İlk yarı berabere bitiyordu. Sonra bireysel hata, İcardi’nin pası ve Rashica’nın topu dışarı vuruşu gibi izledik pozisyonu. VAR’a göre öyle değilmiş bizim seyrettiğimiz. Duhan’ın hareketi penaltı olarak değerlendirildi. Pozisyonun öncesinde Eze’nin Nelsson ile girdiği mücadelede faul itirazı vardı. İcardi attı golü. Son anlarda yine attı. VAR ofsayt dedi.

Uzun süredir bu kadar duran bir maç izlememiştim. Galatasaray üstündü, istekliydi. 14 şut girişimi ve tam 31 kez rakip ceza sahasında topla buluşma... Rashica’nın direkten dönen topu gol olsa ayrı bir senaryo yazılırdı. Okan Buruk’un hücum planı kanatlardan iyi gelip merkezle golü bulmaktı. Bu arayış iyiydi bence.

Artık ligin final maçları. Bu oyunlarda hemen topu geri kazanmanız, iyi pas yapıp rakibin ritmini bozmanız ve bireysel beceride iyi işler yapmanız gerekir. Galatasaray bunları en azından denedi. Tempo, biz futbolseverlerin hoşlanacağı seviyeye gelemedi. Bu normal. Şampiyonluğa oynuyorsunuz ve 1-0 tehlikeli bir skor. Dakikalar geçtikçe stresi iyice hissedersiniz.

Zaniolo oyuna girdi. Hikayesi kısa sürdü. Rakibe böyle tehlikeli girmek kırmızıya neden olur. Arkadaşlarının da morali bozulur.

İstanbulspor çok iyi hazırlandığı maçta gol bölgelerinde hiç etkili olamadı. Mücadele gücünü çok beğendim.

Maçı yine İcardi bitirdi. Pozisyondan önce inanılmazı kaçırmıştı. Şampiyonluk için kapılar birer birer açılıyor artık.