CHP'li vekilden koalisyona yeşil ışık
Müftü vekil İhsan Özkes, SÖZCÜ’ye iddialı konuştu: AKP-CHP koalisyonunun ülkeye istikrar getireceğini savundu.
NİL SOYSAL- Özkes "Böyle bir koalisyon kurulursa, AKP’nin 13 yıllık iktidarındaki tahribatlar sona erer Demokrasi yolunda meyveler toplanmaya başlandığı zaman da tadından yenmez!" diyor.
7 Haziran seçimleri sonrasında tam da Türkiye’nin normalleşme sürecine girdiğini konuşmaya başladığımız günlerde, MHP’li Yusuf Halaçoğlu’nun “dinsiz” çıkışıyla sarsıldık. Sayın Halaçoğlu’nu bu çıkışından ötürü tövbe etmeye davet eden CHP’li emekli müftü İhsan Özkes ile sohbetimize de din ve siyaset ilişkisi ile başladık. Partilerin dini olur mu? Özkes, gündeme yönelik de çok samimi tespitler ve açıklamalarda bulundu.
İşte o röportaj:
Din istismarını nasıl yorumluyorsunuz?
Bütün dinlerin tarihinde din sömürüsü var. Yani bugüne kadar bütün dinlerde din istismarı olmuş, kıyamete kadar da olacak. Tabir-i caizse saltanata giden yolda din istismarı işe yarıyor. Ama dine ve dindarlara yaramıyor. Birçok kişi; “Din buysa ben yokum” diyor.
MHP’li Yusuf Halaçoğlu’nu, “AKP’nin tabiriyle” diyerek, tırnak içinde “CHP dinsiz parti” sözlerinden ötürü tövbe etmeye davet etmiştiniz... Bu daveti bir siyasetçi olarak mı, yoksa bir din adamı olarak mı yaptınız?
Sayın Halaçoğlu’nun mübarek ramazan ayında bu şekilde bir söz söylemesi, kendi orucunu götürmüştür. Tabir-i caizse orucu güme gitmiştir. Bunun için peygamberimizin bir sözü daha var. Şöyle buyuruyor; “Bir kişi, bir kişiye dinsiz imansız dediği zaman, o dinsiz, imansızlık hükmü, o kişiye gider. Ama o kişi gerçekte dinsiz, imansız değil ise, o hüküm geri döner ve söyleyen kişide kalır.” Bu durumda Sayın Halaç-
oğlu’nun kendi dini imanı tehlikeye girmiştir.
Peki CHP dindar bir parti mi?
İlle de kurum üzerinden dinli-dinsiz diye bakacak olursak, o zaman da kurum olarak CHP’den daha dindar bir kurum yoktur! CHP, Diyanet İşleri Başkanlığı’nı kuran partidir. İlk defa imam hatip okullarını, ilahiyat fakültelerini CHP açmıştır. Mevlütü radyodan yayınlatan ilk kurum yine CHP’dir. İlk defa Elmalılı Hamdi Yazır’a “Hak dini, Kuran dili” tefsirini yaptırmıştır. Tecridi Sarih tercümesini yaptıran da CHP’dir.
DEMOKRASİ GELİR, TADINDAN YENMEZ!
En sıcak gündemle devam edersek; birbirine taban tabana zıt iki parti olan AKP-CHP koalisyonu kurulabilir mi?
Bir kere CHP ile AKP’nin kuracağı ortak hükümet her anlamda Türkiye’de büyük bir istikrar sağlar. Çünkü böyle bir koalisyonun gerçekleşmesi durumunda AKP 13 yıllık iktidarında yapmış olduğu tahribatlarıyla ilgili kendisini muhasebe etmiş ve bunları durduracağını kabullenmiş demektir. Hele hele böyle bir hükümet kurulup, demokrasi yolunda meyveler toplanmaya başlandığı zaman da tadından yenmez!
“Tadından yenmez” dediğiniz hükümetin ekşisi de çok ama... Saray konusu var mesela.
AKP ile Tayyip Erdoğan’ı birbirinden tamı tamına ayrıştırmak zordur. Bu gerçeği kabul etmek zorundayız. Tayyip Erdoğan’ı o malum saraydan çıkarmak gibi keskin bir çizgi ile bu işe devam edilirse,CHP olarak biz de öne sürersek koalisyon olmayacağı açıktır.
KUŞLAR BİLE BAYRAM EDER!
Erken seçim olursa ne olur?
Bu bir kaos anlamına gelir ve umutsuzluk başlar. Siyasete zaten az olan güven, sıfır noktasına düşer. Ülke için çöküşün başlangıcı olur!
Peki CHP-MHP-HDP koalisyonu. En az AKP-CHP ortaklığı kadar imkan dahilinde değil mi?
Bu bizim CHP açısından en çok istediğimiz modeldir. Aslında öyle bir iktidar olsa, Türkiye’nin önüne kimse geçemez. Türkiye uçar, çağ atlar. Demokrasi anlamında, özgürlükler anlamında, ekonomi anlamında bir bayram sürecine girer. Kuşlar bile bayram eder buna.
“Türkiye’de uyuyan IŞİD hücreleri var!...”
Genel seçimler öncesinde yaptığımız röportajda; kız çocuklarına türban dayatmasını sormuştum. Siz de “Bu AKP iktidarı tarafından IŞİD’e verilmiş bir tavizdir” demiştiniz...
Bugün Türkiye’nin en büyük sorunu, bana göre gelecekte de en büyük sorunlarından birisi olacak konu IŞİD konusudur. Şu anda Türkiye’de yüzlerce, belki binlerce uyuyan IŞİD hücresi olduğunu düşünüyorum ben. Belki çok kişinin bu konuda kaygısı yok, ama benim ciddi kaygılarım var. Çünkü Ortadoğu’yu kasıp kavuran, istediği Avrupa ülkesinde, istediği zaman istediği katliamları yapabilecek bir güçte olan IŞİD’in en büyük konuşlandığı yerlerden birisi olarak Türkiye’yi görüyorum. Bu anlamda Türkiye’nin çok hassas davranması, ciddi önlemler alması, fevkalade tedbirlerle bu musibetten kurtulması gerektiğine inanıyorum ve Türkiye’yi bekleyen olası bir kaos halinde, istedikleri anda Türkiye’de harekete geçebileceklerini düşünmekten de çok rahatsızım...