Geçenlerde emekli Adalet Başmüfettişi Davut Çakır’ın, Diyarbakır, Şırnak, Mardin gibi illerde PKK’lı teröristlerin ilçeleri ele geçirmesi üzerine sorumlular hakkında yaptığı suç duyurusuna Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı’nın “Ciddi belge bulgu yok” cevabını yazmıştık...
Sokaklarda hendeklerin kazılmasına, barikatların oluşturulmasına...
Ana arterlerin kazılıp düzenekli bombalar yerleştirilmesine...
Tüneller kazılmasına oradaki valiler başta olmak üzere, kaymakam, polis, jandarma gibi kamu yöneticilerinin göz yumduğunu ya da “uyuduğu” yolunda somut delil yokmuş!..
Ama geçenlerde ülkenin Cumhurbaşkanı gayet rahat açıkladı:
“Biz valilere üstüne gitmeyin dedik, iyi niyetimiz istismar edildi”
Somut belge, bulgu mu istiyorsunuz, işte alın size belge bulgu!..
Üstelik sözlü, canlı canlı!..

*  *  *

Ahkam kesmeyi pek severiz...
“Fransa’nın istihbaratı çalışmıyor”
“Belçika’yı uyarıyoruz, havyar kesiyorlar”
Doğrudur da...
Kendi içimizdeki teröristlerden haberimiz yok!..
Teröristler ilçeleri ele geçiriyor, biz Kurtuluş Savaşı veriyoruz...
Teröristler mahallere tüneller kazıyor, biz seferberlik ilan ediyoruz...
Polis söküp atamıyor, asker indiriyoruz...
Her gün aslan gibi vatan evlatlarını üçe beşer şehit veriyoruz, sokakları kurtarmak için tank ateşine tutuyoruz...

*  *  *

Bazı Avrupa ülkeleri gerçekten çok ahmak!..
Mesela çikolatacı Belçika tutturmuş bir “insan hakları, özgürlükler” diye, IŞİD militanları Brüksel’de fink atıyor...
İyi de...
Biz insan hakları ve özgürlüklerde nal toplarken bile PKK’lı teröristler her yerde fink atmış...
Üstelik fink atmakla kalmamış, mahalleleri, ilçeleri göz göre göre ele geçirmiş...
Belçika’daki bir saldırıda 35 insan can veriyor...
Türkiye’de ise asker, polis şehit sayısı her ay zaten 35’i bulup geçiyor...
Canlı bomba saldırılarında hayatlarını kaybedenler de üstüne ekleniyor!..

*  *  *

Allah aşkına...
Ülke bu kadar mı sahipsizmiş?..
Duyan, gören hiç mi olmamış?..
Polis, jandarma neredeymiş?..
İstihbarat neredeymiş?..
Polis hiç sokağa çıkıp dolaşmamış mı, kaymakam ilçesinde hiç tur atmamış mı?..
Ya da bütün bunlar biliniyormuş da (bilinmemesi mümkün değil) çözüm, açılım saçılım hikayesiyle göz mü yummuşlar?..
Ben şimdi naçizane Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Sayın Mehmet Akarca’ya soruyorum:
“Hukukçu olmadığım için yanılabilirim... Ama bunlar ciddi belge ve bulgu değil midir?.. Aslında suç duyurusuna bile gerek kalmadan, cumhuriyet savcılarının resen soruşturma açmaları gerekmez miydi?.. Bu bakımdan o dönemde görev yapan cumhuriyet savcıları da görevlerini ihmal etmiş olmadılar mı?..
Üstelik bütün bunlar Cumhurbaşkanı tarafından teyit edilmiyor mu, açıkça anlatılmıyor mu?.. Eğer bunlar görevi savsaklamak, görevi kötüye kullanmak, hatta yataklık etmek suçlarını oluşturmuyorsa, terör örgütü ilçeleri, sokakları nasıl ele geçirmiş olabilir?..”

*  *  *

Herhalde bunun bir gerekçesi olacaktır ve Başsavcı bunu hukuki olarak açıklayacaktır!..

Kılıçdaroğlu bilmiyor mu?..

CHP lideri Kemal Kılıçdaoğlu, partisinin il başkanlarına talimat verdi:
“Güneydoğu’da görev yapan valiler hakkında suç duyurusunda bulunun”
CHP il başkanları, halen operasyonların devam ettiği il ve ilçelerde PKK’lı teröristlerin yuvalanmasına, hendekler kazmasına, barikatlar oluşturmasına, bölgeyi silah ve patlayıcı deposu haline getirmesine göz yumdukları veya görevlerini savsakladıkları ya da görevlerini kötüye kullandıkları iddiasıyla valiler hakkında suç duyusunda bulunacaklar...
Peki Kılıçdaroğlu, Yargıtay Başsavcısı Mehmet Akarca’nın, emekli Adalet Başmüfettişi Davut Çakır tarafından aynı konuda yapılan suç duyusuna “belge bulgu yok” cevabını verdiğini bilmiyor mu, bu sütunda kendi okumadıysa danışmanları da okumamış mı?..