Toplumlar buhranlı dönemlerinde daha çok izlerler, daha çok okurlar.. Ruhlarınızı tamir etmenin en güzel yollarından biri klasik edebiyat eserleri okumaktır. Önümüzdeki birkaç hafta bazı yayınevlerinin klasik romanlarını önermek istiyorum kitap kurtlarına... İlki Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları... dunya1 Malum, Türkiye üzerinde kara bulutların dolaştığı bir darboğazdan geçiyor. Toplumlar normalde bu zamanlarda ruhlarını korumak ve sakinleşebilmek için sanata ve kültüre doğru bir kaçış gösterirler. Sinemalarda belli temalı filmler öne çıkar, tiyatrolar çaktırmadan dolup taşmaya başlar. Sanatçılar daha çok üretim gösterir. Çünkü mutluluktan çok mutsuzluk, hatta bir rahat olamama halidir sanatçıyı eser yaratmaya iten duygu. 4 Türkiye kitap okuma alışkanlığının düşük oranlarda olduğu bir ülke belki ama kitap yelpazesi ve baskı oranları yine de pek çok ülkeye göre iyi vaziyette. E-kitap uygulamaları da -yavaş da olsa- yaygınlaşıyor. Elbette buhranlı zamanlarda dahi popüler kitaplar zaten kendi yollarını bulmakta, özellikle de ‘kendini iyi hisset’ temalı kitaplar öne çıkmakta. Bu çoksatar kitaplar zaten medyanın her yerinde kendilerine bir şekilde yer bulabilmekteler, sosyal medya paylaşımlarında yanlarına Türk kahvesi fincanı konularak da bolca servis edilmekteler okuyucuları tarafından! dunya2 Elbette her türlü kitabın okuyucusu olmak lazım. Okumak insanın kendi kendisine verebileceği en güzel armağanlardan biri. Ama insanın ruhuna en iyi gelen kitapların da klasik edebiyattan çıktığını kabul etmek gerek. Ülkemiz yayıncılığı bu anlamda oldukça çalışkan. Hatta bu yayınevlerinin en çalışkanlarından biriyle başlamak en doğrusu olacak.. dunya3 İŞ BANKASI KÜLTÜR YAYINLARINDAN EFSANELEŞEN BASKILAR... Geçtiğimz yıl 60. yaşını kutlayan Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları’nın, kurucusu Hasan Ali Yücel’in adını taşıyan Klasikler Dizisi’nde özenli çevirilerle sunulmuş dünyanın en güzel eserleri var. Tabi ki Dostoyevski’nin “Suç ve Ceza”sından, Flaubert’in “Madame Bovary”sine, Hugo’nun “Sefiller”inden, Tolstoy’un “Anna Karenina”sına kadar ‘klasik roman’ dediğinizde aklınıza ilk anda gelen tüm eserler bu seride tertemiz baskılarıyla bulunmaktalar. Hepsini şimdi burada sıralamak mümkün değil, ama aynı seriden çıkan ve yukarıda adı geçenlerin birazcık gölgesinde kalmış birkaç önemli eserden de kısaca bahsetmek isterim. Mesela Turgenyev’in “Babalar ve Oğullar”ı. 1800’lerin Rusya’sında tarımdan gelme eski nesil ve kendilerini nihilist olarak tanıtan, okuyan yeni neslin arasında geçenleri çok duygusal bir dramatik omurga ve üstün bir edebiyatla anlatır kitap. Özellikle de unutulmaz Bazarov karakteriyle hatırlanan roman düz bir kuşak çatışması hikayesi değildir kesinlikle. Gonçarov’un yarattığı ve edebiyat dünyasında ‘tembellik’ denince ilk akla gelen kelime olan “Oblomov”u da unutmamalı. Aslında zihni yeni girişimlere son derece açık olmasına rağmen tembelliğinden dolayı hiç yol alamayan, Oblomov adlı bir soylunun hikayesini anlatan roman, dünyanın doğusunda yaşayan insanın haline yapılan bir vurgu. Bugün Rusya’da ‘oblomovluk yapmak’ tamlaması hâlâ kullanılmaktadır. 600 sayfadan fazla olmasına rağmen bir çırpıda okunan akıcı ve yer yer de komik bir eserdir. dunya4 Johann Wolfgang Von Goethe’nin “Genç Werther’in Acıları” da ‘umutsuz aşk’ üzerine yazılmış en güçlü eserlerden (bir roman-mektup bu) biri. Bu bir anda okunup bitiveren romanda geleceği gayet parlak bir genç olan Werther’in Lotte adlı genç bir kıza duyduğu umutsuz aşk, arkadaşı Willhelm’e (hayali bir arkadaştır belki de...) yazdığı mektuplar yoluyla anlatılıyor. Aslında Lotte de bir şeyler hissediyordur ama Albert adlı iyi bir adamla nişanlıdır ve o zamanlar, verilmiş sözler öyle kolay bozulamazlar! Gözyaşları içinde okumanız olası. 2 MODERN KLÂSİKLER DİZİSİ Yayınevinin diğer bir gözde dizisi ise Modern Klasikler. Dikkat çekici kapaklarıyla da okumaya yönelten bu dizide Kafka, Stefan Zweig, Anthony Burgess, Jack London, Virginia Woolf, William Golding, Anton Çehov, Maksim Gorki gibi önemli yazarların başyapıtları yer almakta. Özellikle Stefan Zweig’ın bütün eserlerini ayrı ayrı tavsiye ederim ama bu dizi içinde yeni raflara çıkan ve yazarın en bilinen uzun hikayelerinden biri olan “Amok Koşucusu”ndan özellikle bahsetmeli. Malezya yerlilerinde görüldüğü söylenen Amok hastalığı, eline geçirdiği insanı ölümcül bir cinnete sürükleyerek onu önüne geleni yoketmeye yönlendirmektedir. 3 Ancak Zweig bu hastalığı bir metafor olarak kullanıp hikayesinde başarılı bir doktorun beklenmedik bir vaka sırasında tanıştığı asil bir kadına duyduğu karşılıksız aşka kapılıp kendini ve o kadını da yokedişini anlatır. Sonrasında da Zweig okumaya “Satranç”, “Bilinmeyen Bir Kadının Mektubu” ve “Bir Kadının Yaşamından 24 Saat” ile devam edebilirsiniz. Zweig’ın diğer eserlerinin de peşine düşeceksiniz zaten sonrasında... dunya6 Bu dizinin en son çıkan kitaplarından biri olan Virginia Woolf’un “Dalgalar”ı ise çok özel bir kitap. Yazarın dalgaların sesini dinleyerek, onlarla aynı ritm duygusunu korumaya çalışarak yazdığı bir roman olduğu bilinir. Şiirsel, zeki ve gizemli bir yapıttır. Altı arkadaşın çocukluklarından yaşlılıklarına kadar yaşadıklarını anlatan bu roman ara ara tekrar kendine çağırmasıyla da ünlüdür. Belki ilk 50 sayfasında farklılığından dolayı sizi ürkütüp devam etmek konusunda şüpheye düşürebilir, ama yılmayın ve devam edin, farklı bir deneyim yaşayacaksınız. Bu seride Sherlock Holmes meraklıları da Arthur Conan Doyle’un en ünlü Holmes romanları olan “Dörtlerin Yemini” ve “Korku Vadisi”ne erişebilirler. Ayrıca Anton Çehov’un özellikle önerebileceğim üç şahane tiyatro eseri “Vişne Bahçesi”, “Martı” ve “Vanya Dayı” da dizinin en dikkat çeken eserlerinden. dunya7 Yayınevinin Türk klasik edebiyatında da iddialı olduğunu söylemek mümkün. Zira özellikle hikayelerini yutar gibi okuduğumuz Sait Faik Abasıyanık’ın bütün eserlerini kaliteli baskılarla yenileyen yayınevinde Attila İlhan’ın klasik romanları “Fena Halde Leman”, “Sokaktaki Adam”, “Kurtlar Sofrası” dahil bütün eserlerini ve Leyla Erbil’in ölümsüz eseri “Tuhaf Bir Kadın”ı da yine bu yayınevinin en çok satanları arasında bulabilirsiniz. Ayrıca İş Bankası Kültür Yayınları her pazartesi günü kendi satış mağazalarında genellikle bu klasik kitaplardan bir tanesinde yüzde 40 indirim yapıyor. Takip ederseniz edebiyat tarihinin kimi cevherlerine çok uygun fiyatlarla sahip olabilirsiniz. İyi okumalar dilerim...