Dün, AKP’nin hazırlamakta olduğu yeni anayasa taslağından “Anayasa tuzağı” diye bahsetmiştim.
Bazı saftorik çevreler “Ne tuzağı var?” diye sorarken, AKP’li Meclis Başkanı İsmail Kahraman baklayı ağzından çıkardı:
“Yeni anayasada laiklik olmamalıdır!”
Vay canına! Ne olmalı peki?
İsmail Kahraman “Din olmalı” görüşünde...
Yani, yaklaşık yüz yıllık uğraş boşa gidecek, Cumhuriyet devrimlerini terk edip, yıkılan padişahlık dönemindeki gibi “din devleti” hâline geleceğiz, öyle mi?
“Herkes aya, biz yaya!” denir ya... Halimiz öyle işte...
AKP kafası milleti karanlık çağlara götürecek?

*  *  *

Çağdaş bir demokrasi mutlaka laik olmalıdır. Laikliğin olmadığı bir rejime asla “demokratik” denilemez! Dinin egemenliğindeki rejim “teokrasi”dir.
Gericiliğin hâkim olduğu İran, Suudi Arabistan, Afganistan gibi ülkelerde “Teokrasi” vardır.
“Teokrasi”nin anlamı “Dinci diktatörlük”tür!
Ne yazık ki, ülkemizi yöneten partide demokrasi kültürü yok! Bunlar, laik Batılı ülkelere değil, yobaz Ortadoğu ülkelerine özeniyor, onları örnek alıyorlar.
Gitmek istedikleri yer, Ortaçağ karanlığı... Aydınlıktan korkuyorlar!

*  *  *

Laiklik ve sekülerizm, devletin dinsel kurumlardan bağımsız olması, farklı din ve inançlara mensup kişilerin, devlet ve yasalar önünde eşit muamele görme hakkına sahip olması demektir.
Çağdaş demokrasinin temeli laikliktir ve bu sistemi uygulayan ülkeler uygarlıkta çağ atlamışlardır.
Dünyaya şöyle bir bakın, dini siyasete âlet eden bütün ülkelerin süründüklerini göreceksiniz!
Bugün dünyanın hâkimi laik ülkelerdir.

*  *  *

Laikliğin olmadığı yerde demokrasi olamaz!
Meclis Başkanı İsmail Kahraman kafasındaki AKP’lilerin ülkeyi götürmek istedikleri yer, insanların din adına birbirlerini boğazladıkları “Ortadoğu cehennemi”dir.
Anlaşılan o ki, yakında Meclis’te görüşülecek olan AKP Anayasası’nda laiklik olmayacak, her şey din esasına bağlanacak!
Aslında “Laiklik uygar olmak, çağdaş olmak, insan olmak” demektir ama bunların böyle bir dertlerinin olmadığı anlaşılıyor!

Din ve kirli hesaplar!

Meclis Başkanı İsmail Kahraman’ın “Laiklik yeni anayasada olmamalıdır” sözlerine en sert tepkiyi CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu gösterdi.
CHP lideri, AKP’nin her zamanki gibi dini siyasete âlet ettiğini belirterek:
“Ortadoğu bataklığı, sizin gibi dini siyasete âlet eden zihniyetin eseri. Laiklik herkesin dinini özgürce yaşaması için var. Her gün şehit veriyoruz, sınırın ötesinden roket yağıyor. Ama sizin tek derdiniz laiklik İsmail Kahraman... Dini kirli hesaplarınıza daha fazla âlet etmeyin artık... Yazık etmeyin bu ülkeye” dedi.
Kılıçdaroğlu az bile söyledi...
Ülkemizin bin bir derdi varken AKP zihniyeti başımıza bir dert daha çıkaracak!

*  *  *

Evet sevgili okurlar... Bu iktidar Türkiye’yi ne yazık ki, sonu bilinmeyen tehlikeli bir mecraya doğru sürüklemeye çalışıyor.
Başbakan Davutoğlu’nun “Milletimize lâyık bir anayasa yapıyoruz” demesi maalesef kandırmaca! Kendisinin bile bu lâflara inandığını sanmıyoruz.
“Lâf olsun, torba dolsun” diye Avrupa Birliği’ne uygun bir anayasa yapılmasından söz ediyor. Laikliğin olmadığı hiçbir anayasa Avrupa Birliği yasalarına uyum sağlamaz!
Ülke olarak artık nereye gittiğimizi bilmiyoruz. Allah sonumuzu hayırlı etsin!

Abdestsiz namaz gibi!

“Yeni anayasa” askeri darbenin yarattığı anayasadan kurtulmak, özgürlükleri güvence altına almak, vatandaşlara daha fazla haklar sağlamak için hazırlanmıyor!
AKP kafası, sadece kendi dayatmalarını kabul ettirmek için tek başına yeni anayasa (?) hazırlıyor.
Eğer yurttaşlara daha çok hak, daha çok özgürlük sağlamak gibi bir niyet olsaydı, yeni anayasa tüm tarafların katıldığı bir ortamda hazırlanırdı. Tek başına yazılan ve toplumda mutabakat sağlanmayan bir anayasa, ancak AKP’nin anayasası olur!

*  *  *

Nasreddin Hoca’ya “Abdestsiz namaz olur mu hocam?” diye sormuşlar. Nasreddin Hoca “Ben kıldım, oldu!” demiş... AKP’nin anayasası da o hesap!
Dinci Ortadoğu ülkelerinde bile hak ve özgürlük alanları genişletilmeye çalışılırken, Türkiye’nin düşürüldüğü bu durum çok üzücüdür!

Günün Sözü
En büyük zafer cehaleti yenmektir ama ulus olarak biz bunu başaramadık!