Müziğin sizin için anlamını tarif edebilir misiniz? Müzikal yolculuğunuz nasıl başladı? Müzik benim için birçok farklı anlam ifade ediyor. Müzik, bize en mutlu günlerimizde eşlik eder; kutlamalarımızda, düğünlerimizde. Cenazelerde kullanırız, bizlere sevdiklerimizi anımsatır. Bize dünyadan kaçma imkânı sunar. İnsanlık için çok kuvvetli bir şey olan müzik, insanları bir araya getirir, insanlarla iletişim kurar. Benim müzikal yolculuğum ise küçük yaşta evde başladı. Ebeveynlerimin ikisi de müzisyenlerdi. Evde her zaman müzik dinleyip müzik çalardım. Benim için müzikle iç içe olan bir evdi. Babanız bir caz müzisyeni, anneniz ise bir folk müzisyeni. Müzisyenlerle dolu bir aileden gelmek müzik kariyerinizi nasıl etkiledi? Seyahat ederek para kazanan bir müzisyen, bir sanatçı olarak nasıl bir hayatım olacağına dair bilince sahip olduğum için şanslıydım. Benim için bunun zeminini hazırlamış oldular. Bana zorluklara ve farklılara karşı bir ön sezi verdiler. Bir müzik kariyeri kurmam konusunda rehber oldular. Hayatta kalabilmek için işine bağlı olmayı, elinden gelenin en iyisini yapmayı öğrettiler. Kimlerden ilham alırsınız ve hangi müzisyenlerden etkilendiniz? İlhamımı her çeşit insandan alıyorum, sadece müzisyenlerden değil. Toplumda ilham veren insanlardan, toplumda bir farklılık yaratan insanlardan… İlhamımı her şeyden alabiliyorum. Mükemmele ulaşmayı hedefleyen herkesten ve bu mükemmeli dünyaya pozitif şeyler yapmak için kullanan herkesten ilham alıyorum. Müzisyenlerden ise aklıma büyürken dinlediğim klasik isimler geliyor. Bazı isimler verecek olursam; Elton John’dan, Tony Williams’a gibi birçok sanatçı… Anlayacağınız çok çeşitli insanlardan... Genelde böyle soruları cevaplamaktan, kendimi kısıtlamaktan hoşlanmıyorum. Bilirsiniz, seçmekte zorlanıyorum. Caz ve elektronik müziği harmanlıyorsunuz. Bu fikir aklınıza nereden geldi? Aslında çok doğal bir süreçle gelişti. Farklı şeyleri takip etmekle her zaman ilgiliydim. İlgi alanlarımı, bana ilham veren şeyleri takip ederek ve farklı şeyleri ayırma zorunluluğu yaşamadan hareket ettim. Kendimi yeni şeyler keşfetmek konusunda serbest bıraktım. Günümüzün müziği hakkında ne düşünüyorsunuz? Bence günümüzün müziği muhteşem. Duyduğum birçok müzik ve yeni birçok genç sanatçı beni çok heyecanlandırıyor. Piyasayı genişletiyorlar ve her zaman “eskiden nasıl yapılıyordu, şu an nasıl olacak, geçmiş gelecekle ne kadar ilgili” gibi tartışmalar devam edecek. Bence bu tartışmalar oldukça iyi, onlara ihtiyacımız var. Çünkü eskilerin, genç sanatçılara rehber olmasına, gençlerin ise eski sanatçıları geleceğe taşımalarına ihtiyacımız var. Bu yıllardır devam eden bir tartışma ve ben de bugünün müziğine katkıda bulunabildiğim için çok mutluyum. Los Angeles Times ikinci albümünüz “In The Moment”ı 2015’in dinlenmesi gereken caz albümleri listesine ekledi. Billboard ise aynı albümü, 2015’in en iyi 5 caz albümlerinden biri olarak belirledi. Bu gibi başarılar sizi nasıl motive ediyor? Bu tarz yayınlar tarafından bilinmek, fark edilmek beni oldukça cesaretlendiriyor ve pozitif anlamda yaptığım işe verdiğim zamanı ve çabayı sağlamlaştırıyor. Böyle pozitif geri dönüşler gerçekten çok güzel. Ama aynı zamanda birçok geri dönüşü bir hayranımın direkt bana gelip müziğimin ona nasıl dokunduğundan bahsedince de alabiliyorum. Bu yüzden aslında bu ya da o yayının listelerine çok büyük anlamlar yüklememeye çalışıyorum. Ben sadece iyi ve insanları pozitif anlamda etkileyecek müzikler yapmaya odaklanmaya çalışıyorum.
Makaya McCraven / 15 Kasım Cuma, 16 Kasım Cumartesi / Numarasız Oturma 70.00 TL, / Ayakta 50.00 TL, Öğrenci 40.00 TL / Kapı: 21.00, Konser: 21.30
26. İstanbul Caz Festivali’nde sahneyi Jacob Collier’le paylaştıktan sonra, tekrar İstanbul’a gelmek size nasıl hissettiriyor? Mükemmel bir his. Tekrar İstanbul’a gideceğim için oldukça heyecanlıyım. İstanbul’u çok seviyorum, tur sırasında ziyaret ettiğim en sevdiğim şehirlerden biri. Olağanüstü bir biçimde güzel bir şehir. Çok güzel yemekler ve müzikler var. Geri döneceğim için çok heyecanlıyım. Seyirci, nasıl bir performans beklemeli? İstanbul’daki hayranlarınıza ne söylemek ister misiniz? Kimseyi performansım konusunda bir beklentiye sokmayı sevmiyorum. Müzikle ve canlı performansla ilgili en çok sevdiğim şeylerden biri bilinmeyene giden bir yolculuk olması. Umarım seyirci, bu deneyimden keyif almaya açıktır ve enerjileriyle hepimizin özel bir zaman geçirmesine destek olurlar. Bunun için çok heyecanlıyım. Tek söylemek istediğim fanlarıma minnettarım ve İstanbul’da onları görmeyi umuyorum. Sevgiler!