Dünyadaki 7 zorlu deniz maratonlarını yüzmeyi amaçlayarak geçen yıl Manş Denizi'ni yüzerek geçen Robert Kolej mezunu, üniversiteyi Yale'de okumuş ve Harvard'dan ekonomi doktorası olan 45 yaşındaki maraton yüzücüsü Dr. Emre Deliveli, 30 Ağustos’da geçtiği Çıldır Gölü’nden sonra SÖZCÜ’ye özel açıklamalarda bulundu. Deliveli, “Manş’ı yüzebilmek için günde 250 gram fındık, yer fıstığı, badem, Antep fıstığı ve kaju yiyerek 16 kilo almak zorunda kaldım” dedi.
Sözcü muhabiri Mustafa Sarıipek, Dr. Emre Deliveli ile birlikte.
KUVVET VE HIZ GEREKİYOR Marmaris’te aileye ait otellerin yöneticiliğini yapan ve maraton yüzmeye 42 yaşında başladığını söyleyen Deliveli, herkesin bildiği kadar yüzebildiğini, bir tesadüf eseri de 42 yaşında maraton yüzmeye başladığını söyledi. Üniversitede okurken kürek takımında olduğunu, bu branşta futbolda olduğu gibi teknik gerektirmediğini, dayanıklılık, kuvvet ve hız gerektirdiğini belirterek “Alt yapım vardı diyebilirim ama öyle sürekli yaptığım bir spor olmadı. Fit durumdaydım. Yüzme biliyordum tabii ki ama herkesin bildiği kadarıyla. Yani 5-10 dakika yüzme şekliyle biliyordum. Tam anlamıyla maraton yüzme 42 yaşında nasip oldu. Ekim 2017’de öğrenmeye başladım. Marmaris’te bir eğitmen tarafından bana nefes almayı öğretti. Baş dışarıda gitmeyince baktım daha iyi ve rahat yüzülüyor” dedi. KASIM AYLARINDA MARMARİS’TE YÜZEREK MARATONA BAŞLADIM Kış aylarında Marmaris denizinin ortalama 15-16 derece olduğunu belirten, bazı zamanlarda da 13 dereceye kadar düştüğünü de söyleyen Emre Deliveli o günleri şöyle anlattı: “Yetişkinler için Kaş’ta 3 günlük bir kursa katıldım. Tekniğin ana hatlarını kaptım. Baktım 3-5 kilometre yüzüyorum çok da hoşuma gitti ve devam etmeye başladım. Uzun mesafe yüzmeyi düşünüyordum başarır mıyım, ne yaparım diye düşünürken 1 Eylül Dünya Barış Günü’nde Datça – Sömbeki (Symi) arasındaki yüzmeler aklıma geldi. Datça’daki arkadaşım Yasin Kolaşin, kuzeni Deniz Kayadelen’in eski bir yüzücü olduğunu, İstanbul Boğaz’da dereceye girdiğini söyledi. Deniz ile tanıştım. 32 – 33 yaşında ve 7 yaşından bu yana yüzüyormuş. Deniz çok iyi bir yüzücü. Açık suda Türkiye’nin en iyi kadın yüzücülerinden. Deniz ile Datça’dan Aktur’a 13 kilometre yüzdük. Zorlanmadım. Baktım bu iş oluyor. Deniz, ‘Benim en büyük hayalim Manş Denizi’ni yüzmek’ dediğinde tamam dedim. Benim hiç aklımda bile yoktu. İnsanların yüzdüğünü duymuştum o kadar. Deniz’in soğuk su performansı iyi değil. Çok üşüyor. Bu nedenle Manş’ı takım yüzüşüyle geçmek istedi. Takım yüzüşünde herkes birer saat yüzüyor. Hemen çalışmalara başladık” MANŞ’IN CİDDİ SORUNLARI VAR Dünya genelinde Manş’ta yüzmek isteyenlerin sayısının çok fazla olduğunu fakat burada ciddi sorunların da olduğunu belirten Deliveli, “Ciddi anlamda soğuk suya sahip. Her gün yüzülemiyor çünkü sezon çok sınırlı orada. Hava çok bozuk. Yaz aylarında bile orada haftada maksimum 4 yüzüş yapılabiliyor. Refakatçi toplam 12 tane tekne var zaten. Biz sıra beklemeden yüzdük. Çünkü geçen yıl Kuzey Kanalını yüzerek geçip Guinness Rekorlar Kitabı’na giren ilk Türk Kamil Resa Arsalan ile çalışmalara başladık. İki kere Manş’ı geçmiş. O da benim gibi yüzmeye geç başlamış. Kamil abi sıraya girmeden Ağustos sonu için bir tekneyle anlaşmış. Manş’ı geçmek için minimum 1,5 – 2 sene çalışmak gerekiyor. Benim için çok kısa bir süre içinde gerçekleşti bu. Kasım sonu başlayıp 9 ayda hazırlanmak zorundaydım. Tekniğim iyi değil, hızlı da değilim. Kendimi soğuk suya alıştırmaya odakladım. Marmaris’te bütün kış boyunca yüzerek soğuk suya alıştım. Soğuk suyla duş almaya başladım” dedi. GÜNDE 250 GRAM KURUYEMİŞ YİYEREK 16 KİLO ALDIM 1,75 boyu ve 66 kilosuyla maraton yüzmek için ideal durumda olmadığını yurt dışında Manş öncesi hazırlık kampında öğrendiğini ve çok şaşırdığını söyleyen Deliveli, “Dünyaca tanınmış, çok meşhur bayan Manş antrenörleriyle çalıştım. Kadın bana ‘Bu kiloyla Manş’ı geçemezsin’ dedi. Şaşırdım. Meğer kilo alarak vücudumun yağlanması gerekiyormuş. Kas yapmadan yağlanma gerekiyormuş ki vücut soğuğa dayanabilsin. Kilo alıp yağlanmak için akşamları film seyrederken bir tane bira eşliğinde 250 gram fındık, yer fıstığı, badem, Antep fıstığı ve kaju yemeye başladım. Bunu dünyaca ünlü yüzücüler de yapıyor. 66 kilodan 83’e çıktım. Giyecek pantolon bulamıyordum. Sonunda takım yüzmesine artık hazırdım” diye konuştu. TAKIMDAN SONRA MANŞ'I TEK DE YÜZDÜM Manş’ta köpek balığı olmadığını en büyük sıkıntının suyun aşırı soğuk olması ve denizanalarını gösteren Emre Deliveli konuşmasını şöyle sürdürdü: “Manş’ta yüzebilmek için soğuk suya dayanıklılık şart. Burada en büyük sıkıntı Aslan Yelesi adlı denizanaları. Eğer dalarsa etkisi 24 saat sürüyor. Hatta bayılıp komaya giren iki kişi tanıyorum. Yüzmeye başlamadan önce vücut ısısını dengede tutabilmek için vazelin ile lanolin yağı karıştırılıp sürülüyor. Takım olarak Manş’ı geçtikten sonra ben tek başıma da burayı geçtim. Sonra Kuzey Kanalı’nda takım yüzüşü yaptık. Burada yüzmek adeta bir işkence. Su 12 derece. Burada herkes yüzemiyor. Sudan çıktıktan sonra titremekten üstünü giyemeyenler oluyor. Buradan başka çok sayıda yüzüş gerçekleştirdim. Şu anda İspanya, Hırvatistan, İngiltere, Yunanistan, İskoçya, İrlanda ve Türkiye dahil olmak üzere 10 ülkenin değişik yerlerinde yüzdüm. Yüzerken altından yunuslar, balinalar geçiyor.” UZUN AÇIK DENİZ YÜZMEDE ORTA YAŞ ÜSTÜ DAHA BAŞARILI OLUYOR 30’lu yaşlardan sonra dayanıklılık başladığını, maraton yüzmek için aslında mental, yani zihinsel güç gerektiğini söyleyen Deliveli, “30 yaşın altında açık su yüzücü çok az. 10 km. yüzmede hep gençler var. 20, 30 km ve Manş filan işin içine girince çoğu 30 yaş üstü yüzücüler başarılı oluyor. 50 yaşında hala yüzenler var. En yaşlı olarak Manş’ı 74 yaşında geçen var. 60 yaşında Manş’ı geçen Türk Kamil abi (Resa Arsalan) var. Benim daha 15- 20 senem var. 20 yıl boyunca yüzülmesi gereken her yeri yüzerim diye düşünüyorum. Ekim’den itibaren 2,5 km Marmaris’e gidip bir o kadar daha geri dönüyorum. 2-3 ayda bir 6 saatlik yüzme yapmaya çalışıyorum. Örneğin Manş’ı yüzdüğünüzde orada kimse Manş’ı geçti demiyor. 6 saat yüzdün deniliyor. Zaten Manş yüzmesine izin veren federasyon yüzücüden tek başına yüzecekse 15,5 derece altında ve daha soğuk suda 6 saat yüzebilme raporu istiyor. Bunu belgeleyemezseniz size izin verilmiyor. Takım yüzecekseniz bu süre 2 saate iniyor” dedi. PANDEMİ YURT DIŞI 3 ROTAMI İPTAL ETTİRDİ, TÜRKİYE’DE YER ARADIM Maraton yüzenlerin dünyada önemli 7 ayrı rotayı yüzmek istediğini ve kendisinin de bunu gerçekleştirmek için çalışmalarını sürdürdüğünü söyleyen Deliveli yaşadığı şanssızlığı şöyle anlattı: “Bu sene için benim 2 rotam olacaktı. 18 Ağustos’ta Manhattan’ın etrafını yüzecektim. Fakat pandemiden en fazla etkilenen New York şehri olunca yüzüş Mart ayında iptal edildi. Diğeri de Los Angeles karşısında Catalina diye bir ada var. Adadan Los Angeles’e yüzecektim. Bayağı uzun rotalardı. İzin verilmedi. Bunun üzerine Cebelitarık’ı yüzmek istedim. Oraya da gereken belgeleri gönderdim. Şu anda 15 Eylül’de yüzülmesi gerekiyor ama biz Türklerin İspanya’ya gitmesi yasak. İspanya’dan Fas’a yüzüyorsunuz, zaten Fas da toptan kapalı. Bunlar olmayınca Türkiye’de bir yer bulmaya çalıştım. Çıldır çıktı ve bütün taşlar yerine oturdu.” ÇILDIR GÖLÜ ÖNEMLİ NOKTALARDAN OLABİLİR Utah Üniversitesi’nden arkadaşı olan Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi ekolog, ornitolog, doğa koruma bilimci ve Türkiye'nin ilk tropikal biyoloğu Prof. Dr. Çağan Hakkı Şekercioğlu ile irtibata geçerek Türkiye’de suyu soğuk olan bir yerde yüzmek istediğini belirten Emre Deliveli, “Çağan Kuzey Doğa Derneği'ni kuran ve gönüllü olarak yürüten bir kişi. Yurt içi ve yurt dışından bulduğu fonlarla bu işi yürütüyor. Kars, Ardahan ve Iğdır yöresinde önemli çalışmaları var. Karşılıklı fikirler geliştirdik. Önce 10,5 km Balık Gölü, 3 km. Aygır Gölü ve 15 km.lik Çıldır Gölü’nde yüzme kararı aldık. Çıldır’ın 1,5 km.si sazlık olduğu için yüzülemiyor. Bu sayede orada antrenman yapma şansı da buldum. 30 Ağustos’a de denk gelmesi çok daha güzel oldu.  Kars Valiliğinden izin alınarak her türlü lojistik destek sağlandı. Yüzme anında 45 dakikada bir beslenmek gerekiyor. Şekerli bir içecek düşünün. Ayrıca 2-3 saatte bir hurma, şeftali veya muz parçası çiğnemek gerekiyor” dedi. ÇILDIR GÖLÜNE ISI ÖLÇER KONULMALI Çıldır Gölünün İngiltere ya da Almanya’da olması halinde dünyanın önemli maraton yüzüş alanlarından olabileceğini de söyleyen Devilevi, “Göl ve ısı mükemmel. Fakat burada her günkü sıcaklığını gösterir ısı ölçerler olması gerekir. Biz buraya gelip dan dun diye suya atlayıp yüzdük. Kuzey Doğa Derneğinden rica ettim, buraya ısı ölçerler koyacaklar. Kaç derecede yüzüyorsunuz hiç haberiniz yok. Akıntı yönleri de bilinmiyor. Ben saatte 2,9 – 3 kilometre yüzüyorum. Ama Çıldır’da bu rakam 1,9’a düştü. Çünkü tersten akıntı vardı. Bunu bilmeden girdim suya. 13,5 km. 6 saat 45 dakika sürdü. Aslında iyi de oldu 6 saatlik antrenman çalışmamı da yapmış oldum. Akıntı yön değiştiriyor mu, hangi yönden hangi yöne oluyor bunları bilmek gerekiyor” diye konuştu. MARMARİS RODOS YÜZME YARIŞI DÜŞÜNÜYORUM Dünyadaki yüzülebilecek tüm maraton parkurlarını yüzmek düşüncesinde olan ve Marmaris’te de böyle bir etkinlik yapma düşüncesindeki Deliveli bunu da şöyle dile getirdi: “Rodos ile Marmaris arasında bir parkur düşündüm. Bu mesafe 1,5 kat Manş uzunluğunda. Rodos’taki konsolosluğumuz ile irtibat kurdum. Çok hoşlarına gitti. Marmaris Belediye Başkanı Mehmet Oktay, Mart başında Rodos Belediyesine bir mektup yazdı. Her şey çok iyi gidiyordu. Sonra corona virüsü salgını ortaya çıkınca bu da yattı. Gelecekte bunu mutlaka yapmalıyız.”   MANŞ DENİZİ Manş Denizi, Büyük Britanya'yı Fransa'dan ayırır, Atlas Okyanusu ile Kuzey Denizini birleştirir. Uzunluğu 563 km (350 mil), en geniş yeri ise 240 km'dir (150 mil). Deniz oldukça sığdır. Ortalama derinlik 63 metre kadardır. Dover boğazı (Strait of Dover) kanalın en dar kısmıdır. Dover'den Cap Griz Neze sadece 34 km (21 mil) dir. Manş Denizinin doğu ucunda yer alır ve Kuzey deniziyle karşılaşır. Antik Roma hegemonyası döneminde kanal Latince Oceanus Britanucus olarak biliniyordu. Daha sonra British Sea İngiliz Denizi olarak adlandırıldı. Victoria zamanında kanal ayrıca Gümüş hat olarak da biliniyordu. William Camden, Britannica (1586) da İngiliz Denizi olarak isimlendirildiğini fakat ayrıca İngiliz denizciler tarafından kanal olarak adlandırıldığını söyler. Yaklaşık 1450'deki haritada kanal, İngiliz Kanalı Canalites Anglie olarak adlandırılır.