Sistemin nasıl işlediğini anlatayım. Banka genel müdüründen, müdür yardımcılarına, onlardan bölüm müdürlerine, oradan da şube müdürlerine hedef emri gidiyor. Şube müdürleri bunu personele bölüp bölüştürüyor.
Hedef ne? Mevduat bulacaksın, kredi, kredi kartı, sigorta satacaksın. Gerekirse kapı kapı dolaşacaksın. Çalışanlar tüccar değil ki, bankacı... Kim dinler? Ya hedef tutmazsa? İşsizsin güzel kardeşim. Sırada bekleyen on binlerce işsiz genç var. Hem de daha ucuza...
Tek kural var; Sat, nasıl satarsan sat, yeter ki sat! Bankacı da ne yapsın, bulduğuna yapıştırıyor krediyi, çıkarıyor kartı...
Müşteri biraz saf ise sigorta yaptırmadan da bırakmıyor. Adamın pasaportu yok, yurtdışına gider de pasaportum kaybolursa sigortasını yaptırıyor. İlla yapıyor. Peki denetleyici kurum ne iş yapıyor?

Kör tuttuğuna sorar

Vatandaşın para ihtiyacı had safhada... Müşteriyi krediye veya karta ikna etmek zor değil ama alabilecek olanı bulmak zor. Kriterleri tam tutturamasa bile hedef adına açıyorlar kesenin ağzını... Sonra? İşler ters gidiyor, para akışı duruyor haliyle kredi borçları ödenemiyor.
Bankalar umudu kesince borçluları varlık şirketlerinin kucağına atıyorlar. Bu şirketlerin işi tahsilat... Seçtikleri yöntem çoğu kez insan onurunu kıracak şekilde sonuçlanıyor.
Oysa bu iş telefon veya yazılı bildirim keyfiyeti ile olamaz. Kaldı ki, alacak takibi veya bildirimi yasal yollar dışında başkaca hiçbir suretle de yapılamaz.
Olayın çok yönü var. Alınan kredi belli, ödenecek rakam belli. Ödeyemeyecekleri krediyi alanların da suçsuz olduğu söylenemez.

Gittiği yere kadar

Siz bakmayın batık oranlarının düşük açıklandığına... Büyük kredilerin çoğu acaba ödenir mi diye bekletiliyor, erteleniyor. Bir kısmı baskı ile yeniden yapılandırılıyor. OHAL nedeniyle neredeyse ülkede iflas etmek yasak, banka neyi alacak?
En basit örnek, devlet 250 milyar liralık kredinin kefili oluyor. İşlerin yolunda gittiği bir ortamda buna
ihtiyaç duyulur mu? Normal mi? Kredi batıkları söylenildiği kadar az ise devlet bankaların cebine bedavadan para koyar mı?
Hadi şirketler ve bankalar bir dönem için bu şekilde rahatlatıldı... Ya borçlu vatandaş?
Sonuçta sistem, neresinden tutarsanız tutun elinizde kalıyor. Bu işin ekonomik ve sosyal faturası illa çıkacak. Hadi şirketleri bir süre rahatlattın, bankaların cebine para koydun. Ne kadar sürdürülebilir bu durum? Ben söyleyeyim bir yılı geçmez. Referandum sonrası azalmaya başlar ve biter.