Ayşe Gül GÜVEN
Güneşli günlerin kapımızı çalmasına az bir zaman kaldı. Peki siz hâlâ kendinizi işlerin yükü altında kalmış, enerjiden yoksun ve depresif mi hissediyorsunuz? Bu soruya cevabınız evet ise yediklerinizi gözden geçirmeye ne dersiniz…
Sağlıklı tercihler yapın
Doğru beslenme kalori hesabından ibaret değildir. Günlük kalori ihtiyacı ağırlıklı olarak sağlıklı besinlerden karşılanmadığında iki-üç gün, olmadı bir ay sonra bir şeylerin iyi gitmediğini hissedebilirsiniz. Bir de bakmışısınız ki hayat çok tatsız ve normal enerji kapasitenizin altında yaşıyorsunuz. İster kilo almak ya da vermek, ister hastalığınıza uygun beslenmek sizi günlük iş rutininizden alıkoymamalıdır. Diyetteki glisemik kontrol çalışmaları, kilo verme hedefinizde istikrarlı olmanızı ve günlük işlerinizden geri kalmamanızı sağlar. Bu nedenle üç beyazdan; un, şeker ve pirinçten uzak durun.
Sebze ve meyveyi unutmayın
Yağlı yemeklerden sonra üzerinize genellikle bir rehavet çöker ve neredeyse yediğinize pişman olursunuz. Bu sırada bir de sindirimi kolaylaştırsın diye kahve içersiniz. Fakat sağlık açısından daima yapmanız gereken, sindirim sisteminizi zorlayıcı besinlerden ve miktardan kaçınmaktır. Örneğin, görünür yağlı kırmızı etler ya da tavuk derisi gibi yüksek oranda doymuş yağ içeren hayvansal kaynaklı yağları kararında tüketmelisiniz. Yeterli posa içermeyen bir beslenme tarzı da vücudunuzun arınmasına engel olur. Rengarenk sebze ve meyveler tüketmenin günden güne kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlayacağını unutmayın.
Selenyum minerali neden önemli?
Kuvvetli bir antioksidan olan selenyum, özellikle beyindeki oksidatif stresin depresyonla ilgisi düşünüldüğünde, iyi hissetmek için kesinlikle ihtiyacınız olan bir maddedir. Selenyum kaynakları, tam tahıllı besinler, kuruyemişler, kurubaklagiller ve görünür yağı alınmış kırmızı et, kümes hayvanları, kabuklu deniz ürünleri, sardalya ve somon gibi deniz balıklarıdır.
D vitamini eksikliğine dikkat!
Vücutta hormon gibi görev yapan D vitamini yetersiz alındığında kemik dokusu ve duygusal durum bundan olumsuz yönde etkilenir. D vitamini eksikliğinde regl öncesi sendrom, mevsim geçişleri, nedeni belirtilmemiş duygu durum bozuklukları hatta major depresif bozuk görülme sıklığı artar. D vitamininin asıl kaynağı güneş ışığı iken bu vitamini besinler yoluyla yağlı balıklar, tavuk, dana ciğeri, yumurta sarısı ve süt ürünlerinden de karşılayabilirsiniz. Kendinizi iyi hissetmek istiyorsanız mutlaka düzenli olarak egzersiz yapın ve hareketli bir yaşam tarzı edinin.
Sinirlerinizi de besleyin
Tükettiğiniz biftek, pirzola ve yanındaki barbunya, koyu yeşil sebzeler ya da deniz balığı ve yanındaki roka salatası sandığınız kadar etkisiz değildir. B12 vitamini ve folik asit birbiriyle ilişkili olan, sinir sistemi hücrelerinin yenilenmesi ve metabolik süreçleri bakımından gerekli vitaminlerdir. Bu vitaminlerin yetersizliği, depresif ruh hali, bipolar bozukluklar, nöropati vb. rahatsızlıkla kuvvetle ilişkilidir. Eksikliğinde homosistein değerlerinde görülen yükselme bu vitaminlerin kalp rahatsızlığı yaşayanlar için de önemli olduğunu gösterir. Bu nedenle kahvaltıda ıspanaklı, maydanozlu omletler, ana öğünlerde ise balık, görünür yağı azaltılmış et çeşitleri ve fasulyegillere öncelik verilebilir.
