Cuma gecesi İzmir Karşıyaka’da izleyicisiyle buluşan Halk Arenası programında takdirle izlediğim Uğur Dündar, kısa bir süre önce THY uçağı ile Londra’dan İstanbul’a gelirken bir İngiliz işadamıyla aralarında geçen ilginç diyaloğu naklederek THY uçaklarında SÖZCÜ Gazetesi’nin yasaklanmasını eleştirdi.
Uğur Dündar, İngiliz işadamıyla aralarında geçen konuşmayı şöyle anlattı:
* * *
“Uçakta yanımdaki koltukta oturan bir İngiliz yolcuyla konuşmaya başladık. Lâf lâfı açtı. Ben onun ne iş yaptığını, nereye gittiğini sordum. İş adamıymış. İstanbul üzerinden Bakü’ye geçecekmiş. Bu arada şöyle bir tanımda bulundu:
Elini açtı ‘Bundan 10 yıl önce Türk Hava Yolları şuradaydı, yani en altta. Bugün buraya çıktı (En yüksekte) British Airways, yani İngiliz Hava Yolları buradaydı (en yüksekte), bugün buraya indi.’ dedi.
Tabii ben bir Türk olarak gururlandım. Sonra benim işimi sorunca, Türkiye’nin önemli bir gazetesinde köşe yazısı yazdığımı, hem de, bir televizyon kanalında haftada bir çok seyredilen bir program sunduğumu belirttim. İlgilendi ve benim yarım asırdır bu işi yaptığımı öğrenince çok saygılı yaklaşmaya başladı.
Tabii uçağa binince hostesler gazeteleri getiriyorlar. Önce o bir İngiliz gazetesi almıştı. Benim elimdeki gazeteyi işaret ederek bana ‘Sizin gazete bu mu?’ diye sordu.
‘Hayır’ dedim.
‘Peki neden başka gazeteyi okuyorsunuz?’
‘Bu uçakta bizim gazete yasak’ dedim.
Anlamadı ‘Neden?’ dedi.
‘Yasak’ dedim ‘Uçaklarda SÖZCÜ Gazetesi yolculara verilmiyor.’
Yine anlamadı: ‘Yani satmıyor mu sizin gazeteniz?’
“Yoo, hayır. Türkiye’nin en çok satan gazetesi’ dedim.
Adam bir tuhaf oldu:
“İncredible! (İnanılmaz!) diyerek tepkisini dile getirdikten sonra:
“THY buradaydı (Eliyle göstererek en yüksekte) şimdi buraya indi (en altta)’ dedi.”
* * *
İngiliz işadamının sözleri üzerine dinleyiciler arasında gülüşmeler oldu ve salonda bir alkış fırtınası koptu.
Bu arada, programa katılan Gökmen Ulu’nun “SÖZCÜ Gazetesi Silivri Cezaevi’nde bile serbestçe veriliyor” demesi THY yönetiminin demokrasi ayıbını kat kat artırdı!
Bu, yalnız THY’nin değil, siyasi iktidarın da ayıbıdır tabii ki.
Bir de “Ülkemizde demokrasi var” deyip dururlar.
Sevsinler sizin demokrasinizi!
Yalnız kendilerine değil, ülkemiz demokrasisine büyük zarar veriyorlar! Yazıklar olsun!
“Keyfe göre yönetim!”
CHP Genel Başkan Yardımcısı Yasemin Öney Cankurtaran, ekonomimizde yaşanan olumsuzlukların ana sebeplerinden birinin Olağanüstü Hal (OHAL) uygulaması olduğunu söyleyerek “AKP’nin OHAL inadı Türkiye ekonomisini bitirecek. AKP, OHAL lüksünü kaybetmemek için ekonomiyi sarsıyor” diyor.
Haklıdır. Bu görüşler ekonomi uzmanlarına göre de doğrudur.
OHAL’in uygulandığı ülkelerde demokratik haklar askıya alınmış demektir. Demokrasinin tam kurallarıyla uygulanmadığı bir ülke ise işadamlarına ve yabancı yatırımcılara güven vermiyor.
Bugün yaşadığımız olumsuzlukların nedeni büyük ölçüde bundan kaynaklanıyor.
* * *
“Halkın fakirleşmesi bunların umurlarında değil” diyen Cankurtaran (özetle) şu saptamaları yapıyor:
- “Türkiye şaha kalktı diyorlardı, DOLAR şaha kalktı!”
- “700 bin dolarlık saati takarken milli birlik demiyorlardı.”
- “Bu FETÖ alçağı ABD yargısına bile sızmış ama AKP’ye mi sızmamış?”
- “Esed gitti, Esad olarak geri döndü!”
- Yüzlerce kadınımız IŞİD’e giderken ülkemizin yetkilileri neredeydi?”
- KHK’lar (Kanun Hükmünde Kararnameler) ile ülkeyi keyiflerine göre yönetmek bunlara tatlı geldi.”
TEBESSÜM
Bodrumlu Neyzen Tevfik
Bodrum tarih boyunca ilginç insanlar yetiştirmiştir. Bunlardan biri de Şair Neyzen Tevfik’tir (1879-1953).
Taşlamalarıyla ün yapan Neyzen Tevfik, müzik sanatında taksimlerin ve saz semailerinin de bestecisidir.
Neyzen’in şu taşlamasının (bir maymuncuk gibi) her sahtekâra uyduğu söylenir:
“Kime sordumsa seni, doğru cevap vermediler,
Kimi alçak, kimi hırsız, kimi deyyus, dediler,
Künyeni almak için partiye ettim telefon,
Bizdeki kayda göre o şimdi mebus, dediler!
GÜNÜN SÖZÜ
Türkü yine o türkü, sazlarda el değişti, yumruk yine o yumruk bir varsa el değişti (NeyzenTevfik)
