Yıllarca anlattım, “Bak sen asgari ücretlisin ve daha da fakirleşeceksin” dedim... Ben söyleyince muhalefet yapıyorum sanıldı. Oysa bu matematik hesabı... Buyurun size Hazine ve Maliye Bakanı...

Nitekim kendisi televizyonda Türkiye Merkez Bankası’nın saraydan gelen emirlerle yönetilmesini savunurken, “Amerikan Merkez Bankası kamunun değil ki, 5 tane ailenin...” cevabını yapıştırmasından beri çok büyük ciddiyetle dinlerim.

★★★

Nebati; “Bu sistemde dar gelirliler hariç üretici firmalar, ihracatçılar kâr ediyorlar, çarklar dönüyor” açıklamasını yaptı. Neydi anlamı?

Dar gelirli dediği fakirin kibarcası... Benim anladığım, “Fakirin üzerinde sigara söndürsek yine de bize oy veriyorlar, çok da umurumuzda değiller” cümlesini tercih etmemiş, “Dar gelirliler hariç zenginleştik” demiş. Öyle anladım şahsen...

★★★

Yapamadığımızdan değil, yapmadığımızdan diye lafı çevirmiş. Eşekten düşen Nasreddin Hoca’nın “Ben zaten iniyordum” demesi gibi bir şey...

Hemen arkasından zengini daha zengin yapmanın formülünü uyguluyoruz diye de ekledi... Helal olsun valla... Kimsenin dile getirmediği fakat herkesin bildiği gerçeği şak diye söyledi. Başka ne anlama gelebilir ki?

★★★

Nitekim ilk göreve geldiğinde, “Sen maaş alıyorsun, en fazla neyini kaybedersin? Enflasyonun altında ezilirsin... Ama ben bütün varlığımı kaybederim bu iş düzelmezse eğer...” demecini vermişti.

İş düzelmedi, hakikaten millet enflasyonun altında ezildi. Kendisi varlığını kaybetti mi? Çok saçma bir soru oldu galiba... Kaybetmesini bekleyen var mıydı acaba?

★★★

Kafaya göre bir model yaratıp “ya tutarsa” diye oynayıp bitirdiler ülke ekonomisini... Maalesef üretici firmalar, ihracatçılar da kaçınılmaz olarak takla atacaklar.

Bu model ile çıkış yok! Bırakın kağıt üzerinde kalem oynatıp verileri değiştirmeyi dansöz oynatsalar yine fark etmez...

★★★

Oysa yapmış gibi anlatırken ne basitti değil mi? Türk Lirası’nın değer kaybıyla rekabetçi bir düzeye gelmesi, ihracatın artarak, ithalatın azalması ve dış ticaret açığının gerilemesi gerekiyordu.

Bu sayede ihracat artışıyla döviz gelirleri artırılacak, kur artışlarının önüne geçilecek, cari fazla verilecekti. Tabii ki elimizde patladı. O kadar kolay olsaydı ülkede herkes “ben ekonomistim” diye dolaşırdı.

★★★

Faiz ile suni olarak oynamaya çalışınca iş çığırından çıktı. Kur Korumalı Mevduat gibi saçma sapan bir model icat edilerek ülke ekonomisi daha büyük risklerin içine atıldı. Bekleyip görün devamını...

Hey gidi o eski günler... Zenginler fakirlere fitre-zekat verirdi. Şimdi fakir fukara garip guraba zenginlerin çarkını döndürüyor. Bununla da övünülüyor.