Tahir Büyükakın, Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı, 2023’te “100 yıllık bir hesaplaşma” olacak diyor.

Çorum Valisi, Belediye Başkanı, şehrin AKP’li Milletvekili, Hitit Üniversitesi Rektörü ve Atıf-Der Başkanı vatana ihanet suçundan idam edilen İskilipli Atıf’ı mezarı başında andı. Türkiye Cumhuriyeti’nin Valisi’nin, Cumhuriyet’e ihanet eden bir hainin mezarı başında okuduğu Fatiha’yı kim ve neyin adına okumuş olduğunu siz değerli okurların yorumuna bırakıyorum.

Sizler bu ülkede Cumhuriyet’in ve demokrasinin her türlü nimetlerinden yararlanıp bu mevkilere gelecek, sonra da Atatürk ve Cumhuriyet’le hesaplaşma cüretini göstereceksiniz.
Saklanmayın, açıkça ortaya çıkın da  görelim!.. Çevreden sesler yükselince anında bir şeyler uyduracaksınız. Hadi iyisin, yapılacak ilk seçimde yerini garantiledin.

Atatürk ve Cumhuriyet’e karşı bazı gafiller bu ve buna benzer söz ve eylemlerde bulunurken, vatan hainlerinin mezarı başında Fatiha okunurken, MHP Genel Başkanı Sayın Devlet Bahçeli’nin sessizliğini içime sindiremiyorum. CHP Genel Başkanı Sayın Kılıçdaroğlu’nun ise bu söylem ve eylemlere karşı halen “Helalleşelim” deme ihtimali var mı çok merak ediyorum.

Değerli Okurlar; yurttaş olmayı değil ümmet olmayı yeğleyen, ilim ve aydınlık karşıtı bu gerici tipler tarih boyunca hep vardı. Cumhuriyet’e gelinceye kadar yaşanan aydınlanma karşıtları eylemlerini kısaca anlatan alıntı bir öyküyü sizlerle paylaşıyorum.

“Bu coğrafyadaki kavga yeni başlamadı.
Bin yıldır devam ediyor aslında.
Bugün yaşananları kavrayabilmek için bu coğrafyadan bin yıl önce başlatılan kavgaların kökenlerini bilmek gerekir
Bu kavga aklı esas alan
İbn-i Rüşt ile akıl yerine vahyi esas alan pozitif bilimleri ve felsefeyi reddeden Gazali arasında bin yıl önce başladı.
Bu kavga resmi yasaklayan anlayışa rağmen ilk kez kendi portresini yaptıran Fatih Sultan Mehmet ile O'nun resmini günah diye kaldıran oğlu II.Bayezid'ın kavgasıdır.
Bu kavga dönemin en modern rasathanesini yapan Takiyüddin ile bu rasathaneyi günah sayarak bombalatan Kadızadelilerin kavgasıdır.
Bu kavga "Türkiye'de ilk çağdaşlaşma atılımını
başlatan Sultan II.Mahmut
ile O'na gavur padişah diyenlerin kavgasıdır.
Bu kavga Türkiye'de modern eğitimin öncülerinden Şemsi Efendi ile O'nun Selanik'te açtığı okuluna
baskın düzenleyerek
"Gavur icadı" olarak
gördükleri ders araçlarını
sokaklara fırlatanların kavgasıdır.
Bu kavga Tanzimat'la başlatılan çağdaşlaşma
sürecini devam ettiren
irade ile bu iradeye
başkaldırı olan 31 Mart
Olayını başlatan Derviş Vahdeti Gurubunun kavgasıdır.
Bu kavga Kurtuluş Savaşı'nın Önderi
Mustafa Kemal Paşa ile
emperyalist güçlerle
işbirliği içindeki Damat
Feritler’in, Gazi'ye ölüm fetvası veren Şeyhülislam
Mustafa Sabri ile Gazi'nin
safındaki Börekçizade'nin
kavgasıdır. Bu kavga Osmanlı'nın
küllerinden doğmuş çağdaş bir ülke yaratmak
üzere Cumhuriyet'i Kuran ve devrimleri gerçekleştiren Gazi Mustafa Kemal Atatürk ile
karşı devrimcilerin kavgasıdır.
Bu kavga Cumhuriyet'ten
yana olanlarla Hilafet
ve hanedan taraftarlarının kavgasıdır. Bu kavga Menemen'de
katledilen, Kubilay ile O'nu katleden Derviş Mehmetlerin kavgasıdır.
Bu kavga "Hayatta en hakiki yol göstericinin
'Bilim ve Akıl' olduğuna inananlarla kurtuluşu
akıl dışı yollarda şeyhlerde
şıhlarda arayanların kavgasıdır.
Bu kavga "Fikri hür vicdanı hür, irfanı hür" kuşak yetiştirmek isteyenlerle
itaatkar kullar yetiştirmek
isteyenlerin kavgasıdır.
Batı 15. asırda başlattığı
Rönesans ardından gelen
bilimsel devrim ve aydınlanma devrimleriyle
bu kavgayı çoktan bitirdi.
Ancak bu kavga bizim coğrafyamızda bitmedi, bitmeyecek görülüyor.
Yüce Tanrı bir ülkeye her
dara düştüğünde yeni bir
ATATÜRK göndermez.”

SON SÖZ: NUTUK ATANLARIN DEĞİL, NUTUK YAZANLARIN İZİNDEYİZ. ANONİM