Cumhuriyet'ten Ceren Çıplak Drillat'nın haberine göre, Kanuni Sultan Süleyman tarafından 1550-1557 tarihleri arasında Mimar Sinan'a yaptırılan ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alan Süleymaniye Camisi ve Külliyesi'ndeki problemler bir türlü sonlandırılamadı. Prof. Dr. Zeynep Ahunbay, bugün sadece caminin ziyaret edilebildiğini, cami alanındaki medreselerin, sıbyan mektebinin, tabhanenin, darüşşifanın ve darülkurranın ziyarete kapalı olduğunu belirterek, "16. yüzyıl Osmanlı kültürünü yansıtan ve o dönemin doruk noktasında bir mimari olan Süleymaniye Camii ve Külliyesi’nde sadece camiyi görmek yeterli değil. Süleymaniye Camii ve Külliyesi’nin içinde o günkü sosyal sistemle ilgili veriler var. Sosyal yardım, dayanışma, eğitim gibi düşünceler güzel bir mimari ile yansıtılıyor. Böyle bir külliyeyi sunarken onun ilk işlevinin bugünkü insanlara ne söyleyeceğini iyi düşünmemiz ve bu doğrultuda bir değerlendirme ve sunum yapmamız gerekir." suleymaniye-cami-depophotos2 'SOKAĞIN BÜTÜNLÜĞÜ YOK' Süleymaniye Camii'nin terasının altındaki sokakta yer alan Bakırcılar Çarşısı’ndaki dükkânlara dikkat çeken Ahunbay, "Dükkânların bir kısmı yıkılmış; arada boşluklar, oyuklar oluşmuş, bazıları eve dönüştürülmüş ama kötü durumdalar. Dükkânların üzerindeki uyumsuz malzemeler esas mimariyi kapatıyor. Bakırcılar Çarşısı’nda eskiden bakır işleniyormuş, pirinç ustaları varmış burada. Şimdi sokağın bir bütünlüğü yok. Bu sokağa araç park edilmemeli ama edilmiş. Bazı yapılarda graffiti bile var!” dedi. suleymaniye-cami-depophotos 'MİMAR SİNAN'IN EVİ ARTIK YOK' Ahunbay, 19. yüzyılda Osmanlı Devleti’nin mali sebeplerden dolayı vakıf mülklerinin bir kısmını sattığını, Süleymaniye Külliyesi’nde de bazı dükkânların satıldığını belirterek, "Süleymaniye Külliyesi Hamamı 1930’larda bir Musevi tüccara satılmış. Uzun yıllar depo olarak kullanılmış. 1980’lerin başında Vakıflar geri aldı. Restore edildikten sonra turistik kullanıma açıldı. Eskiden türbenin bitişiğinde Mimar Sinan’ın evi vardı. Şimdi ise bunu göremiyoruz. Süleymaniye Külliyesi’ni anlatan ve sanatını gösteren bir tek cami var. Diğer yapılara giremiyoruz, kapalılar. Toplum olarak böyle bir mirasa sahibiz ancak yeterince bilmiyor, tanımıyoruz. Anlamamız ve tarihi eserlerimizi sevmemiz lazım. Kapalı kapılar olmamalı. 16. yüzyılda bu ölçekte, kapsamda bir külliyeyi başka yerde görmüyoruz, hikâyesinin tam ve doğru anlatılması lazım. Bu güzelliğin korunması için daha iyi yansıtılması, anlatılması gerekiyor" dedi. [old_news_related_template title="İstanbul'un bitmeyen cami restorasyonları" desc="İstanbul'da Vakıflar Genel Müdürlüğü'nün projelerini üstlendiği cami restorasyon çalışmaları yıllardır bitmek bilmiyor. Bitmeyen restorasyon çalışmaları İstanbul'un en güzel yerlerinde hem çirkin bir görüntü oluşturuyor, hem de uzadıkça on milyonlarca ek bütçe çıkmasına sebep oluyor. İşte kent genelindeki 'cami restorasyonları'nda son durum..." image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2018/09/iecrop/cami-yan_16_9_1537172951.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/2018/gundem/istanbulun-bitmeyen-restorasyonlari-2629873/"]