Bu filmi izlemeye gidenler hem gülümseyecek hem de hüzünlenecek... Size göre filmde hangi duygu daha ağır basıyor? Senaryonun beyaz perdede nasıl bir dönüşüme uğrayacağını ben de merak ediyorum doğrusu. Filmin dramatik yapısı içinde ağlamanız bir anda gülmeye dönüşebilir. Bunu Çağan Irmak ustaca yapıyor. Siz Leman Hanım olarak geçtiniz kamera önüne. Bu rolün sizi etkileyen en önemli özelliği ya da özellikleri ne oldu? Filmde tüm karakterler çok güzel yazılmıştı. Oyuncunun iştahını açan bir senaryo bu. Leman da çok tanıdık bir kadın. Balıkesir Kız Meslek Lisesi mezunu. Eşref'in (Altan Erkekli) dostu, aralarında çok naif bir flört var. Günümüz aile ilişkileri babadan oğula, anneden kıza geçen kısa zaman aralığında bile çok hızlı mı değişti? Şimdiki zamanın, bu değişimin olumlu yanları olduğu kadar olumsuzlukları da var. Aile ilişkileri de buna dahil edilebilir. Yaşadığımız coğrafyanın özellikleri bunda belirleyici oluyor. afis "'BİR AĞLADIM BİR AĞLADIM' DİYEREK SİNEMADAN MUTLU ÇIKANLARI GÖRÜYORUZ" Bir gün gelininiz ya da damadınız sizi istemese ne yapardınız? Kendi adıma cevap vereyim, onların seçimine saygı duyarım aynı duyarlılığı onlardan da beklerim. Çocuklarımdan bir beklentim olmadan birlikte olmanın tadını çıkarmak isterim. Üç yıl önce anne oldunuz ve Yağmur (11) adlı bir erkek çocuğunu sahiplendiniz... Evli olmadığınız için size 'evlat edinme' değil, 'koruyucu aile' statüsü mü verilmişti? Önce bir yanlışı tekrar düzeltmek istiyorum. Evli olmamak evlat edinmek için bir engel değil. Belli bir geliri olan, psikolojik sağlığı yerinde olan herkes evlat edinebilir. Koruyucu aile olmak istediğinizde sizin istemeniz kadar yavrunun da sizi seçmesi önemli. Oğlum Yağmur, 7.5 yaşındayken beni seçti. Oyuncu ve seyirci için gülmek mi yoksa hüzün mü daha güzeldir? İhtiyaca göre, ruh halime göre değişiyor. 'Bir ağladım bir ağladım' diyerek sinemadan mutlu çıkanları görüyoruz. Sinemada sizi ağlatan bir film oldu mu? Bir değil pek çok filmde ağladım. Filme kaptırırsam ağlamam da zor olmaz. Hatta, çok da güzel ağlarım... altan-erkekli-cagan-irmak-sumru-yavrucuk Bizi Hatırla filmi de bir baba oğul hikayesi. Çağan Irmak'ın Babam ve Oğlum adlı filmini izlerken neler hissetmiştiniz? Sinemamızın yüz akı filmlerinden biridir Babam ve Oğlum. Çok etkilenip çok da ağlamıştım. Bizi Hatırla filminin senaryosunu okurken yazanı saklı tutsalar bile Çağan Irmak senaryosu olduğunu anlıyorsunuz. İnsanın yüreğine dokunuyor. Gülerken ağlatması ya da tersiyle örtüşen noktaları çok. Çağan Irmak'la çalışmak nasıldı? Çağan'la daha önce Tamam mıyız? adlı filminde çalışmıştık. Çok profesyonel, hangi sahneyi nasıl çekeceğine çoktan karar vermiş olarak sete geliyor. Her zaman pozitif, neşeli. Sete kesinlikle dinlenmiş olarak geliyor. Yaydığı enerji ise çok güzeldi. Okul yıllarınızda Galatasaray Spor Kulübü'nde lisanslı voleybolcuydunuz. Konservatuarda dans ve bale yaptınız. Formda kalmak için son yıllarda yaptığınız sporlar var mı? Spor benim yaşamımda çok önemli bir yere sahiptir. Kışın yoğun çalışma koşullarından dolayı ihmal ettiğim oluyor. Bunu da yazları bol bol yüzerek telafi etmeye çalışıyorum. Savaşçı bir ruhunuzun olduğunu, aykırı ve tabu rolleri sevdiğinizi söylüyorsunuz... Sanat hayatınız boyunca hep zoru mu seçtiniz? Zor olanı seçmek değil de, seçtiğim işler zordu, özellikle de tiyatroda. Ama zaten o mücadele süreci benim için çok büyülüdür. Beni, ruhumu, beynimi işgal eden şeylerden sıyrılıp sadece bir role kafa yormak büyük bir lüks. Yeniden sıfırdan başlamak, yeni dünyalara ve hayatlara tanıklık edebilmek mesleğin güzel yanı oluyor. Meslekte kaçıncı yılınız ve bunca yılın sizde bıraktığı izlerden söz eder misiniz? Konservatuvarı bitirdikten sonra başlangıcımı profesyonel olarak düşünürsem meslek yaşım 37 olmuş. Bir tesadüfle bir hevesle başlayan macera, beni içine aldıkça, bir de üstünden zaman geçtikçe farklı biri haline getirdi beni. sumru-yavrucuk-ic GENÇ OYUNCULARA ÖĞÜTLER... Gençler dizilere özenerek oyuncu olmaya heveslenirken, öncelikle şöhreti ve parayı hayal ediyor... Onlara bu konuda vermek istediğiniz bir mesaj var mı? Oyuncu, para ve şöhret kelimeleri ancak televizyon dediğimiz zaman birbirine yaklaşıyor. Gençler genellikle para, şöhret ve televizyon denklemi kuruyor. Oysa oyunculuk bunların uzağında kalıyor. Oyunculuk, sevgi, sabır ve alçakgönüllülük halidir. Filmin ilk gösteriminden elde edilen gelir, Toplum Gönüllüsü gençlerin sosyal sorumluluk projelerine aktarıldı... Bu tür desteklerin yaygınlaşması gerektiğine inanıyor musunuz? Elbette, çok değerli bir hareket olduğunu düşünüyorum. Genç arkadaşlarımızın yaratıcılığıyla gerçekleşen projeler ilerde ülkemizi değiştirecek, güzelleştirecek projelere dönüşecektir. Buna yürekten inanıyorum. sumru-ic-5 Televizyon seyircisi sizi ekranda görmek istiyor. Yeni bir projeniz var mı? Henüz bir proje yok. Ancak tiyatrom devam ediyor. 4. sezonuna başlayan Shirley ve geçen yıl perde açan Leenanenin Güzellik Kraliçesi adlı oyunlarımın turneleri yoğun bir halde sürüyor. Film, sinemadan çıkan seyircide ne gibi duygular bırakacak? Zamanımızı değerli sandığımız o kadar boş işlerle dolduruyoruz ki, gerçek ihtiyacımız olanı kaçırıyoruz. Bu filmi seyredenler, bu yüzleşmeyi yaşayacak. Belki ağlamış olarak ama iyi hislerle ayrılacaklar sinema salonundan. sumru-ic-6