Küçük bir muayene odasından milyonlara uzanan hikayesini on binlerce hayata dokunarak ilmek ilmek işleyen LÖSEV (Lösemili Çocuklar Sağlık ve Eğitim Vakfı) çeyrek asrı geride bıraktı. Kurulduğu 1998 yılında 35 lösemili çocuğu tedavi ederek hizmete başlayan LÖSEV, bugün 75 bine yakın aileye, 6 milyonu aşkın gönüllüsü ile Türkiye’nin ve dünyanın en büyük gönüllü ağını oluşturarak yardım elini uzatıyor. Her geçen yıl bağışçılarından personeline, kayıtlı hastalardan gönüllülere, hizmet ağını kat be kat büyüten LÖSEV, bu süre içinde ülkemizin gurur duyulacak sağlık kurumlarından biri haline geldi.

★★★

LÖSEV, lösemi ve kansere karşı istikrarlı bir şekilde sevgi, iyilik, umut mücadelesi veriyor.

Sağlık hizmetlerinde alanında en yetkin sağlık kuruluşlarından biri olan Lösante Hastanesi teknolojinin gerektirdiği yeniliklerle lösemi tedavisinde yüzde 94 oranında başarıya imza atıyor. Hedef ise yüzde 100’e ulaşmak.

★★★

Yoksulluğun yarattığı, o derin çaresizliğin kollarına hiçbir çocuğun bırakılmadan, minicik bedenlerindeki kocaman mücadelelerine rehberlik etmeyi, sevgiyle kucaklamayı ve en önemlisi iyileştirmeyi görev ediniyor. 1998’den bu yana yürüttüğü çalışmalarla toplumsal farkındalığa, dayanışmaya, iyiliğin yayılmasına ve sosyal politikalara katkıda bulunuyor.

★★★

İnsanlığa ve bilime evrensel düzeyde katkıda bulunmayı amaçlayan LÖSEV, lösemi ve kanser mücadelesi veren çocuklarla gençlerin ücretsiz tedavilerini üstlenmenin yanı sıra, onları LSV Eğitim Kurumları, yaz kampları, “Canım Kardeşim Projesi” ve eğitim bursları ile destekleyerek; araştırmaya, eleştirmeye, öğrenmeyi öğrenmeye, yaratıcı fikirler geliştirmeye özendiriyor.

Böylece üst düzey ahlaki değerlerle donatılmış, aklı ve bilimi esas alan, toplumsal sorumluluklarının bilincinde, Atatürk’ün ilkelerini kendine şiar edinmiş, ülkesini seven ve ülkesi için mücadele eden gençlerin yetişmesine katkı sunuyor.

★★★

Dr. Üstün Ezer

Buraya kadar alkışlanacak başarılarını anlattığım LÖSEV’in kurucusu ve Başkanı olan Dr. Üstün Ezer, önceki gün sıra dışı bir çıkış yaparak Hatay’dan tam bağımsız Büyükşehir Belediye Başkanı olabileceğini açıkladı. İşgal yıllarında Fransızlara ve Suriyelilere karşı mücadele veren bir sülaleden geldiğini belirten Dr. Ezer, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün “Hatay benim şahsi meselemdir” deyişini inançla tekrarlayarak şunları duyurdu:

“85 milyona sesleniyor ve iddia ediyorum:

Tam bağımsız belediye başkanı olarak 5 yıl içerisinde tüm Hatay’ı çocukluğumuzun tarihi, mutfağı, inançları ve turizmi ile cennet gibi yaparım.

Yeter ki geri çeksinler adaylarını.

Sizler de verin yetkiyi...

Bunları yaparken iktidardan tek kuruş istemeyeceğim...”

★★★

Hiç de alışık olmadığımız bu çıkışı yaparak özellikle CHP’ye seslenen Dr. Ezer, vaatlerini yerine getirebilir mi?

35 hastası olan küçük bir muayene odasından yola çıkarak LÖSEV mucizesini başaran müthiş bir Türk olarak Hatay mucizesini de gerçekleştireceğine yürekten inanıyorum.

Yeter ki siyasetçiler bu çağrıya kulaklarını tıkamasınlar ve yeter ki değerli Hataylılar bu yetkiyi versinler...