-- CHP İstanbul Milletvekili Kadri Enis Berberoğlu’nun, MİT Tırları Davası kapsamında 20 Ağustos 2016’da hakkında dava açılmıştı.
-- Görülen ve yürüyen duruşma safahatlarının ardından, İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi hükmünü vermiş, kararını açıklamıştır.
-- Buna Göre Kadri Enis Berberoğlu 25 yıla mahkûm edilmiştir. Bu kararın hitamında CHP aceleyle ayağa kalkmış, önyargıyla kıyameti koparmıştır.
-- Halbuki İstanbul 14.Ağır Ceza Mahkemesi’nin açıkladığı hüküm kesin olmayıp, hukuki yollar kapanmış ve tükenmiş değildir.
-- İstinaf mahkemelerinden Yargıtay’a kadar hukuki müracaatlar mümkün ve meşru yoldur.
-- Mezkur hukuki sürecin aşamaları tamamlanana kadar herkesin sabırlı,saygılı ve soğukkanlı hareketi mecburi olduğu kadar en doğru olan yoldur.
-- Hak arayışında, hukuk mücadelesinde elbette duygusal tepki ve şuursuz eylemlerden kaçınmak, her ne olursa olsun yüz çevirmek şarttır.
-- CHP’nin, demokratik ve hukuk çemberinden taşmaması gerekirken, mal bulmuş mağribi gibi sokağa fırlayarak yürüyüşe geçmesi masumane değildir.
-- Provokatörler devrede, karıştırıcı ve nifak saçan mihraklar yerli işbirlikçileri eliyle kuyruktadır.
-- CHP Genel Başkanı, bugün Ankara Güvenpark’tan başlayıp İstanbul Maltepe’ye kadar sürecek bir adalet yürüyüşü başlatmıştır.
-- Atalarımız boşuna söylememiş: Akılsız başın cezasını ayaklar çekermiş!
[embed]https://twitter.com/dbdevletbahceli/status/875343696094482434[/embed]
-- Adalet yolda bulacağımız kayıp eşya, yürürken ayağımıza takılacak bir gömü değildir. Bunu bilmemek ise cehalettir.
-- CHP, adalet diyerek anarşiye göz kırpmakta, uluslararası topluma dikta duyurusunda bulunarak demokrasiye kast etmenin çabasındadır.
-- Adaletsizlikler batıya ülkemizi ispiyonlamakla çözülemeyecektir.
-- Adalet Ankara-İstanbul arasındaki uzun yolda değil; bizzat milletimizin müşfik ve muhteşem iradesinde, Türk devletinin ruh kökündedir.
-- Sandıkta sonuç alamayanların sokağa çıkması, demokrasiden umudunu kesenlerin uygun adımlarla yürüyüşe geçmesi ısmarlama projedir.
-- 15 Temmuz’da doğan milli mukavemeti yıkmak, parlayan millet direncini kırmak ve rövanşını almak için bugünkü yürüyüş kurgulanmıştır.
-- 15 Temmuz’u unutturup 20 Temmuz darbesi uyduran, kontrollü darbe ödevini karanlık odaklardan alanlar kurulmuş ve yola bırakılmışlardır.
-- Bugün yola çıkmak 15 Temmuz FETÖ ihanetine sünger çekmek, hatta alttan alta destek vermek, şühedaya bir kez daha kıymak demektir.
-- Herkesin yasalar içinde, demokratik adap ve ahlak çerçevesinde toplanma,haberleşme, ifade, yürüme özgürlüğü vardır ve bunlar savunulmalıdır.
-- Eskiye nazaran yollar yürümek için oldukça kullanışlıdır. Üstelik yol kenarları dinlenme tesisleriyle doludur. Ama yolda adalet yoktur.
-- Ankara’dan İstanbul’a adalet için yürümeye kalkan Sayın Kılıçdaroğlu ya kullanılmakta ya da ülkemize kurulan tuzağın aktif katılımcısıdır.
-- Adalet yürümekle değil, yüksek bir ahlak, yüce bir gönül eşliğinde ancak ve öncelikle vicdanlarda tecelli ve temerküz edecektir.
-- Sokağa oynamak, adalet bahanesiyle pusuda ve ihtiyatta bekleyen bazı mihraklara el sallamak Türkiye’nin mahvına destek vermek, göz yummaktır.
-- 15 Haziran’da sözde darbe şayiası çıkardılar, bu tezviratın şifreleri çözüldüğünde Ankara’dan İstanbul’a yürümenin kararı çıkacaktır.
ŞAŞIRTAN O YORUM: "KARŞILAŞMA NOKTASI NERESİ OLACAKTIR"
-- Merak ediyorum ki, İstanbul’dan karşı bir yürüyüş başlarsa karşılaşma ve buluşma noktası neresi ve nasıl olacaktır?
-- Ankara’dan İstanbul’a yaya olarak seyahat edenlere anca gidersiniz demek yerine,yangına ve kargaşaya hizmet ediyorsunuz demek zorunluluktur.
-- CHP’lilere sesleniyorum;aklınızı başınıza alın, muhtemel ve kestirilemeyen hadiseler patlak verirse,altından ne sizler ne de ülkemiz kalkar!