Ülkemizde basın ve ifade özgürlüğü konusunda “komik” görünümde “trajik” olaylar yaşanıyor.
Doğan Grubu’nda Mısır eski Devlet Başkanı Mursi hakkındaki idam kararıyla ilgili, haberin veriliş biçiminin Cumhurbaşkanı’na “tehdit” diye algılanmasına, gülmek mi lâzımdır, ağlamak mı, bilemiyoruz!
Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin ile Sorumlu Müdür İzzet Doğan hakkında suç duyurusu yapılarak tutuklanmaları isteminin basın özgürlüğüne darbe girişimi olduğu açıkça görünüyor.
Avukatın iddiasına göre, meslektaşlarımız, basit, gerçek ve objektif bir haber içinde meğerse ne suçlar işlemişler? Suç duyurusunu okuyunca “Vay canına!” diyoruz!
1) Halkı dil, din ırk ayrımı gözeterek kin ve düşmanlığa tahrik etmişler,
2) Halkı Türkiye Cumhuriyeti’ne karşı silahlı eyleme teşvik etme suçu işlemişler,
3) Suçu ve suçluyu övmüşler,
4) Adam öldürmeye azmettirmişler,
5) Anayasal düzeni yıkmaya çalışmışlar,
6) Cumhurbaşkanı’nı tehdit etme ve hakaret suçları işlemişler.
Bir haber içinde bütün bunları nasıl yapmışlar, hayret!
Bu tür karakuşi iddialar, ülkemizi dünya kamuoyunda gülünç duruma düşürüyor!