19 Mayıs, “Milli Mücadele’den söz ederken “Keşke Yunan kazansaydı” diyen feslilerin ve onların peşinden gidenlerin değil, 1912 yılında oğlu Mehmet henüz 8 yaşında iken Balkan Savaşı’na katılmak için köyünden ayrılan, Galiçya, Hicaz, Yemen ve Kafkasya’da 11 yıl cepheden cepheye koşarak çarpıştıktan sonra Başkomutan Meydan Muharebesi’ne katılmak için geldiği Dumlupınar’da 19 yaşındaki Alay Sancaktarı oğlu Mehmet Onbaşı ile karşılaşıp kucaklaşan, ancak 31 Ağustos 1922 günü, oğlunun kollarında Yunan kurşunuyla şehit düşen Çetmili Kara Ali Çavuşların...

9 Eylül 1922 günü İzmir’e giren birliklerin başında şanlı sancağımızı taşırken şehit olan Mehmet Onbaşıların...

Ve onları her nefes alışlarında minnet ve rahmetle ananların bayramıdır.

★★★

19 Mayıs, “Yunan’la savaş mı? Ne savaşı? Kimse Yunan’la savaşmadı ki” diyenlerin değil,

30 Ağustos Zaferi’nden söz ederken “Neyimiz varsa, eğer bağımsız bir devlet kurmuşsak, hür vatandaşlar olmuşsak, şerefli insanlar gibi dolaşıyorsak, yurdumuzu Batı’nın, vicdanımızı ve düşüncemizi Doğu’nun pençesinden kurtarmışsak, şu denizlere bizim diye bakıyor, bu topraklarda ana bağrının sıcaklığını duyuyorsak, belki nefes alıyorsak, hepsini, her şeyi 30 Ağustos zaferine borçluyuz...” diyen Milli Mücadele’nin anıt isimlerinden Falih Rıfkı Atay’ların ve ana bağrının sıcaklığını hissettiren topraklarda yatan tüm kahraman şehitlerimizin aziz hatıralarını minnet ve rahmetle yad edenlerin bayramıdır.

★★★

19 Mayıs,  30 Ağustos Zaferi’nin kazanıldığı, her karışı şehit kanlarıyla sulanmış kutsal toprakları unutulmaya terk edip, Dumlupınar’a genç kuşakların gelmesini engellemek için iki kişinin rahatça konaklayacağı bir tesisi bile yapmamakta direnenlerin, hızlı trenin bırakın orada durmasını, Dumlupınar’dan geçerken düdük çalmasını engelleyenlerin değil, Çetmili Kara Ali Çavuş ve oğlu Onbaşı Mehmet’in tasvir edildiği “Baba Oğul” anıtlarının yer aldığı Dumlupınar Şehitliklerini inşa edenlerin bayramıdır.

★★★

19 Mayıs, tahtını korumak uğruna vatan topraklarını emperyalistlerin işgaline açan, sıkışınca da İngiliz zırhlısına binip kaçanların ve onun ardından düzmece kahramanlık hikayeleri yazanların değil, askerlerine “Size ölümü emrediyorum” diyerek emperyalistlere karşı vatan topraklarını ölümüne savunanların bayramıdır.

★★★

19 Mayıs, emperyalizmin coğrafyamızdaki haritaları değiştirmek, kendisine direnen ülkeleri bölüp parçalamak hedefiyle hazırladığı Büyük Ortadoğu Projesi (BOP) eş başkanlığını üstlenenlerin değil, emperyalizmin güçlü ordularını yenip, ulusunu bağımsızlığına kavuşturduktan sonra “Yurtta barış, dünyada barış” diyen, zorunlu olmadıkça savaşı cinayet olarak gören, asrının en büyük lideri Mustafa Kemal’in askerlerinin bayramıdır.

★★★

19 Mayıs, devlet dairelerinden T.C. ibaresini kaldıran, öğrenci andını yasaklayan, 23 Nisan, Cumhuriyet ve Zafer Bayramlarında bir bahane uydurup Anıtkabir’e gitmeyen, söylem milliyetçilerinin değil, bu çok anlamlı günlerde Ata’sına koşup ziyaretçi rekoru kırdıran Atatürk milliyetçilerinin bayramıdır.

★★★

19 Mayıs, Samsun’da yaktığı bağımsızlık meşalesiyle ulusuna ışık tutan ve onu aydınlık yarınlara taşıyan Mustafa Kemal’in devrimi başlattığı gündür.

★★★

Ne mutlu Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün izinden gidenlere ve onun eşsiz emaneti laik, demokratik Cumhuriyet’e canı pahasına sahip çıkanlara...

19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.

Yaşasın Türkiye Cumhuriyeti...