Bir Garmon hikayesi
Ertuğrul Akbay, sahibine kavuşmasını sağladı Mihriban Aliyeva, 38 yıl sonra müzeye kaldırdı.
Ayşad Ali Uğurlu, 1958’de doğdu. Dedesi Aziz Hacızade, Sovyet kontrolü altında olan Azerbaycan’daki etnik ve siyasi baskılardan kaçıp Kars’a yerleşmişti. Dönemin Başbakanı Celal Bayar, yeni hayatlarının uğur getirmesi için aileye “Uğurlu” soyadını vermişti.
MÜZİKLE BÜYÜDÜ VE...
Uğurlu Ailesi, Azerbaycan kültüründen hiç kopmadı. Evlerinde, Teyyup Demirov’un bestesi olan “Ayşad” dinlenirdi. Baba Nazım Uğurlu, bu eserin etkisiyle, oğlunun adını Ayşad koydu. Ayşad da bu parçaların çalındığı, akordiyona benzeyen Azerbaycan’a özgü müzik aleti ‘garmon’a tutulur. Ancak, ailesi tüm aramalarına rağmen bir türlü Azerbaycan garmonu bulamaz. Ayşad da tutkusunu akordiyonla gidermeye çalışır. Uğurlu Ailesi, 1979’da bu kez terörden kaçıp İstanbul’a taşınır.
ALİYEV KAYITSIZ KALMAZ
Ayşad, İstanbul’da Azerbaycan ezgilerini seslendiren sanatçılara çalgısıyla eşlik eder. Garmon arayışından hiç vazgeçmez. Son çare, o dönemde SSCB’nin ikinci adamı olan Haydar Aliyev’e mektup yazıp, bir garmon ister. Aliyev, bu isteğe kayıtsız kalmaz, 1982’de İstanbul’a garmon gönderir. İstanbul’daki Rusya Konsolosluğu’ndaki görevliler “Adresini bulamadık” gerekçesiyle garmonu Ayşad’a teslim etmez.
AKBAY İZİNİ SÜRDÜ
Uğurlu Ailesi, garmondan umudunu kesmiştir. O günlerde Günaydın Gazetesi’nin duayen muhabiri, gazeteci-yazar Ertuğrul Akbay, Moskova’da Haydar Aliyev ile röportaj yapar. Aliyev, Akbay’a Ayşad’dan aldığı mektuptan ve gönderdiği garmondan söz eder. Ertuğrul Akbay da İstanbul’a döner dönmez garmonun izini sürer ve Uğurlu Ailesi’ne teslim edilmesine aracılık eder.