Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne Başkanlık yapıyor ama, onu seçen TBMM’nin Kuruluş Yıldönümü’nü kutlamıyor!..
Şaşırdınız mı?..
* * *
O Meclis Başkanı ki, anayasanın laiklik ilkesine sadık kalacağına namus ve şerefi üzerine yemin ediyor!
Sonra laikliğin yer almayacağı dindar anayasa yapacakları sözünü verebiliyor!..
Şaşırdınız mı?..
* * *
Dindar anayasa söylemiyle müebbetlik anayasayı ilga suçunu işleyen koltuğunda oturmaya devam ediyor, ama demokratik haklarını kullanarak lâik Anayasa’yı savunanlar, yaka paça gözaltına alınabiliyor!..
Şaşırdınız mı?..
* * *
Türkiye’de partisini laiklik karşıtı eylemlerin odağı haline getiriyor, ama başka ülkelere gittiğinde onlara laikliği tavsiye edebiliyor!..
Şaşırdınız mı?..
* * *
Varlıklarını borçlu oldukları Cumhuriyet’in kurucusu Büyük Önder Atatürk’ü din özgürlüğünün teminatı olan laikliği getirdiği için dinsizlikle suçlayabiliyor, ama kendileri dindar geçinip her türlü günahı işleyebiliyor!..
Şaşırdınız mı?..
* * *
Şaşırmadım!
Şaşırmadık...
* * *
Ve sanıyorum artık hepimiz; “Laikliğin olmadığı dindar anayasayı yap da görelim” deme vaktinin geldiği konusunda fikir birliğine vardık.
Evet, Atatürk’ün laik Cumhuriyet’inin simgesi olan Meclis’in Başkanı İsmail Kahraman!
Sana yürekten bir HODRİ MEYDAN!
Yap bakalım gönlündeki o anayasayı!..
Yap ki, Mustafa Kemal’in askerleri mi, yoksa namusu ve şerefi üzerine ettiği yeminleri yutanlar mı yaman, hep birlikte görelim!..