Yine bir sandık öncesi doğudaki köye lider gelecekti...
Hazırlık yapıldı...

*

Kürsü kuruldu, parti bayrakları asıldı...
İyi de köylülerin olup bitenlerden, ülkenin halinden haberleri olmadığı gibi Türkçe de bilmiyorlar...

*

Vali köylüleri topladı, “Liderimiz sayın gubidik geliyor arkadaşlar... Asla ‘hayır” demeyeceğiz... Ne derse uzun uzun alkışlayacağız... Soru sorma adeti vardır... Ne sorarsa hep bir ağızdan olumlu olarak her bir ağızdan ‘öyledir’ diyeceğiz” diye sıkı sıkı tembih etti...

*

Lider geldi...
Çıktı konuşmaya...
Alkışladılar...
Konuşmasının sonunda sordu:
“Her yere duble yol yapmadık mı?.
Köylüler bir ağızdan:
“Eledir...”
“Suyu biz getirmedik mi?..”
“Eledir...”
“İmam hatibi biz açmadık mı?..”
“Eledir...”
“Kuran kursu gelmedi mi?..”
“Eledir...”
“Kömür vermedik mi?..”
“Eledir...”
“Vali buzdolabı getirmedi mi?..”
“Eledirr...”
“Çocuk başına para vermedik mi, ne kadar çok çocuk, o kadar çok para demek değil mi?..”
“Eledirr...”
“Makarna gelmedi mi?..”
“Eledirrr...”
“Nohut gelmedi mi?..”
“Eledirrr...”
“Bir de bize hırsız diyorlar...”
Köylüler bir ağızdan:
“Eleediirr...”

*

Kızdı o zaman lider:
“Hadi ulan, neresi eledir?..”

*

Lafın gelişi yani...
Diyelim dedik...