Muğla Büyükşehir Belediyesi tarafından "Madenciliği Konuşuyoruz" konulu Maden Çalıştayı düzenledi. Çalıştayda konuşan Tayyibe Demirel’in, “Nedir bu yahu? Para, para, para… Yatağan’da 80 yaşını artık gören yok” sözleri dikkat çekti.

BİLİMSELLİKTEN UZAK

Türkiye’de 8 bin 78 adet maden ruhsatının bulunduğu ve bunun 351’inin Muğla’da olduğunun vurgulandığı çalıştayda, maden sektörünün yanlış işletildiği, bilimsellikten uzak olduğu, doğru bilgilendirme olmadığı konuları üzerinde duruldu.

BAŞKAN GÜRÜN: DEFALARCA YAZI YAZMAMIZA RAĞMEN…

Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün “Türkiye, maden üretiminde 28’inci sırada. Maden çeşitliliği açısından 10’uncu sırada. Muğla’nın maden ruhsatı arama ve işletme ruhsatı olmak üzere hangi bölgeleri kapsadığını bilmiyoruz. Hırsız gibi sağdan soldan bilgi çalıp doğru yere ulaşmaya çalışıyoruz. Defalarca yazı yazılmasına rağmen Muğla’da şu kadar alan var, şu kadar ruhsat var gibi onlardan resmi olarak aldığım hiçbir cevap yok” dedi.
Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Osman Gürün

CHP’Lİ KARACA: YANDAŞ MEDYA TARAFINDAN LİNÇ EDİLİYORUZ

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, vahşi madencilik hakkında söylemleri dolayısıyla yandaş medya tarafından linç edildiklerini söyleyerek, ‘CHP zengin olmamızı istemiyor’ ve ‘CHP her şeye karşı çıkıyor’ diyorlar” dedi. Karaca, "CHP, yer altı zenginliklerimizin çıkartılması, su kaynakları tarım ve havanın hiçe sayılmasına ama çıkartılan kaynaklarında ham madde olarak yurt dışına gönderilmesine, birilerinin zengin olmasına, birleri zengin olurken ülke kaynaklarımızın fakirleşmesine, ülke kaynaklarımız fakirleşirken doğamızın, insanımız, çevre ve yaşam alanlarımızın yok edilmesine kaşı çıkıyoruz” diye konuştu.
Tayyibe Demirel

"SÜREKLİ CENAZE KALDIRIYORUZ"

Muğla’nın Yatağan ilçesi Hacıbayramlar Mahallesi yakınında planlanan kapalı kömür ocağına 2018 yılında verilen "Çevresel etki değerlendirmesi gerekli değildir" kararına karşı çıkarak açtığı davayla adını duyuran Tayyibe Demirel, çalıştayda dikkat çeken bir konuşma yaptı. Demirel şöyle konuştu: * "Herkes parayı nasıl kazanırım diye bakıyor. Çok mu kazanacak, az mı kazanacak onu konuşuyorsunuz. Ben şu anda bizim köyden evvelki gün ölen birisinin cenazesine rahatsızlığımdan dolayı gidemedim. Ona üzülüyorum. Sürekli cenaze kaldırıyoruz. Bıktık ya." * "Astım, bronşit, koah, kanserin her türlüsü var. Hastalıktan geçilmiyor. Bizim köyde kanser olmazdı. Benim dedem, annemin babası bile hiçbir hastalığı olmadan 90 yaşını geçkin öldü. Doktora ‘hiçbir şeyim yok, tükür yere tükürüğünü yalarım’ demiş dedem. Canavar gibi çalışırdı. Babamın babası da öyleydi. Bizim köyde insanlar hastalıkla değil kendi rızasıyla ölürdü. Şu anda 80 yaşını geçen yok. Yeter artık."