Blade Runner 2049'un Türkiye'de sansürlenerek gösterime girmesi sinema dünyasından tepki çekmeyi sürdürüyor. İlk olarak Sözcü yazarı Burak Göral'ın gündeme taşıdığı konuyla ilgili SİYAD’dan Sony Pictures’a açık bir mektup yayınlandı. "Piyasası için otosansürlemek Türkiye’deki sinema izleyicilerine hakarettir" denilen açıklama şöyle: "Türkiye’ye Blade Runner 2049’ın oto-sansürlü bir versiyonunu sunmanızı infialle karşılıyor ve de bunu 'yerel kültüre saygı' olarak meşrulaştırma çabanızdan derin rahatsızlık duyuyoruz. Kendini 'yerel bir kültür' için neyin uygun olup neyin uygun olmadığına karar verme yetkisinde görüp bunu söz konusu 'kültüre' empoze etmek, o 'kültüre' yapılabilecek en büyük saygısızlıkların başında gelir. Türkiye halkının ve özelde Türkiye’deki sinema izleyicilerinin her çeşit çıplaklık görüntüsünden rahatsızlık duyacaklarını varsaymak Türkiye halkına ve Türkiye’deki sinema izleyicilerine hakaret niteliği taşımaktadır. 'DERHAL ÖZÜR DİLENSİN VE DÜZELTİLSİN' Türkiye’de filmlerin sansürlenmesinden mustarip olduğumuz bir gerçek olsa da (bizler ulusal sansüre de karşıyız), sizin pozisyonunuz şu ana dek maruz kaldığımız ulusal sansürden bile daha gülünç biçimde darlaştırıcı bir pozisyon. Bu konuda derhal özür dilenmesini ve mevcut durumun en kısa sürede düzeltilmesini, geçmişte de yaşanmış olabileceği kuşkusu yaratan benzer durumların bir daha tekrarlanmamasını talep ediyoruz." 'BİZ BUNU HAK EDECEK NE YAPTIK?' Sözcü yazarı Burak Göral ise Türkiye'de ilk kez bir sinema filminde sansürle karşılaşmadığımızı belirterek, "Film film sayılsa kitaplar dolar. Mesela yerel dağıtımcıların seans kaybetmemek adına uzun filmleri kısalttığına mı şahit olmadık, ya da yaş sınıflandırmasında 18+ almamak için makası ellerine almadıklarına mı! Hemen iki örnek geliyor aklıma: Bernardo Bertolucci’nin 'Düşler, Tutkular ve Suçlar'ı (The Dreamers) ve Jane Campion’ın 'Tutku Esirleri' (In The Cut). Warner Bros Türkiye bu tip bir vakayla hiç anılmamıştı. Nitekim 'Blade Runner 2049' sansürü de onların tasarrufu değil. Onlar tarafından bana iletilen Sony Pictures’ın tek cümlelik açıklaması ise şaşırtıcı ama sürpriz de değil. Nitekim daha önce benzer bir uygulamaya 'Hostel Part II' adlı korku filminde de şahit olmuştuk. Hindistan ya da Birleşik Arap Emirlikleri gibi ülkelerin kimi ‘hassasiyet’lerine uygun (!) bir şekilde kesip çıkartma işlemleri yaptıklarını biliyorduk. Ama bunun yıllarca beklenen bir film olan 'Blade Runner 2049'daki kadar gereksiz ve ilkelce yapılması gerçekten incitici. Türkiye sinemalarında biz hiç mi çıplak insan bedeni görmüyoruz? Yönetmenin izniyle yapılan yeni kurguları anlarız ama böyle kaba saba dijital müdahaleler seyirciye yapılmış hakaret gibi algılanmakta. Filmin basın gösteriminde dijital zoom yapılan sahnelerde resmen içim acıdı ve kendimi çok kötü hissettim. ‘Biz bunu hak edecek ne yaptık?’ sorusu beynimde döndü durdu. Bütün film boyunca acaba nerelerde daha müdahale edildiğine dair merakım dikkatimi böldü. Umarım bir daha böyle bir örnekle karşı karşıya kalmayız" dedi. [old_news_related_template title="Blade Runner'ın yapımcı firmasından sansürle ilgili 'yerel kültür' açıklaması!" desc="Türkiye’de geçtiğimiz Cuma vizyona giren ve bazı sahnelerinin sansürlendiği fark edilen Blade Runner 2049 (Bıçak Sırtı 2049) ile ilgili yapımcı firmadan açıklama geldi. " image="https://sozcuo01.sozcucdn.com/wp-content/uploads/2017/10/bladerunner2.jpg" link="https://www.sozcu.com.tr/hayatim/kultur-sanat-haberleri/blade-runnerin-yapimci-firmasindan-sansurle-ilgili-yerel-kultur-aciklamasi/"]