Yurt dışı ziyaretlerinde bulunurken hasta olmadığı halde usulsüz biçimde rapor aldığı ve aile sağlığı merkezindeki görevli doktorun da muayene etmeden rapor verdiği iddiasıyla yargılanan Başak Demirtaş ile Doktor Rezan Buğday “Resmi belgede sahtecilik” suçlarından yargılandıkları ağır ceza mahkemesinde 2,5’ar yıl hapisle cezalandırıldı. 

Mahkeme gerekçeli kararında, Başak Demirtaş’ın Diyarbakır'ın Sur İlçesine bağlı Yeşilli Ortaokulu'nda Türkçe öğretmenliği yaparken 28 Eylül 2015 ile 19 Ocak 2016 arasında, 5 ila 45 gün arasında 8 kez rapor aldığını belirtti. 

Raporları düzenleyen Selahaddin Eyyübi Devlet Hastanesi ile Gazi Yaşargil Eğitim ve Araştırma Hastanesi'nde görevli 13 doktor hakkında soruşturma izni verilmediği için sadece Rezan Buğday ile Başak Demirtaş hakkında “Resmi belgede sahtecilik” suçundan dava açıldığına dikkat çekildi. 

Rahatsızlığı bulunmadığı halde gerçeğe aykırı rapor aldığı ileri sürülen Başak Demirtaş’ın eşi Selahattin Demirtaş ile 12 Aralık 2015’te İstanbul Atatürk Havalimanı'ndan THY’ye ait TK1591 sefer sayılı Frankfurt uçuşunu gerçekleştirdiği, 15 Aralık 2015’te aynı havayollarına ait TK1952 sefer sayılı Amsterdam-İstanbul seferi ile Atatürk Havalimanı'na iniş yaptığı ifade edildi. 

Demirtaş’ın 15 Aralık’da Türkiye’ye giriş yapmış olmasına rağmen 14 Aralık tarihli doktor raporu aldığı, yurt dışında olduğu halde Türkiye’deymiş gibi adına rapor düzenlendiğine dikkat çekildi. 

Demirtaş’ın doktor tarafından görülmeden, fiziken muayene edilmeden adına poliklinik girişi yapıldıktan sonra protokol numarasıyla gerçeğe aykırı rapor düzenlendikten sonra eşiyle birlikte yurtdışına çıktığı, Türkiye’ye dönüş yapınca okul idaresince kendisinden mazeretli olduğuna dair rapor talep edilmesi üzerine Amsterdam’da bulunduğu gün ve saat içinde sanki Diyarbakır’daymış gibi kendi adına rapor düzenlettirip okul idaresine teslim ettiği için cezalandırıldığına dikkat çekildi.

İSTİNAFA BAŞVURDU KARAR BOZULDU

Başak Demirtaş aldığı bu cezaya karşı istinaf mahkemesine itirazda bulundu. 

Başvurusunda, “Raporu yazan doktorla yıllardır tanışıyoruz. Toplum sağlığı merkezine gittim. Bir gün sonra eşimle yurtdışına çıktım. Eşim raporlarımı yurtdışındaki doktorlara da göstermemizin faydalı olacağını istediği için rapor aldım. Okula rapor sunmam gerektiği için tekrar doktora gittim ve bana verilen rapordan bir suret vermelerini istedim. Onlarda rapor örneği tutulmadığını belirterek adıma yeniden rapor düzenlediler. Tarihine dikkat etmedim, bana yurtdışında olduğum tarihe ilişkin geriye dönük rapor düzenlemişler. Bu dava eşimin siyasi kimliği nedeniyle yapılan saldırıların bana dair olan kısmını oluşturuyor” dedi.

YETERSİZ GEREKÇEYLE CEZA OLMAZ

İstinaf mahkemesi Demirtaş ile doktora verilen cezayı eksik soruşturma nedeniyle bozup ilk derece mahkemesine geri gönderdi. 

Bozma ilamında, toplum sağlığı merkezinde görevli doktor Rezan Buğday’ın düzenlediği 5 günlük istirahat raporunun düzenlendiği tarihin yazılı olduğu protokol defter kaydının ilgili kurumlardan temin edilerek bilirkişi incelemesi yaptırıldıktan sonra dosyaya delil olarak eklenmesi istendi. 

Geriye dönük eski tarihli rapor alındığı iddiasına karşı toplum sağlığı merkezindeki görevli sekreterin de duruşmada ayrıntılı olarak ifadesinin alınması gerektiğini belirten istinaf, protokol poliklinik defter kaydının kim tarafından tutulduğunun belirlenmesi gerektiğine vurgu yaptı. 

Başak Demirtaş’a verilen 5 günlük istirahat raporuyla ilgili hastane ya da SGK sistemine bir giriş kaydının yapılıp yapılmadığının araştırılmasını isteyen istinaf, reçete kaydının tespitiyle birlikte istirahat raporunun tam olarak hangi tarihte verildiğinin belirlenmesinden sonra sanıkların hukuki durumlarının buna göre yeniden tayin edilmesi istendi.

Eksik inceleme ve yetersiz gerekçeyle iki sanık hakkındaki mahkûmiyet kararının oy birliğiyle bozulmasını kararlaştırdı.

Halen görülmekte olan bu davayla ilgili henüz bir karar verilmezken, eksikliklerin giderilmesi sonrası ikinci kez aynı cezaya mahkûm olması İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için de adaylık yolunu kapatacak.

Demirtaş, 2,5 yıl hapis cezasıyla birlikte TCK’nın ilgili maddeleri uyarınca seçme ve seçilme hakkından da mahkûm bırakılmıştı.