Sevgili okuyucularım, bir ülkenin “Özgür ve bağımsız” olmasının koşullarından biri de gümrüklerine egemen olmasıdır.
Şimdi birbirini tamamlayan şu iki belgeye bakınız.
“Bölgede yaşanan güvenlik sorunları” nedeniyle hükümet Güneydoğu’da iki gümrük kapısını kapattı.
Hakkari’nin Yüksekova ilçesindeki Esendere Gümrük Müdürlüğü ile Van’ın Saray ilçesindeki Kapıköy Gümrük Müdürlüğü artık yok.
Ne zaman açılacakları da belli değil.
Hemen belirteyim, bu iki gümrük kapısı da iktidara ters düşen gümrük görevlileri için bir sürgün ve ceza yeridir. Oralara atanan eşekten düşmüş gibi olur, feleğini şaşırır.

* * *

Ancak işin daha da acı bir boyutu var... PKK, bundan beş gün önce Kapıköy Gümrük Müdürlüğünde görevli olan 11 gümrükçü ile servis şoförünü kaçırdı.
Ölen olmadığı için bu olay kamuoyuna pek yansımadı.
Aradan bir gün geçti, kaçırılan servis şoförü ile bir bayan gümrükçü serbest bırakıldı.
Şu anda 10 gümrükçü PKK’nın elinde esir durumda.
Üstelik kaçırma haberini kamuoyuna birkaç gün önce Genelkurmay Başkanlığı resmen duyurdu!
“Böylesine aciz durumlara düşen bir hükümet gümrükçüler için acaba ne yapıyor” diye soracak olursanız, hiçbir şey yapmıyor.
PKK’ya ricacılar ve aracılar gönderilip bırakılmaları için girişimde bulunuluyor.
İşte belgeleri...
Yine sonuç alınamayınca, son çare olarak iki gümrük kapısı da kapatıldı!

* * *

Yukarıda kötü haberi verdim. Şimdi ise bir iyi haberim var!
Teröristleri arama çalışmaları başlatılmış!..
Zor bulursunuz.
Ülkemizin geldiği nokta işte bu.
Daha ne demeli bilmem ki!
Ben şimdi Tayyip-Ahmet ikilisinin yerinde olsam hemen Van ve Hakkari’ye gidip miting düzenlerim, kürsüye çıkıp sıkı bir nutuk atarım, bu namussuz teröristlere güzelce seslenip gözdağı veririm:
“Siz kim oluyorsunuz da gümrük kapılarımızı bize kapattırıyorsunuz!.. Ayıp değil mi, yakıştı mı! Hesap vereceksiniz!..”