Mehmet Şimşek'in yüzde 40'lık MTV zammına ilişkin yaptığı 'zenginden daha çok vergi alacağız açıklaması' dikkat çekti. Gerçekten son MTV zammı ile zenginden daha çok vergi mi alınıyor?

Vergi adaletini sağlamak savunma sanayiine katkı sağlanacağı zaman mı akla geldi. Yıllardır söylüyoruz, lüks araçtan yüksek vergi alınmalı diye. Gemiden vergi almıyorsun vatandaşın aracından alıyorsun. Orta sınıf vatandaş için yüzde 40 zam yapacaksın. Bugüne kadar beklenmeseydi vergi adaleti için yapıyorlar diyebilirdim. İçinde bulunduğumuz yıl yüzde 3.83 artıyor MTV daha sonra artış yüzde 40'tan yüzde 68'e çıkıyor.

Bu ülkede cep telefonundan meyveli gazozdan yüzde 25 ÖTV alınıyor. Pompalı tüfekte, tabancada yüzde 20 ÖTV var. Bireysel silahlanmanın önüne böyle mi geçilecek? İktisatta bir şeyin temeli vardır kazanandan vergi toplayamadığımız sürece rantı vergilendirmediğimiz sürece bu iş olmaz. Biz harcayanlardan vergi alıyoruz kazanandan değil. Dolaylı vergiler adaletsizliği getiriyor. Güneş çarığı çarıkta ayağı sıkıyor. Kayıp kaçak ülkede fazla. Ciddi vergi avantajları sağlayan muafiyet ve istisnalardan faydalanan şirketler var.



Peki vergi toplamayacak mı devlet?..

Bir devletin temel geliri vergi olacak. Ama devlet ile büyümez. İnovatif ürünlerle büyür, ihracatla, teknoloji ile sanayi ile büyür. Biz vergiyle büyüyoruz. Topladığımız vergiler yatırıma ve istihdama dönse yine bir sıkıntı yok. Biz hala verginin nerelere gittiğini bilmiyoruz. 99 depreminden beri geçici olarak toplanan Özel İletişim Vergisi'nden bugüne kadar 59.7 milyar TL alındı. Nerede abi bu 59 milyar TL? Bu vergi depremin zararlarını tazmin edebildi mi, ya da bu toplanan paralarla deprem için ne gibi önlemler alındı. Hazır millet alıştı böyle gelirimiz de oldu dokunmayalım diyorlar.

Cep telefonlarından konuşma ve SMS'ler azalmaya başladı. Hemen internete yüklendiler. Özel İletişim Vergisi düşüyorsa hepsine düşüreceksin. Ama internetten alınan ÖİV'ye yüzde 50 zam geliyor. Pidenin 5 yıldır zamlanmaması gibi bir şey bu. Gramaj düşüyor ürünün fiyatı düşmüyor.

Verginin vergisi gerçekten sadece bizde mi var?

AB ülkeleri arasında düşük KDV'ye sahip ülkelerden biriyiz. Fakat Fransa'da ilaçta, zorunlu temel gıdada KDV göremezsiniz. Verginin neye uygulandığı çok önemli. İlaçta yüzde 8 KDV var. Zorunlu enerjiyi KDV olarak ödüyoruz.

Bu ülkede cep telefonundan TRT payı, kdv'si, ötv'si var. Parayı Lidyalılar vergiyi Sümerler verginin vergisini Türkler buldu. 500 TL’ye gelen böyle bir üründe böyle şey olmaz.



Yabancılara vergi sistemimizi nasıl anlatıyorsunuz?

Anlatamıyorum. Bir yere gittiğim zaman TRT payı diyorum ÖTV, KDV diyorum adama güler misin diyorlar. Radyolu duşakabinden TRT payı alıyoruz. Bunu hangi yabancıya anlatabilirsin. Onun da KDV’sini alıyoruz mu diyeceğiz.

Fransa'da vergi mükellefini karşılayan sözcük, katkıda bulunan şeklinde. Biz mükellef diyoruz. Yani bir işi yapmakla zorunlu insan anlamında. Türkiye'de vatandaş doğrudan vergilerini vermediği için vergi ödeme kültürü olmadığı içen dolaylı vergilere yüklenme var yorumuna katılır mısınız? Vergi ödeme kültürümüzde var mı?

Yıllardır bunu anlatmaya çalışıyorum. Her vatandaşın vergi ahlakına sahip olmasını istiyorum. Devletin harcadığı para da sorgulanabilir hale gelmeli. Geçen yıl bütçe gelirimizin yüzde 82’si vergi geliri. 458.7 milyar TL vergi gelirimiz var! Üretim teknoloji know how yok. Vergi var.

Bizde vergi ödevi ilkokulda bir ders olmalı. Verginin aslında önemli bir gelir kaynağı yatırım ve istihdam aracı olmasından dolayı. Vergi bir ahlak işidir. Herkesin bu ahlaka sahip olması gerektiği söylenmelidir. Vatandaş da hakkını bilmeli. Ne gibi haklara sahibidir. Fransızlar'ın sevdiğim bir sözcü var: Vergi ödeyen herkes eleştirme hatta kınama hakkına sahiptir.



Geçmişimize bakıldığında, örneğin Osmanlı İmparatorluğu... Sorunlu bir vergi sisteminden orada da söz edebilir miyiz?

Osmanlı’da özellikle iltizam ve tımar usulünden kaynaklı tımardan tahsildarların ve mültezimlerin keyfi hareketlerinden dolayı isyanlar var. Celali isyanları tamamen vergi isyanıdır. Patrona Halil isyanı bir ciddi bir vergi isyanıdır. Babazünun isyanı vardır. Atçalı Kel Mehmet İsyanı vergi isyanlarıdır.

Osmanlıda doğrudan vergileme vardı. 3 koyun varsa 1’ini kazançtan alıyordu. Vatandaş bunu çok ciddi hissediyordu. Yeter kardeşim diyordu. Türkiye’nin son 50 yılına bakalım. Türkler dolaylı vergiyi keşfetti.

'KÖPRÜDEN BEDAVA GEÇEBİLİYORUZ DİYE SEVİNİYORUZ'


En güzel domates bu diyorsun 5 TL poşeti bir açıyorsun vıcık vıcık. Sen dalga mı geçiyorsun. Manava hesap soruyoruz. Bu ne diyorsun. Hayırdır diyorsun. 251 milyar KDV ÖTV ödemişiz. Paralar nereye gitmiş bilmiyoruz. Biz de ödediğimiz vergilerle yapılan köprüden bayramlarda bedava geçebiliyoruz diye seviniyoruz.

'VERGİ KAÇAĞIN YOLUNU AÇIYOR'


Asıl vergi rekortmenleri arabası olan cep telefonu kullananlardır.

20 adet sigaranın 16 tanesi vergi. Vergiler bu kadar artarsa kaçakçılığa yol açılır. Optimal noktadan sonra tahsilat artmaz düşüşe geçer. Kaçakçılığın yolu açılır. Kaçakçılığın yapıldığı ürünlere bakalım. Kaçak mazot var. Litrede yüzde 60 vergi var. Kaçak sigara var yüzde 82 vergi var.

Kaçağın önünü açıyoruz. Tetikliyoruz. Düşünün benim ders kitabım var, 220 sayfa. Bunun maliyetine bakıyorum. Daha fiyat belli olmadan en ucuzundan üniversite civarında bunu bana spiral yapsan 15-16 TL olur diyorum. 20 TL diyorum. Kimse 4 TL için fotokopiye gitmez. Ben o kitabı 60 TL yapayım 10 tane satarım 80 tanesi fotokopiden yaptırır. Gelir kaybım ikincisinde daha fazla. Bu kadar basit bu iş.

Maliye şunu tespit ediyor. Kümesteki kazlar var ben bunları yollarım. Buğday arpa ona zam geliyor


ŞÜKRÜ HOCA'NIN ELEĞİNDEN GEÇMEK NASIL BİR DUYGU?


Şükrü Hoca ile uzun yıllar çalıştım. Hocam 2013 yılında emekli oldu. Beraber ayrıldık. 2014'te elim bir beyin kanaması geçirdi ve geçen ay maalesef kaybettik.
Aynı elekten geçmek çok değerli bir sözdür. Hocamı kaybettik benim için babamı kaybetmek kadar üzdü. Ona benziyebiliyorsam, yolundan izinden gidebiliyorsak ne bize...

[custom_content title="OZAN BİNGÖL KİMDİR?" desc="1979 doğumlu olan Bingöl ilk ve orta öğrenimine İzmir’de devam edip, 1998 yılında Gazi Üniversitesi’nde öğrenimine başladı. 2004 yılında eğitimini tamamlayıp Vergi Hukuku ve Türk Vergi Sistemi alanında çalışmalar yapmaya başlayan Ozan Bingöl bir süre memuriyet görevi ve akademik hayatın ardından çalışmalarına özel sektörde devam etme kararı aldı. Ve hala bu alanda çalışmalarına devam eden OZAN BİNGÖL aynı zamanda da uluslararası bir denetim şirketinin “Mevzuat, Eğitim, Araştırma Başkanı” olarak görev yapmaktadır. Özellikle Mali Müşavirlik adaylarının yeterlilik sınavlarına yönelik hazırladığı “Vergi Mevzuatı ve Uygulamaları” adlı kitabı ile A. Hakim Çelik ile birlikte kaleme aldıkları “İş ve Sosyal Güvenlik Hukuku” kitapları büyük ilgi görmüş ve birçok üniversitede ders kitabı olarak okutulmuş. Yazarlığını üstlendiği ve editörlüğünü yaptığı Vergi Mevzuatı alanında kitapları bulunan Bingöl çalışmalarına özel sektörde devam ediyor."]