Her yıl olduğu gibi bugün de Anıtkabir dolup taşacak...
Halkımız, ona duyduğu sevgiyle aziz hatırası önünde saygıyla eğilmek üzere yurdun dört bir köşesinden koşup Ankara’ya gidecek...
Ölümünün üzerinden tam 78 yıl geçti, Cumhuriyetimizin Kurucusu Ulu Önder’e duyulan sevgi ve saygı hiç değişmedi...
Ama acaba ona layık olabildik mi?..
* * *
Büyük Önder, “Türkiye şeyhler, müritler ülkesi olamaz” dedi;
Türkiye şeyhler müritler ülkesi oldu!..
İktidarların basiretsizliği ve son iktidarın da “aynı menzile yürümeleri” sonucu devletin kılcal damarlarına kadar sızıp yerleşen dinci çete, 2016 Türkiye’sinde kanlı bir darbe teşebbüsünde bulunabildi...
Gazi Mustafa Kemal’in Ordusu kısmen de olsa dinci bir çete tarafından ele geçirilebildi...
Mustafa Kemal’in askerleri daha önce aynı çete tarafından hapse atılabildi, hayatları karartıldı, ülkeyi yönetenler de buna “Türkiye bağırsaklarını temizliyor” diyebildi...
* * *
Türkiye kısmen de olsa tarikatların hakimiyetine girdi...
Bir tarikat devletten tasfiye edilirken, diğer tarikatlar onun boşalttığı yerleri doldurdular...
Atatürk bizden bunu mu bekliyordu?..
Atatürkçü nesil yetiştirmemiz gerekirken, “dindar ve kindar nesil” yetiştirme hayaline daldılar, Atatürk bizden bunu mu istiyordu?..
* * *
Türkiye’yi çağdaş uygarlık düzeyine çıkartmak yerine hacılara, hocalara, cübbelilere, sarıklılara, kürek sakallılara teslim ettik, eğitimi imamlaştırmak için başlatılan büyük seferberliği seyrettik...
Türkiye onun gösterdiği istikametten çoktan çıktı...
O nedenle de bölündük, cepheleştik, birbirimize girdik, siyaset ayağa düştü çirkinleşti, demokrasi yok edildi, insan hak ve özgürlükleri rafa kalktı...
Türkiye Batılı ülkeler nezdinde bütün itibarını kaybetti, ciddiye alınmayan bir ülke haline geldi ve Ortadoğu bataklığına gömüldü...
* * *
O bize böyle bir ülke bırakmamıştı!..
Evet maalesef...
Atatürk’e layık olamadık!..
Al sana Trump!..
Bütün tahminler altüst oldu, Clinton beklenirken, ABD Başkanlığına Trump oturdu!..
Türkiye Başbakanı haberi, emziğini isteyen çocuk gibi “Gülen’i bize verin” diye karşıladı...
Recep Bey de “Hayra yormak istiyorum” dedi...
Bizimkiler oldukça buruktu, ama bir de Fetullah’ı verirlerse, siz görün Trump aşkını...
Müslüman düşmanlığı filan anında unutulur!..
* * *
Trump seçim kampanyasında Müslümanları ABD’de istemediğini, ABD’de olanları da atmak gerektiğini söylediğinde Türkiye’de kıyamet kopmuştu...
Recep Bey bir toplantıdaki konuşmasında Trump’ın Müslüman aleyhtarı İslamofobik bir söylem kullandığını, belirterek hayli sinirli bir sesle “Müslümanların Amerika’da olmasına adamın tahammülü yok” diyerek sözü Mecidiyeköy’deki Trump Towers’a getirmişti:
“Gelmişler burada bir yerde marka koymuşlar onun adına. O markayı aslında buraya koyanların onu süratle kaldırması lazım. Ben de bir yanlış yaptım oranın açılışını yaptım.”
* * *
Onun bu sözleri üzerine aynı yerde İstanbul Belediyesi’nin yağcılık olsun diye Trump adını verdiği alt geçitten derhal adı sökülmüş; Trump Towers Genel Müdürü de Trump’ın sözlerini esefle karşıladıklarını söylemişti...
Şimdi herhalde alt geçide yine onun adını verirler. Kulelerin ve AVM’nin sahipleri de iftihar ederler, binalardaki Trump adını daha da büyütürler...
Kim bilir, belki de Recep Bey gider bir daha açılışını yapar!..
