Dinci, Osmanlıcı, hilafetçi iktidarların başlıca hedefi Atatürk’ü unutturmak oldu!..
Son 13 yılımız da öyle geçti...
Ve onlar Atatürk’ü unutturmaya çalıştıkça Türkiye geri viteste kaldı!..
Eğitimde, bilimde, sanayide, tarımda, teknolojide hep patinaj yaptı, geriye gitti!..
Ülkede dış politika batağa saplandı, iç politika kutuplaşmayı getirdi, insanlar birbirine düşman haline geldi!..
Taassup artıkça ahlak çöktü!..

* * *

Atatürk’ü unutturamadıklarını ve asla unutturamayacaklarını onun 77’nci ölüm yıldönümünde bir kez daha gördük...
Kadın, erkek, öğrenci, engelli, yaşlı, genç, çoluk çocuk Anıtkabir’e aktı...
Hayatını kaybettiği Dolmabahçe Sarayı’nda uzun kuyruklar oluştu, insanlar gözyaşlarını tutamayarak yatağına çiçekler bıraktı...
Dünyada böyle anılan başka bir lider var mı?..
Ölümünün üzerinden77 yıl geçecek ve nesillerin değişmesine rağmen bu sevgi ve saygı devam edecek...
Dünyada böyle bir sevgi görülmedi!..

* * *

Ama dinci, Osmanlıcı, hilafetçi iktidarlar Atatürk’ü hiç sevmediler...
Onu unutturmak için ellerinden gelen her şeyi yaptılar...
Yaptıkça da berbatlaştılar...
Bugün Türkiye’ye sığınan Müslüman Suriyeliler, Müslümanlardan kaçıp Hristiyanlara koşuyorsa...
Ve bu kaçışta yüzlerce Müslüman Ege’nin soğuk sularında boğularak hayatını kaybediyorsa...
Denizden bebek, çocuk cesetleri toplanıyorsa...
Kabahati Türkiye’nin batak Suriye politikasında aramalıyız...
Suçu, Atatürk’ün “Yurtta sulh, cihanda sulh” sözünden ayrılmakta, komşularımızın içişlerine burnumuzu sokmakta bulmalıyız!..

* * *

Türkiye’nin son AB karnesi Batı değerlerinden ne kadar ayrıldığımızın en çarpıcı belgesidir...
İlerleme raporu, temel hak ve özgürlüklerinden, basın özgürlüğünden, düşünce ve ifade özgürlüğünden ne kadar uzaklaştığımızı göstermektedir...
Rapor, yargının ne hale geldiğini gözümüze sokmaktadır!..
AB, zaten bu iktidarın kerhen yöneldiği bir hedefti...
Başta gelen amaç, askeri etkisizleştirmekti...
Ama eski ortakları Fethullahçılar ondan önce bu amacı zaten gerçekleştirdiler, iktidarın ekmeğine yağ sürdüler...

* * *

Yapılan derlemeye göre sadece son 10 ayda 236 kadın öldürüldü, 112 kadın ve kız çocuğu tecavüze uğradı, 319 kadın yaralandı...
Fuhuş patladı!..
Uyuşturucu kullanma yaşı 11’e kadar düştü!..
Hırsızlık, gasp, dolandırıcılık, silahlı çete faaliyetleri tavan yaptı!..
Bunlar hep Atatürk’ü unutturmak isteyen, akşam ahlak diye yatıp sabah ahlak diye kalkan 13 yıllık iktidar döneminde yükselme gösterdi...

* * *

Beceremediler, ama unutturmaya çok çalıştılar...
Bakınız, önceki gün 2’si asker 3’ü polis 5 şehit verdik...
Dün de bir teğmen şehit düştü...
Unutturmak istedikleri Mustafa Kemal Atatürk’ün tırnağının ucu bile olamayanların iktidarındaki Türkiye, iflah olmaz bir girdap içinde sürüklenip gidiyor!..
1 Kasım’da tam isabette bulunan halkımızın yüzde 49 buçuğuna bu bakımdan şükran borçluyuz!!!

Mal meydanda!..


10 Kasım’da Meclis’te grubu bulunan partilerin liderleri Anıtkabir’deki törendeydi...
Bir tek HDP’nin Eş Başkanı Selahattin Demirtaş veya Figen Yüksekdağ hariç...
Atatürk’ün Türkiye’nin ortak değeri olduğunu kabul etmeyerek...
Ve anma törenine katılmayarak, HDP’nin asla Türkiye partisi olmadığını, olamayacağını ispat ettiler...
7 Haziran öncesinde bu konuda söylediklerinin de bir yalandan, bir aldatmacadan ibaret olduğunu bütün çıplaklığıyla ortaya koydular...
Mal meydanda!..
Bundan sonra “Türkiye partisiyiz” lafını ağızlarına almasınlar...
Onların kıblesi İmralı’dır!..