-Sonsuzluk değerler ve ilkeler içindir.-
Anadolu ufkunda doğan ve hiç sönmeyerek giderek parlayan ATATÜRK güneşi TÜRK ULUSU’nun yaşam kaynağıdır. Aydınlığımızın, varlığımızın güvencesi olan bu örnek ve benzersiz güç, şanlı tarihimizin yeni bir sayfasını açan dünya lideridir. Yarın aramızdan ayrılışının 85. yılında törenlerle anacağımız unutulmaz büyüğümüz damarlarımızdaki soylu kanın evrensel temsilcisidir. Çağdaşlaşma koşusunun bayrağını taşıyarak sonsuza değin yaşama yolunu uygarlığın tüm olanaklarıyla açıp donatan bu büyük insan, ulusumuzun bu büyük evladı ve lideri hepimizin övgü ve kıvançla andığımız, emanetini kutsal değer bilerek omuzladığımız onur anıtımızdır. O’na yaraşır olmak çabası hepimizin en büyük özeni ve sorumluluğudur. Gelecek kuşaklara karşı en önemli görevimizdir.
Dünya düzeyinde seçkin kişiliği, başarıları ve ulusunun bağlılığı ile birçok ülkede anılan, büstü bulunan Ata’mız övünç madalyamızdır. Yokluklar, yoksunlar içinden varlıklı, güçlü, atılgan bir ulusla yarattığı cumhuriyet dünyaya ışık saçan bir özgürlük kalesi olmuştur. Uygarlığın her yönden olanaklarını ülkesine taşımış, ulusunun gelecek kuşaklara uzanan tüm yollarını ışıklarla döşemiştir. Bize kazandırdığı varlıkları, değerleri koruyup güçlendirerek yaşatmak hepimizin insanlık ve yurttaşlık borcudur, görevidir.
Ne yazık ki anlayış, tutum davranış ve yöneliş olarak kişiliğine ve ilkelerine karşı olanların bulundukları görevi ve yetkiyi kötüye kullanmakla nitelikli ve içerikle yalpalamaları, yanlışlıkları, amaçlı davranışları kimi üzüntülere, kimi güçlüklere, kimi acılara neden olmaktadır. O’na yarışır olmayanların geldikleri katlar, kullandıkları yetkiler, içinde yüzdükleri olanaklar ulusumuzun ve ülkemizin karanlık bölümleri, sayfalarıdır.
ATATÜRK’ümüzün hangi koşullarda, hangi durumlarda, hangi olanak ve araçlarla başarıya ulaştığını düşünmek O’nun büyüklüğünü benimsemek için yeterlidir. O’nunla övünmek ve gurur duymak hepimizin, daha doğrusu O’nu sevenlerle O’na yaraşır olanların en benzersizden büyük onuru ve kıvancıdır.