Birgan BİLEKE Kelime kökeni

Sakkhara, zamanla Türkçe’de ‘şeker’ kelimesine dönüştü. Şeker, İtalyanca’da ‘zucchero’, İspanyolca’da ‘azucar’, Almanca’da  ‘zucker’, Fransızca’da ‘sucre’ kelimesiyle tanımlanır. shutterstock_391873681

Beş bin yıl öncenin ‘sakkhara’sı

M.Ö. 510 yılında Persler, Hindistan’ı işgal ettiklerinde, şeker kamışıyla tanışmış oldular. Bu tanışmanın ardından Hindistan’da ‘sakkhara’ adıyla anılan ve ‘arısız bal veren kamış’ olarak adlandırılan bu besin, bir ganimet olarak İran’a taşındı. 624 yılında Pers topraklarını işgal eden Araplar, şeker kamışı yetiştirmenin ve şeker elde etmenin yöntemini öğrendi. Fetihler sonucunda Kuzey Afrika ve İspanya’ya yayılan bu lezzet, Haçlı Seferleriyle tüm Avrupa’da yer almaya başladı. Çeşitli tedavilerde de kullanılan besin, ilk olarak 1099’da şeker olarak üretildi. Şeker, Avrupa'da en çok Venedik’te rafine edilirdi. Vasco da Gama'nın Hindistan’a gitmesinin ardından, Venedik şeker konusunda tekel olma niteliğini yitirdi. Şekerin dünya çapında bir ürün olmasında Amerika'nın keşfinin etkisi çok büyük... shutterstock_204083656

İlk fabrika Cumhuriyet Dönemi’nde

Adından dünya çapında söz ettiren Osmanlı mutfağında da şekerin ayrı bir yeri var. Sarayda şekerleme üretiminin yapıldığı yer helvahane olarak adlandırılırdı. Saray dışında ise şekerleme esnaf tarafından üretilmekteydi. Şeker, ilk üretildiğinde her toplum için lüks olarak tanımlanmış, bu durum zamanla değişikliğe uğramıştır. Ülkemizde ilk şeker fabrikasının kurulması ise Cumhuriyet Dönemi’ne denk geliyor. 1926’da Uşak’ta kurulan şeker fabrikası 1.5 yıl sonra hizmete açılmıştır. shutterstock_81418672

Bayramın olmazsa olmazı...

POLİNEZYA'dan uzun bir yolculuğa çıkan şeker kamışı, şekerin hammaddesine ev sahipliği yapmıştır. Bugün de, akide şekerinden lokuma ağzımız tatlansın diye pek çok lezzet soframızdan eksik olmuyor… Özellikle de bayram günlerinde, rengarenk şekerler başta çocuklar olmak üzere, her yaştan insanı mutlu etmeye yetiyor. O nedenle hepinize mutlu ve şeker tadında bayramlar…