Gözleriniz, zararlı UV ışınlarına karşı cildinize göre on kat daha duyarlıdır. Bu nedenle kendinizi güneşin ultraviyole ışınlarına karşı korumak için güneş gözlüğüyle kamufle etmeniz büyük önem taşıyor.

İngiltere merkezli göz doktoru Dr. Susan Sarangapani her sabah mutlaka iki şey yapıyor: Yüzüne, kollarına ve ellerine 50 SPF güneş kremi sürüyor ve ardından güneş gözlüğünü takıyor.

Kendini ultraviyole ışınlardan korumak istediğini belirten uzman, üstelik hava ister güneşli ister bulutlu olsun, bunları tüm yıl boyunca açık havada yapacağını belirtiyor.

Dr. Sarangapani, "İnsanların fark etmediği şey, gözlerin güneşin zararlı UV ışınlarına karşı deriden on kat daha hassas olmasıdır. Ve onları korumamak, ışığa duyarlılık nedeniyle aşırı göz kırpmaktan, görme kaybına neden olabilecek ciddi uzun vadeli koşullara kadar sorunlara yol açabilir.” 

"Işınlar, hem hassas göz kapağı derisi hem de göz küresinin kendisi üzerinde kanser riskinizi de artırabilir" diyor.

Uzman, “Hepimiz cilt kanseri riskini biliyor olsak da, insanlara sıcak güneşli bir gün olsun ya da olmasın UV'yi engelleyen güneş gözlüğü takmalarını söylediğimde hâlâ şok oluyorlar” diye ekliyor.

Dünyadaki en yüksek cilt kanseri oranlarının görüldüğü Avustralya'da yapılan araştırmalar, Ekvator’a daha yakın yaşayan yerlilerin gözün beyaz kısmındaki lezyonlar sebebiyle katarakt ve pterjium oranlarının daha yüksek olduğunu ve bunun da cilt kanseri bakımından artan riskle bağlantılı olduğunu gösterdi. 

1989'da yayınlanan ve ABD'deki Chesapeake Körfezi'ndeki balıkçılar üzerinde güneşe maruz kalmanın zaman içindeki etkisini inceleyen başka bir çalışma da, UV ışınlarına maruz kalma ile katarakt, pterjium ve cilt kanseri gelişimi arasında bir bağlantı buldu.