Ekonomist Bartu Soral’ın hazırladığı teknik çalışmaya göre, Brexit nedeniyle Türkiye’nin hem AB hem de İngiltere’ye ihracatı düşecek, kısa vadeli dış borçlar için gereken finansmanın bulunmasında zorlaşacak ve turizmde yeni darbeler yaşanacak.

BİR ŞEY OLMAZ DİYENLER YANILIYOR

İngiltere’nin AB ile ilgili tarihi kararının Türkiye ekonomisine etkilerine ilişkin hükümet çevrelerinden ‘bir şey olmaz’ türü açıklamalar gelirken, Brexit’in olası olumsuz etkilerine ilişkin teknik analizlere her geçen gün yenileri ekleniyor. Ekonomist Soral, İngiltere’nin ayrılma kararının tarihi bir kırılmaya işaret ettiğini belirtirken “Bunu salt AB’den çıkış diye görenler veya ‘bize bir sey olmaz’ diye bakanlar yanılıyor. Bu kararın devamında oluşacak türbülansların bize pek çok alanda önemli etkileri olacak” dedi. Soral, etki analiz raporunda Türkiye’ye yönelik şu 5 kritik etkiye dikkat çekti:

 

saral

1-AB’YE İHRACATIMIZ GERİLER

Bu kararla AB fiilen dağılma sürecine girdi. Türkiye’nin en büyük dış ticaret partneri ciddi bir siyasi krizle karşı karşıya. İngiltere gibi önemli bir üyesi ayrıldı. Fransa, İspanya ve İtalya ayrılığı tartışmaya başladı. Ayrılık tartışmaları AB’nin zaten yavaş olan ekonomisini daha da frenler. AB ekonomisinin yavaşlaması, ihracatının yarısını AB’ye yapan Türkiye’nin bu stratejik pazara yaptığı ihracatın daha uzun süre yavaş seyredeceği hatta daha da yavaşlayacağı anlamına geliyor. İhracatın yavaşlaması içeride üretim ve istihdamda ciddi daralma riskini işaret ediyor.

2- İNGİLTERE’YE İHRACAT RİSKE GİRDİ

Bu karar sonrası İngiltere Paundu yüzde 15’e yakın oranda değer kaybetti. Bu bize bu İngiltere’yle olan dış ticarette kur dezavantajına neden oldu. Yani bu ülkeye ihracat zorlaşırken, İngiltere’den ithalat kolaylaştı. Halen İngiltere’ye ihracatımız 10 milyar dolar civarında. Kur dezavantajı İngiltere’ye ihracatımızın gerilemesine, ithalatın artmasına neden olabilir. Ayrıca, İngiltere’yi önümüzdeki dönem bekleyen tartışmalar ekonomiye olan güveni gerileteceği için bunun bizim ihracatımıza olumsuz yansıması sürpriz olmaz.

3- 210 MİLYAR DOLARI BULMAMIZ ZORLAŞTI

Türkiye bu gelişme sonrası dış finansman bulmakta daha da zorlanacak. Kısa vadeli borcumuzu çevirebilmemiz için önümüzdeki 12 ayda 210 milyar dolar dış finansman girişine ihtiyaç var. Türkiye’nin rezervleri yetersiz. Dünya finans merkezlerinden biri olan İngiltere’de başlayan krizin Galler ve Iskoç’ya da sıçrama ihtimali var. Tartışmalar ortamı daha da gerecek, dış finansman Türkiye gibi yüksek riskli ülkelere gelmekte çekingen davranacak.

4- MÜLTECİ KARTINI KAYBETTİK

Türkiye 3 milyon mülteciyi alarak kritik bir hata yaptı. Oysa Türkiye, mültecileri Avrupa’ya gönderme tehdidiyle bazı finansal destekler bulmaya çalışıyordu. Bu siyasi iklimde artık mülteciler ile ilgili hiç bir AB ülkesi adım atmaz.

5- İNGİLİZ TURİST DE KAYIP

Turizmdeki kriz daha da derinleşebilir. İngilizler elde kalan tek turist grubuydu. Ayrıca emlak sektöründe de hareketlilik sağlıyorlardı. Yeni tartışmalar ve siyasi tansiyon, İngilizlerin bazı harcamalarını öteleme ve iptal etme sonucunu doğuracaktır. Bu durumdan turizm ve inşaat sektörü de negatif etkilenir.