BAŞAK KAYA/ANKARA

CHP Ankara Milletvekili Gülsün Bilgehan, kadına karşı şiddeti önlemeyi amaçlayan uluslararası İstanbul Sözleşmesi’nin hükümleriyle Türkiye’de yaşananları karşılaştırdı. Sonuç, bir yıldır yürürlükte olan sözleşmeyle ilgili çok küçük adımlar atılan Türkiye’de, bu sürede 258 kadının daha öldürülmesi oldu.

Bilgehan, 1 Ağustos 2014’te yürürlüğe giren Avrupa Konseyi İstanbul Sözleşmesi’nin yıldönümünde, kadına karşı şiddeti masaya yatırdı. Aynı zamanda Avrupa Konseyi Eşitlik ve Ayrımcılıkla Mücadele Komisyonu Başkanı olan Bilgehan, sözleşmenin engellemeye çalıştığı kadına şiddet olaylarının Türkiye’de örneklerine dikkat çekerken, uluslararası ve ulusal kuruluşların verilerinden de yararlandı.

Bilgehan, “Bugün Türkiye zaten şiddet sarmalı içinde. Kadına karşı şiddet bu sarmalın içinde kayboluyor. Sadece Temmuz ayında 15 kadın öldürüldü. Şiddet dünyanın her yerinde var, tamamen yok etmek kolay değil. Ama İstanbul Sözleşmesi’nin hükümlerinin gerçekten yaşama geçirilmesi durumunda kadın cinayetlerinin sayısının çok azalacağına inanıyorum” dedi. Bilgehan sözleşmeye ve uygulamalar arasındaki terslikleri özetle şu örneklerle açıkladı:

-Cezalarda indirim olmaması gerektiği vurgulanan sözleşmeye karşın Türkiye’de “tahrik” indirimi uygulanabiliyor. Zorla evliliklerin sonlandırılması istenirken Türkiye’de boşanmak isteyen kadınlar öldürülüyor. Aile içi şiddet söz konusu olduğunda tarafların uzlaştırılmaması gerektiği belirtilen sözleşmeye karşın Türkiye eşlerin barıştırılmasının birinci öncelik olduğuna işaret ediliyor. Sözleşme, ateşli silahlara erişimin engellenmesi gerektiğinin altını çizerken, Türkiye’de boşanma dönemindeki kişilere böyle bir engelleme bulunmuyor.