İstanbul Eyüpsultan'da Rami Caddesi üzerinde bulunan Öküzcü Mehmet Paşa çeşmesi ve namazgahı kaderine terk edildi. 1600'lü yılların başında 1'inci Ahmet ve 2'inci Osman döneminde Sadrazamlık yapan Öküzcü Mehmet Paşa tarafından yaptırılan çeşme ve namazgaha 2010'da restorasyon yapılsa da aradan geçen 14 yılın ardından bakımsız kaldı. Çeşme ve namazgaha bitişik olan ve Karagöz Evi olarak anılan tarihi bina ise yıllar önce satışa çıkarıldı ve özel mülk oldu. Günümüzde alüminyum doğrama ve oto lastik dükkanı olarak kullanılan bu yapı, tarihi çeşme ve namazgaha monte edilen reklam tabelaları ve diğer eklentiler sosyal medyada gündem oldu.
Durumdan rahatsız olan vatandaşların fotoğraflarla yaptığı sosyal medya paylaşımlarının ardından Eyüpsultan Belediyesi harekete geçti. Özel mülk statüsünde olduğu için işletmelerin kapatılması yönünde bir işlem yapamayan yetkililer, tarihi yapıya ait olmayan sonradan eklenen reklam tabelaları ve diğer eklentileri sökerek işletme sahiplerine uyarıda bulundu.
Tarihi yapıda alüminyum doğrama dükkanı bulunan Enver Duman, yapıya herhangi bir zarar vermediklerini aksine koruduklarını savunurken arkeolog Ömer Faruk Yavaşçay ise İstanbul'da çok sayıda bulunan ve özel mülk statüsünde olan bu tarihi yapıların devlet kurumları tarafından satın alınarak koruma altına alınması gerektiğini söyledi.
"ÖZEL MÜLKLERDE BU SIKINTI ÇOK VAR"
Tarihi yapının özel mülk olarak ne zaman satıldığının bilinmediğini söyleyen Yavaşçay, "Karagöz Evi dediğimiz yer şu an a özel mülk ama çeşmeyle ilgili bir sıkıntı yok, çeşme kamuya ait bir alan. Özel mülklerde bu sıkıntı çok var. Kişiye ait olduğu için kişi ya satmak istemiyor ya da belediyeye parayı çok söylüyor. Özel kişi maddi gelirin kaybolacağından dolayı oraya ya ödenmeyecek bir fiyat biçebiliyor ya da hiç satmayabiliyor. Ayrıca çeşme yolun altında kalmış, çeşmenin yol seviyesinin yükseltilmesi lazım. Ve yüzeyinin temizlenmesi lazım, lüle kısmı kopmuş. Ayrıca üzerine yazılar yazılmış onların da temizlenmesi lazım. Kültür bakanlığının da bütçesini arttırması lazım. Kültür Bakanlığı'nın da bütçesi biraz arttırılırsa, Kültür Bakanlığı daha çok yapıyı satın alıp restore edebilir" dedi.
Tarihi yapıda alüminyum doğrama dükkanı bulunan Enver Duman da "Burası tarihi bir çeşme, burada dükkanlar var. Herkes ekmek yiyor. Biz burada tarihi dokuya zarar verecek hiçbir şey yapmadık. Ama belediyeden arkadaşlar geldi, Twitter'da şikayetler olmuş. Belediye geldi yıktı, derdimizi anlatamadık. Şu an bu çatıyı sökecekler. Buranın mülkiyeti tek tapu, biz kiracıyız. Burada lastikçide 4-5 kişi ekmek yiyor. Büyükşehir belediyesine yıllık reklam tabelası vergisi veriliyor. Vergi aldıkları tabelayı söktüler. Mağduruz şu anda. Dükkan 2018 yılında bize geçti, ondan öncesini ben hatırlamıyorum. Ama bizden önce de vardı" diye konuştu.