Oyuncu kalitesi olarak Austria Wien'den fersah fersah üstün olan Fenerbahçe, 90 dakika boyunca bu ağırlığını rakibine hissettirdi. Bazen düşük seviyeli rakibin ritmine ayak uydurmak, daha yüksek kalitedeki takımların da seviyesini aşağıya çeker ve oyun terse döner. Ancak, Fenerbahçe rotasyonlu kadrosuna rağmen kendi oyununu kabul ettirdi.

King'in erken gelen golü, Fenerbahçe için işleri daha da kolaylaştırdı. Kiev, Slovacko ve Ümraniyespor maçlarında henüz hazır olmadığı her halinden aşikar olan King, Kasımpaşa ve Wien maçlarında sahaya damga vuran isim oldu. Hem fizik, hem de mental olarak bu kadar kısa sürede toparlaması, King'in özverili ve çalışkan bir futbolcu olduğu portresini ortaya çıkartıyor.

Yeni transfer Alioski kusursuz olmasa da, ilk maçına çıkan bir oyuncu için gayet yeterli bir futbol oynadı. Takımın 'kaliteli ayak' kontenjanında yeri olduğunu gösterdi. King ile yakaladığı uyum, Premier Lig görmüş iki futbolcunun farkını ortaya koydu. Ferdi yine asker gibiydi. Topu ayağına her aldığında Wien'li oyuncuların ayakları titredi. Rossi ile pas alışverişi biraz daha verimli olabilse, Fenerbahçe farklı skoru erkenden yakalayabilirdi.

Luan Peres üçlü savunmanın sol stoperi olarak, sol bekteki performansından daha iyi bir görüntü verdi. Sürpriz Lemos tercihi hafif sallantılı da olsa, işleyen çarkta fazla sırıtmadı. Crespo ve İsmail ikilisi hücuma katkıda efektiflik sağlayamadı ama savunmada Wien'li oyunculara nefes aldırmadı. İkinci yarıda oyuna giren Lincoln, her zaman olduğu gibi takımı bir üst seviyeye taşımayı başardı.

Serdar Dursun... Saha içindeki bazı tavırlarının, pas vermek yerine gereksiz bencilliklerinin göze batmasına neden olduğu bir gerçek. Bu nedenle her hatasında ona vurmak için pusuya yatan bir güruh olduğu da. Ancak bu kadar eleştirilmesine rağmen skora yaptığı katkı görmezden gelinemez. Belki de dışarıya yansıttığı görüntüsü konusunda daha dikkatli olursa, bu negatif bakışları üzerinden atabilir.

Fenerbahçe, sezona erken başlamanın verdiği avantajla takım uyumu konusunda rakiplerinden bir adım öne geçmiş durumda. Farklı kadrolar ve farklı dizilişlere rağmen takım artık belli bir seviyenin üzerinde futbol oynuyor. Sezon başı için avantajlı bir durum, ancak sezon uzun bir maraton ve bu hem mental hem de fiziksel yorgunlukları beraberinde getirecek.

Bu nedenle Jesus'un bol rotasyon tercihi haklı olabilir. Ancak ne kadar sürdürülebilir, orası muamma. Tam da bu noktada, Fenerbahçe'nin Jesus'un tecrübesine ve kalitesine çok ihtiyacı olacak.