine rağmen bu doğrucu Hakim hakkında soruşturma açılmadı, görevden el çektirilmedi hemen! 

Şu oldu ama, 5 yıl Doğu görevi yapıp Şemdinli’den Alanya’ya atanmıştı, aniden bir Doğu görevi daha çıkıverdi(!) Hakim’e, Siirt’e yollandı... Sonra, baktılar bu hakim Siirt’e değil gitse Fizan’a yine aynı hakim. O zaman, açığa aldılar...

★★★

Aralarında öğretmen var, pazarda alış veriş yapan ev kadını var, sokakta fikrini söyleyen yurttaş var, AKP üyesi var, AKP kurucusu ve milletvekili var, AKP’nin seçilmiş belediye başkanı var, bu ülkenin savcısı var, hakimi var... 

Son 20 yılda köprülerin altından çok sular aktı. Yasalar değişti, görevdeki insanlar değişti, gerçekleri görenlerin algıları değişti, yönetim sistemimiz değişti, inanılır gibi değil ama bu ülkenin ‘organize suç örgütü liderleri’ bile değişti! Ancak AKP iktidarında tek bir konu hiç değişmedi.

İster partili, ister partisiz doğruyu söyleyenler, farklı düşünenler sanki burası AKP köyüdür, kovuluyor hemen!

Birilerine ‘ne istedilerse’ ver... Sonra onu kov, bunu hapse tık, şunu sür, öbürünü kızağa çek, diğerini aniden hasta et, şuna okkalı para cezası ver, ‘hey ne oluyor orada’ diyeni sustur! Peki nereye kadar? 

Milyon dolarlar, eurolar havalarda uçuşuyormuş... Gazeteci kılıklı tipler bile ‘Ankara’ ile holding patronları arasında iş bitiriyormuş. Holding patronu açıkladı, ‘Ankara’dakiler’ için 10 milyon euro istemiş gazeteci! Savcılar soramıyor ama halk merak ediyor, Ankara’dakiler de kim? 

Mızrak çuvala sığmıyor değil mi... 

Güç zehirlenmesi yüzünden unutuldu; Türkiye farklı düşünenlerin de, döndürülen dolapları görüp haykıranların da, karşılaşacakları her türlü eziyetten zerrece korkmayan, ülkesini çok seven cesur yurttaşların da köyü!

Evet demokrasimiz kırık dökük, fakat yine de var! Bilginiz olsun, bu millet iktidara gelene memleketin tapusunu vermiyor...