Fatih Sultan Mehmet’in 1480 yılında yapılan orijinal portresi, Londra’daki Christie’s Müzayede Evi tarafından açık arttırmaya çıkarılmış ve Venedikli ressam Bellini’nin atölyesinden çıkan yapıt, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun talimatıyla 7 milyon 923 bin liraya satın alınmıştı. Fatih’in kendi döneminde yapılıp günümüze gelebilmiş üç orijinal portesinden biri olan tablo, Saraçhane’de İBB binasında halkla buluşacak. İBB Genel Sekreter Yardımcısı Mahir Polat, tablonun hikayesini anlatırken, sergiyle ilgili bilgiler de verdi YANINDAKİ CEM SULTAN - Tablonun bir ismi var mı? Yıllar önce Osmanlı tarihçisi Franz Babinger ilk gördüğünde tablonun arka kısmında “Mehmet ve oğlu” yazılı olduğunu aktarıyor. Yazı İtalyanca. Sonraki yıllarda bu ibare siliniyor ya da görünmeyen bir iz haline geliyor. Babinger, bu ifadeden yola çıkarak Fatih’in yanındaki kişinin Cem Sultan olduğunu ifade ediyor. İngiltere’de bulunmuş bir eser fakat üzerindeki yazı İtalyanca.
26 Ağustos’ta İstanbul’a gelen tablo, 28 Ağustos’ta İBB Başkanı İmamoğlu tarafından kutusundan çıkarılmıştı.
ESERİ BİZZAT YAPTIRDI - Eserin orijinalliği ile ilgili tartışmaları nasıl değerlendiriyorsunuz? Ahşap üzerine resim geleneği 15. yüzyılın sonuna doğru olgun örneklerini veriyor. O dönemin bütün eserleri ahşabın doğal hareketi nedeniyle kavis kazanır. Ahşap üzerine yapılmış olan Fatih’in tablosuna yakından baktığınızda da kavisi görüyorsunuz. Haşmetli bir figürün resmi, başka biri tarafından yüksek maliyete katlanarak, hele dönemin saray ressamı olan Bellini gibi bir sanatçıya bu paralar harcanarak yaptırılmaz. Bu tablonun sahibi Fatih Sultan Mehmet’tir ve İstanbul’da kendisinin poz vererek yaptırdığı bir tablodur. Fatih’in son döneminde yaptırdığı 4-5 tablodaki duruş, yaşlılık dönemi yüz ifadesi, üzerindeki kıyafetin bile aynı olduğu bir portre ile karşı karşıyayız.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu
OĞLU DÖNEMİNDE SATILDI - Fatih’in yaptırdığı tablo saraydan nasıl Avrupa’ya gidiyor? Oğlu 2. Beyazıt’ın hükümdarlığı döneminde Fatih’in topladığı bazı antik heykelleri, resimleri, kendisine ilişkin tabloları sattığını biliyoruz. Tablo İstanbul’da üretilmiş bir Rönesans eseridir. Venedik ya da Cenevizli tüccarlara satılmış olabilir. 1700’lerden beri varlığını bildiğimiz bir tabloyu 1700’lü yıllarda kimse yapmaz. Yapılsa bile bu teknikle yapılmazdı. Büyük boyutlu pentürlerin yapılmaya başlandığı bir dönem. O dönem yapılmış doğulu sultan resimleri daha arabesk ve oryantalisttir. Bu tabloyu geri getirerek İstanbul’a kendi Rönesans tarihini hatırlatmış oluyoruz. TEK BAŞINA SERGİLENECEK - Sergide sadece Fatih’in tablosu mu olacak? Sadece Fatih’in tablosunu koyacağız. Bu kadar eşsiz bir eserin sadece kendisine odaklamak istiyoruz ziyaretçiyi. Tablonun kritik edildiği bir belgesel ve tablonun Türkiye’ye getirilme sürecinin belgelendiği bir kısa film hazırlıyoruz. Çocuklar için bir aktivite alanı oluşturuyoruz. 20 yazarın değerlendirmelerinin olduğu bir sergi kitabı hazırlıyoruz. - Sergi ne kadar sürecek? 2 ay sürmesini planlıyoruz. Tabloyu haftanın bir günü dinlendireceğiz. Geceleri asılı olmayacak. Sergi hafta sonları da açık olacak. Sosyal mesafeyi koruyacak şekilde ziyaretçiler alınacak. - Kalıcı olarak sergileneceği yer neresi olacak? Fatih Sultan Mehmet’le ilişkili bir yapıyı müze binası olarak kullanmak için çalışıyoruz. Bunun, çağdaş bir bina yapmaktan daha değerli olduğunu düşünüyoruz. Çalışmalara başladık ama yeri sonra deklare edeceğiz.
Tarihçi Babinger, ilk gördüğünde tablonun arka kısmında “Mehmet ve oğlu” yazısının olduğunu aktarmıştı.

MONA LİSA 300 YILDIR TARTIŞILIYOR

- Tablonun tarihçesi ile ilgili araştırma çalışmaları başladı mı? Bir sanat eseri akşamdan sabaha çalışılmaz. Mona Lisa’daki figürün kim olduğu 300 yıldır tartışılıyor. Sergi sırasında bu tabloyu tartışacak etkinlikler dizisi yapacağız. 20’nin üzerinde tarihçi ve sanat eleştirmeninin konferanslarını ve kritiklerini alacağız.  Pigment analizleri, boya analizleri, kimyasal analiz çalışmaları sergiden sonra başlayacak. Bu uzun yıllara yayılacak bir konu.

TABLO NASIL YAPILDI?

- Fatih Sultan Mehmet, İtalyan ressam Gentile Bellini’yi 1479 yılında İstanbul’a davet etti. Portresini yapmasına izin vermeden önce de Bellini’nin yeteneğinden emin olmak için sanatçıya saraydaki farklı kişilerin resimlerini çizdirdi. Fatih’in başka bir kişi ile resmedilen tek portresi olma özelliği taşıyan tablonun eni 33,4; boyu ise 45,4 santimetre. Tablonun sağ alt köşesinde Latin harfleriyle not düşülen tarih ise 25 Kasım 1480.