Kimse kabahati başkalarında aramasın!...
Bu ülkede IŞİD terörüne yataklık eden ortamda yeşeren radikal dincilik dallanıp budaklandıysa...
Bunun nedeni dinin siyasete alet edilmesidir!..
Son 13 yılda Türkiye din siyasetiyle, dinin siyasete alet edilmesiyle yönetildi...
Ülke tarikatlara ve cemaatlere bölündü...
İllegal faaliyet yürüten yüzlerce cemaat, beyin yıkama operasyonlarıyla militan yetiştirdi ve bunlar iktidar tarafından himaye edildi!..

* * *

Bunlardan Fethullahçılar devlet içinde devlet haline geldi...
İktidar ne istedilerse verdi...
Devleti bölüştüler...
Yargıyı bölüştüler...
Polisi bölüştüler...
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin içine kadar sızmalarına seyirci kaldılar...
Sonra da “saflığımıza geldi” dediler...
Evet, aynı şekilde IŞİD de “saflıklarına” geldi...
Onlar “öfkeli gençlerdi”, onlar Suriye’deki “Esad zulmüne” karşıydılar, dolayısıyla iktidarla aynı cephedeydiler!..

* * *

İktidarın saflığı Türkiye’ye çok pahalıya patladı!..
O kadar saftılar ki, IŞİD militanları Türkiye’de tedavi edildi...
“Özgür Suriye Ordusu” denilen, ama kim oldukları bilinmeyen toplama savaşçılara Türkiye kucak açtı...
Ve içlerinden IŞİD çıktı!..
Esad’a karşı savaştıkları için Türkiye El Nusra’ya destek verdi...
Ve içinden IŞİD çıktı!..
Bütün bunlar mezhepçi politikaların saplandığı bataklıktı!..

* * *

Bunlar PKK karşısında da saftı!..
İnandılar...
Hatta o kadar saftılar ki PKK bölgede yol kesip kimlik kontrolü yaparken;
Mahkemeler kurarken;
Vergi toplarken de askeri kışlasına, polisi karakoluna kapattılar!..
Zira PKK terörü karşısında “çözülme süreci” yaşıyorlardı...
Terörle pazarlık masasına oturmuşlar kazan-kazan yapıyorlardı...
İmralı’daki cani muteber adam olmuş, Kandil’den şefaat bekliyorlardı...
Yani saflığın da bu kadarı olurdu!..

* * *

Şimdi kalkmışlar PKK’ya, 80 milletvekili çıkaran HDP’ye veryansın ediyorlar...
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Suruç’taki katliamda neden hiçbir HDP’linin burnunun kanamadığını soruyor...
“Ölenlerin içinde ne belediyeden bir yetkili, ne de HDP il ve ilçe yöneticilerinden biri var. Bunların o topluluğun içine sokulmadıkları ayrı bir istihbarat konusu” diyor...
Yani Arınç’a göre, orada HDP’liler de ölseydi, HDP beraat edecekti!..
Zihniyete bakar mısınız?..
Bir de bunlar “Barış süreci” sürdürüyorlarmış!..
Peki kimle, kiminle barış yapacaklar?..

* * *

Akılları başlarına yeni gelmiş, Suriye sınırına duvar çekip güvenlik kalkanı yapacaklarmış havadan zeplinle kontrol edeceklermiş...
Hay aklınızı seveyim; maşallah ne kadar da tedbirli bir yönetimsiniz!..
Türkiye’de dinin siyasete alet edilmesi devam ettikçe ve bunlarda da bu kadar büyük saflık oldukça burnumuz pislikten kurtulamaz!..
Bu işin kaybedeni Türkiye’dir!..

İnşaat terörü (1)


İstanbul, özellikle de Kadıköy tam bir inşaat terörü yaşamaya başladı...
Kadıköy’de hemen her sokakta birkaç sarı kamyon, iş makinesi ve beton kamyonu...
Her sokaktan bir iş makinesi çıkıyor, sokaklar inşaatçılar tarafından kapatılıyor...
Asfaltlar, kaldırımlar paramparça...
Hafriyat yapılıyor çıkan su, motopomplarla sokaklara boşaltılıyor, neredeyse sel halini alıyor...
Sokaklar yaz günü çamur deryası...
Ana arterlerdeki inşaatlara beton dökülüyor, beton kamyonları caddenin yarısını kapatıyor, trafik kör düğüm oluyor...
İstanbul’un çeşitli ilçelerinde, fakat en yoğun olarak Kadıköy’de bir kentsel dönüşüm faciası yaşanıyor...
Şımarık müteahhitler büyük bir başıboşluk içinde adeta terör estiriyor...
(Yarın devam ederiz)